Le kad caeküm rasulüm min enfüsiküm azızün aleyhi ma anittüm harısun aleyküm bil mü´minıne raufür rahıym
Lekad câekum resûlun min enfusikum azîz(azîzun), aleyhi mâ anittum harîsun aleykum bil mu’minîne raûfun rahîm(rahîmun).
A. GÖLPINARLI :
Andolsun, size içinizden, sizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki bir sıkıntıya düşmeniz pek ağır gelir ona, pek düşkündür size, müminleri esirger, rahîmdir.
ADEM UĞUR :
Andolsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Andolsun, size, içinizden bir Peygamber geldi ki, zahmet çekmeniz onu incitir ve üzer. Size çok düşkündür; müminlere çok merhametlidir, onlara hayır diler.
BEKİR SADAK :
Ey inananlar! And olsun ki, icinizden size, sikintiya ugramaniz kendisine agir gelen, size duskun, inanananlara sefkatli ve merhametli bir peygamber gelmistir.
CELAL YILDIRIM :
And olsun ki size sizden bir Peygamber geldi. Meşakkat ve sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir; (doğru yolu bulup imân nimeti içinde hayra yönelmenizi) çok arzu eder, mü´ minlere karşı çok şefkatli, çok merhametlidir.
DİYANET :
Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir.
DİYANET VAKFI :
Andolsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.
DİYANET İSLERİ :
Ey inananlar! And olsun ki, içinizden size, sıkıntıya uğramanız kendisine ağır gelen, size düşkün, inananlara şefkatli ve merhametli bir peygamber gelmiştir.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Şanım hakkı için size bir Resul geldi ki: kendinizden, gayet ızzetli, zorlanmanız ona ağır geliyor, üstünüze hırs ile titriyor, mü´minlere raûf, rahîmdir
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Andolsun ki, size kendinizden gayet izzetli bir peygamber geldi; zorlanmanız ona ağır geliyor, üstünüze çokça titriyor; mü´minlere karşı çok şefkatli, çok merhametlidir.
GÜLTEKİN ONAN :
Andolsun, size içinizden, sıkıntıya düşmeniz O´nun gücüne giden, size pek düşkün, inançlılara şefkatli ve esirgeyici olan bir elçi gelmiştir.
H. BASRİ ÇANTAY :
Andolsun, size kendinizden öyle bir peygamber gelmişdir ki sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır ve güc gelir. Üstünüze çok düşkündür. Mü´minleri cidden esirgeyicidir, bağışlayıcıdır o..
FİZİLAL :
Size kendinizden öyle bir peygamber geldi ki, sıkıntıya düşmeniz ağırına gider, size son derece düşkün, mü´minlere karşı şefkatli ve merhametlidir.
İBNİ KESİR :
Andolsun ki; size kendinizden bir peygamber gelmiştir. Sıkıntıya uğramanız kendisine ağır gelir. Sizin üzerinize düşkündür, mü´minlere rauf ve rahim´ dir.
MUHAMMET ESED :
Gerçek şu ki, (ey insanlar,) size kendi içinizden bir Elçi gelmiştir: sizin (öte dünyada) çekmek zorunda kalabileceğiniz sıkıntıdan ötürü kendini (zihnen) büyük bir yük altında hisseden; size çok düşkün (ve) müminlere karşı şefkat ve merhametle dolu bir Elçi...
Ö NASUHİ BİLMEN :
Kasem olsun, size kendi cinsinizden bir peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız O´nun üzerine pek güç gelir, üzerinize çok düşkündür. Mü´minler hakkında pek şefkatli ve pek merhametlidir.
TEFHİMÜL KURAN :
Andolsun, size içinizden sıkıntıya düşmeniz onun gücüne giden, size pek düşkün, mü´minlere de şefkatli ve esirgeyici olan bir peygamber gelmiştir.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Andolsun, içinizden size öyle bir Elçi geldi ki sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir; size düşkün, mü´minlere şefkatli, merhametlidir.
ŞABAN PİRİŞ :
Andolsun ki, içinizden size, sizin sıkıntıya uğramanız kendisine ağır gelen, size düşkün, müminlere şefkatli ve merhametli bir resul gelmiştir.