Kul etüallimunellahe bi dıniküm vallahü ya´lemü ma fis semavati ve ma fil ard vallahü bi külli şey´in alım
Kul etualli mûnallâhe bi dînikum vallâhu ya’lemu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), vallâhu bi kulli şey’in alîm(alîmun).
A. GÖLPINARLI :
De ki: Dininizi, Allah´a mı bildireceksiniz? Ve Allah bilir ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve Allah, her şeyi bilir.
ADEM UĞUR :
De ki: Siz dininizi Allah´a mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah göklerde olanları da bilir, yerde olanları da. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
(Ey Rasûlüm, o Bedevî’lere) de ki: “- Siz dininizi Allah’a mı öğretiyorsunuz? (sadece inandık demekle mümin mi oluyorsunuz?) Allah ise, göklerdekileri ve yerdekileri bilir. Allah her şeyi bilendir.
BEKİR SADAK :
De ki: «Dininizi Allah´a mi ogretiyorsunuz? Oysa Allah goklerde olanlari da yerde olanlari da bilir, Allah her seyi bilendir.»
CELAL YILDIRIM :
De ki: Siz, dininizi Allah´a mı öğretmek istiyorsunuz ?! Allah, göklerde olanı da, yerde olanı da bilir. Allah her şeyi (en iyi) bilendir.
DİYANET :
(Ey Muhammed!) De ki: “Siz Allah’a dininizi mi öğretiyorsunuz? Oysa Allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.”
DİYANET VAKFI :
De ki: Siz dininizi Allah´a mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah göklerde olanları da bilir, yerde olanları da. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
DİYANET İSLERİ :
De ki: "Dininizi Allah'a mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah göklerde olanları da yerde olanları da bilir, Allah her şeyi bilendir."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
De ki: Siz Allaha dindarlığınızı mı öğretiyorsunuz, halbuki Allah Göklerdekini ve Yerdekini bilir ve Allah her şey´e alîmdir.
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
De ki: «Siz Allah´a dindarlığınızı mı öğretiyorsunuz? Oysa Allah, göklerdekini ve yerdekini bilir ve Allah herşeyi bilendir»
GÜLTEKİN ONAN :
De ki: "Siz Tanrı´ya dininizi mi ögreteceksiniz? Oysa Tanrı, göklerde ve yerde olanları bilir. Tanrı, her şeyi bilendir."
H. BASRİ ÇANTAY :
De ki: «Siz dîninizi Allaha mı öğretiyorsunuz? Halbuki Allah, göklerde ne var, yerde ne varsa bilir. Allah her şey´i hakkıyle bilendir.
FİZİLAL :
De ki: «Siz mi Allah´a dininizi öğreteceksiniz? Allah, göklerde ve yerde olanları bilir, Allah, herşeyi bilendir.»
İBNİ KESİR :
De ki: Dininizi Allah´a mı öğretiyorsunuz? Halbuki Allah; göklerde olanları da, yerde olanları da bilir. Allah; her şeyi bilendir.
MUHAMMET ESED :
De ki: "Siz, Allah´a dininizi(n mahiyetini) mi öğret(mek ist)iyorsunuz? Allah göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. Allah her şeyin eksiksiz bilgisine sahiptir!"
Ö NASUHİ BİLMEN :
De ki: «Siz dininizi Allah´a mı öğretiyorsunuz? Allah ise göklerde olanı da yerde olanı da bilir ve Allah Teâlâ herşeyi bihakkın bilendir.»
TEFHİMÜL KURAN :
De ki: «Siz Allah´a dininizi mi öğreteceksiniz? Oysa Allah, göklerde ve yerde olanları bilir. Allah, her şeyi bilendir.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
De ki: "Siz mi Allah´a din(darlığ)ınızı öğreteceksiniz? Allâh, göklerde ve yerde olanları bilir. Allâh, her şeyi bilendir."
ŞABAN PİRİŞ :
De ki: -Dininizi Allah’a mı öğreteceksiniz? Allah, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Allah, herşeyi bilendir.