A. GÖLPINARLI :
Artık tadın, ancak azâbınızı arttırırız sizin.
ADEM UĞUR :
Tadın! Bundan sonra yalnızca azabınızı arttıracağız.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
(O kâfirlere şöyle denilir): Şimdi tadın, artık size azap artırmaktan başka bir şey yapacak değiliz.
BEKİR SADAK :
soyle deriz: «Artik tadiniz, bundan boyle size azabdan baska bir sey artirmayiz."*
CELAL YILDIRIM :
Artık hep (bu azabı) tadın, size elbette azâbdan başka bir şey artırmıyacağız.
DİYANET :
Kâfirlere şöyle denilir: “Şimdi tadın. Artık bundan sonra yalnızca azabınızı artıracağız.”
DİYANET VAKFI :
Tadın! Bundan sonra yalnızca azabınızı arttıracağız.
DİYANET İSLERİ :
Şöyle deriz: "Artık tadınız, bundan böyle size azabdan başka bir şey artırmayız."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Artık tadınız, artık size azâb artırmaktan başka bir şey yapacak değiliz
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Artık tadın! Artık, azabınızı artırmaktan başka birşey yapacak değiliz!
GÜLTEKİN ONAN :
Şimdi tadın. Size artık azabtan başkasını arttırmayacağız;
H. BASRİ ÇANTAY :
(Onlara şöyle denilir:) «İşte tadın (cezanızı)! Artık size azâb (ınız) ı artırmakdan başka bir şey yapmayacağız».
FİZİLAL :
Şimdi tadın, artık size azabtan başka bir şeyi artırmıyacağız.
İBNİ KESİR :
Öyleyse tadınız, bundan böyle size azabdan başka bir şey artırmayız.
MUHAMMET ESED :
(Ve onlara şöyle diyeceğiz:) "O halde, (yaptığınız kötülüklerin meyvelerini) tadın, artık size şiddetli azaptan başka bir şey vermeyeceğiz!"