Zaliküm bi ennehu iza düıyellahü vahdehu kefartüm ve iy yüşrük bihı tü´minu fel hukmü lillahül aliyyil kebır
Zâlikum bi ennehû izâ duiyallâhu vahdehu kefertum, ve in yuşrek bihî tu’minû, fel hukmu lillâhil aliyyil kebîr(kebîri).
A. GÖLPINARLI :
Bu da, Allah birdir dendi mi kâfir olmamızdan ve ona eşler olduğu söylenince inanmanızdandır; artık hüküm, pek yüce ve pek büyük Allah´ın.
ADEM UĞUR :
(Onlara denir ki:) İşte bunun sebebi şudur: Tek Allah´a ibadete çağrıldığı zaman inkâr edersiniz. O´na ortak koşulunca (bunu) tasdik edersiniz. Artık hüküm, yücelerin yücesi Allah´ındır.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Bu (azab size) şundan dolayıdır ki, Allah birdir denildiği zaman, inkâr ettiniz. Fakat O’na ortak koşulunca iman ediyordunuz. Artık hüküm, her şeyden yüce ve büyük olan Allah’ındır.
BEKİR SADAK :
Onlara: «Yalniz Allah cagrildigi zaman inkar ederdiniz de, O´na es kosulunca inanirdiniz. Bugun hukum, yuce Allah´indir» denir.
CELAL YILDIRIM :
Bu böyledir; çünkü bir olan Allah´a çağrıldığınızda küfrederdiniz; O´na ortak koşulunca inanırdınız. Artık hüküm O Yüce Büyük Allah´a aittir.
DİYANET :
“Bu, sizin tevhid çerçevesinde Allah’a çağrıldığında inkâr etmeniz, O’na ortak koşulduğunda ise inanmanız sebebiyledir. Artık hüküm yüce ve büyük Allah’a aittir.”
DİYANET VAKFI :
(Onlara denir ki:) İşte bunun sebebi şudur: Tek Allah´a ibadete çağrıldığı zaman inkâr edersiniz. O´na ortak koşulunca (bunu) tasdik edersiniz. Artık hüküm, yücelerin yücesi Allah´ındır.
DİYANET İSLERİ :
Onlara: "Yalnız Allah çağrıldığı zaman inkar ederdiniz de, O'na eş koşulunca inanırdınız. Bugün hüküm, yüce Allah'ındır" denir.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
İşte bu size şu yüzdendir ki bir olarak Allaha çağırıldığında küfrettiniz ona şirk koşulunca ise iyman ediyordunuz, işte huküm o ulu, o büyük Allahın
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Bunun sebebi şudur ki, «Siz tek Allah´a çağırıldığınız zaman inkar ettiniz, O´na ortak koşulduğunda da inanıyordunuz, işte hüküm O ulu, O büyük Allah´ındır.»
GÜLTEKİN ONAN :
"Sizin (durumunuz) böyledir. Çünkü bir olan Tanrı´ya çağırıldığınız zaman küfrettiniz. O´na ortak koşulduğunda inandınız. Artık hüküm, yüce, büyük olan Tanrı´nındır."
H. BASRİ ÇANTAY :
Bunun sebebi şudur: Bir olarak Allaha düâ edildiği zaman siz küfretdiniz. Eğer Ona eş katılırsa tasdıyk ediyordunuz. Artık hukûm, O çok yüce, O çok büyük Allahındır.
FİZİLAL :
Onlara «Bu duruma düşmenizin sebebi şudur: Tek Allah´a çağrıldığınız zaman inkar ederdiniz. O´na ortak koşulunca inanırdınız. Artık hüküm yüce ve büyük Allah´ındır.»
İBNİ KESİR :
Bunun sebebi şudur: Yalnız Allah´a dua edildiği zaman inkar ederdiniz de, O´na şirk koşulunca inanırdınız. Artık hüküm; Aliyy, Kebir Allah´ındır.
MUHAMMET ESED :
(Ve onlara şöyle denilecektir:) "Bu (başınıza geldi), çünkü Tek Allah´a her çağrıldığınızda bu hakikati inkar ettiniz; ama O´na ortak koşulunca (hemen) inandınız! Artık hüküm, Büyük ve Yüce Allah´ındır!"
Ö NASUHİ BİLMEN :
(Onlara cevaben denilecektir ki:) «Bu, size o sebeptendir ki, ´Allah birdir,´ diye beyan olununca siz inkar ettiniz ve O´na şerik koşulacak olursa inanıveriyordunuz. Artık hüküm, o pek yüce, pek büyük olan Allah´a aitir.»
TEFHİMÜL KURAN :
«Sizin (durumunuz) böyledir. Çünkü bir olan Allah´a çağırıldığınız zaman inkâr ettiniz. O´na şirk koşulduğunda da inanıp onayladınız. Artık hüküm, yüce, büyük olan Allah´ındır.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
(Şöyle cevap verilir): Bu (duruma düşmeniz)in sebebi şudur: Tek Allah´a çağrıldığınız zaman inkâr ederdiniz. O´na ortak koşulunca inanırdınız. Artık hüküm yüce ve büyük Allâh´a âittir.
ŞABAN PİRİŞ :
İşte bu, dünyada iken yalnızca Allah’a çağrıldığında inkar etmeniz, O’na ortak koşulduğunda ise iman etmeniz sebebiyledir. Oysa, hakimiyet, yüce ve büyük olan Allah’ındır.