A. GÖLPINARLI :
Gerçekle aslı olmayanı ayırt edenlere.
ADEM UĞUR :
(Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara;
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Hak ile bâtılı ayıran melekler hakkı için,
BEKİR SADAK :
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah´in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile batilin arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen
CELAL YILDIRIM :
(4-5-6-7) Kötülüğü temizlemek, yanlış yoldakileri uyarmak üzere vahiy (veya öğüt) getirip (Peygamberin kalbine) sunanlara and olsun ki, size va´dolunan elbette meydana gelecektir.
DİYANET :
(1-7) Ard arda gönderilenlere, kasırga gibi esenlere, hakkıyla yayanlara, hakkıyla ayıranlara, özür ya da uyarı olmak üzere öğüt bırakanlara andolsun ki, uyarıldığınız (Kıyamet) mutlaka gerçekleşecektir.
DİYANET VAKFI :
(Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara;
DİYANET İSLERİ :
Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Derken seçip ayıranlara
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
(gerçek ile batılı) seçip ayıranlara,
GÜLTEKİN ONAN :
Böylece ayırdıkça ayıranlara,
H. BASRİ ÇANTAY :
bu suretle (hak ile baatılı) tam ma´nâsiyle ayırd etmiye vaasıta olan,
FİZİLAL :
Doğruyu eğriden kesin çizgilerle ayıranlara,
İBNİ KESİR :
Böylece ayırdıkça ayıranlara,
MUHAMMET ESED :
böylece (doğru ile eğriyi) kesin şekilde ayıran,