Ve yekûlûne metâ hâzel va’du in kuntum sâdıkîn(sâdıkîne).
A. GÖLPINARLI :
Ve derler ki: Bu vait, ne vakit yerine gelecek doğru söylüyorsanız.
ADEM UĞUR :
Onlar: Eğer doğru sözlü iseniz (söyleyin bakalım) bu tehdit ne zaman gerçekleşecek? derler.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Bir de şöyle diyorlar: “- (Azabla bizi korkuttuğunuz) bu vaad ne zaman? Sözünüzde doğru kimselerseniz söyleyin.”
BEKİR SADAK :
Onlar: «Eger dogru soyluyorsaniz, bildirin, bu sozunuz ne zaman yerine gelecektir?» derler.
CELAL YILDIRIM :
Derler ki, doğrulardan iseniz bu va´diniz (tehdidiniz) ne zaman ?
DİYANET :
Onlar, “Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu tehdit ne zaman gerçekleşecek?” diyorlar.
DİYANET VAKFI :
Onlar: Eğer doğru sözlü iseniz (söyleyin bakalım) bu tehdit ne zaman gerçekleşecek? derler.
DİYANET İSLERİ :
Onlar: "Eğer doğru söylüyorsanız, bildirin, bu sözünüz ne zaman yerine gelecektir?" derler.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Bir de ne zaman bu va´d gerçek iseniz? diyorlar
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Bir de: «Bu vaad ne zaman, eğer doğru söylüyorsanız?» diye soruyorlar.
GÜLTEKİN ONAN :
Derler ki: "Eğer doğruyu söylüyor iseniz, bu vaadolunan (azab) ne zaman."
H. BASRİ ÇANTAY :
Onlar: «Bu va´d (ve tehdîd) in (tahakkuku) ne zaman? Doğrucu kimselerseniz (söyleyin)» derler.
FİZİLAL :
Eğer doğru söylüyorsanız bize yönelttiğiniz tehdit ne zaman gerçekleşecek? diyorlar.
İBNİ KESİR :
Onlar: Doğru söylüyorsanız; bu sözünüzün ne zaman yerine geleceğini bildirin, derler.
MUHAMMET ESED :
Ve "Eğer doğru sözlü kimselerseniz, (söyleyin siz ey inananlar,) bu (ölümden sonra diriliş) vaadi ne zaman gerçekleşecek?" diye sordukları (zaman),
Ö NASUHİ BİLMEN :
Ve derler ki: «Bu vaad ne zamandır? Eğer siz doğru sözlü kimseler oldunuz iseniz (haber veriniz bakalım).»
TEFHİMÜL KURAN :
Derler ki: «Eğer doğruyu söyleyenler iseniz, bu va´dolunan (azab) ne zaman?»
SÜLEYMAN ATEŞ :
"Doğru iseniz bu tehdid (ettiğiniz azâb) ne zaman (gelecek)?" diyorlar.
ŞABAN PİRİŞ :
-Eğer, doğru söylüyorsanız, bu vaat ne zaman? derler.