Kul ya kavmı´melu ala mekanetiküm innı amil fe sevfe ta´lemun
Kul yâ kavmi’melû alâ mekânetikum innî âmil(âmilun), fe sevfe ta’lemûne.
A. GÖLPINARLI :
De ki: Ey kavmim, gücünüz neye yetiyorsa yapadurun, şüphe yok ki ben de yapmadayım, yakında bilir, anlarsınız.
ADEM UĞUR :
De ki: "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Artık yakında bileceksiniz!".
ALİ FIKRİ YAVUZ :
De ki: “- Ey kavmim! Bulunduğunuz hal (küfür ve düşmanlık) üzere çalışın. Elbet ben de çalışıyorum. Artık yakında bileceksiniz:
BEKİR SADAK :
(39-40) De ki: «Ey milletim! Durumunuzun gerektirdigini yapin; dogrusu ben de yapacagim. Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime surekli azap inecek bileceksiniz.»
CELAL YILDIRIM :
(39-40) De ki: Ey milletim! Bulunduğunuz hal, kurduğunuz düzen, başvurduğunuz çare üzere yapacağınızı yapın; şüpheniz olmasın ki, ben de gerekeni yapmaya çalışıyorum. Kime rüsvay edici azabın geleceğini ve üzerine devamlı azabın ineceğini ileride bilip anlayacaksınız.
DİYANET :
(39-40) De ki: “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın. Ben de yapacağım. Kişiyi rezil edici azabın kime geleceğini ve sürekli azabın kimin başına ineceğini yakında bileceksiniz!”
DİYANET VAKFI :
(39-40) De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime sürekli azap inecek, yakında bileceksiniz!
DİYANET İSLERİ :
De ki: "Ey milletim! Durumunuzun gerektirdiğini yapın; doğrusu ben de yapacağım. Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime sürekli azap inecek bileceksiniz."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
De ki: ey kavmim! haliniz üzere çalışın, her halde ben çalışıyorum, artık ileride bileceksiniz:
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
De ki: «Ey kavmim, haliniz üzere çalışın; şüphesiz ben de çalışıyorum. Artık ileride bileceksiniz:
GÜLTEKİN ONAN :
De ki: "Ey kavmim, üzerinde bulunduğunuz duruma göre yapın edin; elbette ben de yapıp ederim. Artık yakında öğreneceksiniz."
H. BASRİ ÇANTAY :
De ki: «Ey kavmim, siz bulunduğunuz haal (ve minval) üzere çalışın. Şübhesiz ben çalışanım. Binâen´aleyh yakında bileceksiniz ki,
FİZİLAL :
De ki: «Ey kavmim! Durumunuza göre bildiğinizi yapın! Ben de bildiğimi yapıyorum. Yakında bileceksiniz.»
İBNİ KESİR :
De ki: Ey kavmim; elinizden geleni yapın. Doğrusu ben de yapacağım. Ve yakında bileceksiniz.
MUHAMMET ESED :
De ki: "Ey (hakikati inkar eden) kavmim! Elinizden gelen her şeyi yapın, ben de (Allah yolunda) gayret göster(meye devam ed)eceğim; yakında göreceksiniz,
Ö NASUHİ BİLMEN :
De ki: «Ey kavmim! Siz kendi iktidarınız üzerine çalışınız, şüphe yok ki, ben de çalışıcıyım. Elbette yakında bilirsiniz.»
TEFHİMÜL KURAN :
De ki: «Ey kavmim, üzerinde bulunduğunuz duruma göre yapıp edin; hiç şüphesiz ben de yapıp edenim. Artık yakında öğreneceksiniz.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
De ki: "Ey kavmim, durumunuza göre bildiğinizi yapın, ben de (bildiğimi) yapıyorum; yakında bileceksiniz;"
ŞABAN PİRİŞ :
De ki: -Ey halkım, bildiğiniz gibi yapın, ben de yapacağım, ilerde bileceksiniz.