Hâzâ yevmul fasl(fasli), cema’nâkum vel evvelîn(evvelîne).
A. GÖLPINARLI :
Budur ayırma günü, sizi de toplarız, öncekileri de.
ADEM UĞUR :
(O zaman şöyle denir:) Bu, ayırım günüdür. Sizi ve sizden öncekileri bir araya getirdik.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Bu, (haklı ile haksızın ayırd edileceği) fâsıl günü, sizi ve evvelki ümmetleri topladık.
BEKİR SADAK :
«Bu, sizleri ve oncekileri topladigimiz hukum gunudur.»
CELAL YILDIRIM :
Bu, sizleri ve öncekileri toplayıp biraraya getirdiğimiz (Hakkı bâtıldan, doğruyu eğriden, gerçeği yalandan) ayırd eden hüküm günüdür.
DİYANET :
Bu, hüküm ve ayırma günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya toplamışızdır.
DİYANET VAKFI :
(O zaman şöyle denir:) Bu, ayırım günüdür. Sizi ve sizden öncekileri bir araya getirdik.
DİYANET İSLERİ :
"Bu, sizleri ve öncekileri topladığımız hüküm günüdür."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Bu işte o fasıl günü topladık sizi ve evvelkileri
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
İşte bu o ayırt etme günüdür; topladık sizi ve öncekileri;
GÜLTEKİN ONAN :
Bu, hüküm günüdür; sizi ve öncekileri ´bir arada topladık´.
H. BASRİ ÇANTAY :
Bu, ayırd etme ve hukûm verme günüdür. Sizi de, evvelki (ümmet) leri de (bir arada) toplamışızdır.
FİZİLAL :
Bugün sizi ve sizden öncekileri biraraya getirdiğimiz bir hüküm günüdür.
İBNİ KESİR :
İşte bu; sizleri ve öncekileri topladığımız hüküm günüdür.
MUHAMMET ESED :
(onlara şöyle denilecek, doğru ile eğri arasındaki) o Ayrım Günü: "Sizi eski zamanların o (günahkar)ları ile bir araya getirdik;
Ö NASUHİ BİLMEN :
(37-38) O gün vay haline yalanlayanların. İşte bu, ayırd etme günüdür, sizleri de evvelkileri de toplayıverdik.
TEFHİMÜL KURAN :
Bu, hüküm günüdür; sizi ve öncekileri ´bir arada topladık.´
SÜLEYMAN ATEŞ :
İşte bu, hüküm günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya topladık.
ŞABAN PİRİŞ :
Bu, hüküm günüdür. Sizi ve evvelkileri bir araya toplarız.