Çünkü Rabbin, vahyetmiştir, bildirmiştir ona.
Rabbinin ona bildirmesiyle.
Çünkü Rabbin O’na (anlatacağı şeyleri) vahy etmiştir.
(4-5) Iste o gun, yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle kendi haberlerini anlatir.
Yeryüzü o gün —Rabbi cna vahyettiği için— haberlerini anlatır da anlatır.
Çünkü Rabbin ona (öyle) vahyetmiştir.
(1-5) Yerküre kendine has sarsıntısıyla sallandığı, toprak ağırlıklarını dışarı çıkardığı ve insan «Ne oluyor buna!» dediği vakit, işte o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatır.
İşte o gün, yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle kendi haberlerini anlatır.
Çünkü rabbın ona vahy eylemiştir
Çünkü Rabbin ona vahyetmiştir.
Çünkü senin rabbin, ona vahyetmiştir.
Çünkü Rabbi kendisine (o vech ile) vahyetmişdir.
Çünkü Rabbin ona vahiy ile herşeyi bildirmiştir.
Çünkü Rabbın kendisine vahyetmiştir.
Rabbinin vahyettiği şekilde.
Çünkü, şüphe yok Rabbin ona vahyetmiştir.
Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir.
Çünkü Rabbin ona vahyetmiştir (onun için başından geçenleri anlatır).
Çünkü Rabbin ona vahyetmiştir.