Eftera alellahi keziben em bihı cinneh belillezıne la yü´minune bil ahırati fil azabi ved dalalil beıyd
Efterâ alâllahi keziben em bihî cinneh(cinnetun), belillezîne lâ yûminûne bil âhireti fîl azâbi ved dalâlil baîd(baîdi).
A. GÖLPINARLI :
Yalan yere Allah´a mı iftirâ etmede, yoksa bir delilik mi var onda? Hayır, âhirete inanmayanlar, azapta ve pek büyük bir sapıklık içinde.
ADEM UĞUR :
Acaba o, yalan yere Allah´a iftira mı etmiştir? Yoksa onda delilik mi var? (dediler). Hayır! Ahirete inanmayanlar azaptadırlar ve derin bir sapıklık içindedirler.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
O, bir yalanı Allah’a iftira mı edib duruyor? Yoksa kendisinde bir cinnet mi var? (Hayır, onların dediği gibi değil) doğrusu, o ahirete iman etmiyenler (öldükten sonra dirilmeyi inkâr edenler, ahirette hakdan) uzak bir sapıklıkla azab içindedirler.
BEKİR SADAK :
(7-8) Inkar edenler, insanlara: «Size, siz parca parca dagilip yok oldugunuz zaman yeniden dirileceginizi haber veren bir adam gosterelim mi? Allah´a karsi yalan mi uyduruyor, yoksa kendisinde delilik mi vardir?» derler. Hayir; ahirete inanmayanlar, azapt
CELAL YILDIRIM :
O, Allah´a karşı yalan mı uyduruyor, yoksa kendisinde aklî dengesizlik mi var ? Hayır, Âhiret´e inanmayanlar (haktan çok) uzak sapıklık içinde, azâb içindedirler.
DİYANET :
“Allah’a karşı yalan mı uydurdu, yoksa onda delilik mi var?” Hayır, öyle değil! Ahirete inanmayanlar azap ve derin sapıklık içindedirler.
DİYANET VAKFI :
«Acaba o, yalan yere Allah´a iftira mı etmiştir? Yoksa onda delilik mi var?» (dediler). Hayır! Ahirete inanmayanlar azaptadırlar ve derin bir sapıklık içindedirler.
DİYANET İSLERİ :
İnkar edenler, insanlara: "Size, siz parça parça dağılıp yok olduğunuz zaman yeniden dirileceğinizi haber veren bir adam gösterelim mi? Allah'a karşı yalan mı uyduruyor, yoksa kendisinde delilik mi vardır?" derler. Hayır; ahirete inanmayanlar, azapta ve derin bir sapıklık içindedirler.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Bir yalanı Allaha iftira etmekte mi? Yoksa kendisinde bir cinnet mi var? Hayır doğrusu o Âhırete inanmıyanlar uzak bir dalâletle azâb içindeler
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Allah´a bir yalanı mı iftira etmekte, yoksa kendisinde bir delilik mi var?» Hayır, doğrusu o ahirete inanmayanlar, derin bir sapıklıkla azap içindedirler.
GÜLTEKİN ONAN :
Tanrı´ya karşı yalan mı düzüp uyduruyor, yoksa kendisinde bir delilik mi var?" Hayır, ahirete inanmayanlar, azabta ve uzak bir sapıklık içindedirler.
H. BASRİ ÇANTAY :
O, Allaha karşı yalan yere iftira mı etdi? Yoksa onda bir delilik mi var? Hayır, âhirete inanmamakda olanlar (orada) azâbda, (dünyâda da hakdan) uzak (bir) sapıklık içindedirler.
FİZİLAL :
Bu adam Allah adına yalan mı uyduruyor, yoksa deli midir? Hayır aslında ahirete inanmayanlar, koyu bir sapıklığın ve azabın pençesindedirler.
İBNİ KESİR :
Allah´a karşı yalan mı uyduruyor, yoksa kendisinde bir delilik mi vardır? Hayır, ahirete inanmayanlar azabtadırlar, uzak bir sapıklık içindedirler.
MUHAMMET ESED :
O, (bile bile) kendi uydurmalarını mı Allah´a isnad ediyor; yoksa bir deli mi?" Asla! (Peygamber´de hiçbir delilik yoktur;) ama ahirete inanmayanlar azaba gark olacak ve büyük bir sapkınlık içinde bulunacaklardır.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Allah´a karşı iftira mı etmiş oluyor? Yoksa onda bir cinnet mi var? Hayır. O ahirete inanmayanlar azap içinde ve pek uzak bir sapıklık içindedirler.
TEFHİMÜL KURAN :
«Allah´a karşı yalan mı düzüp uyduruyor, yoksa kendisinde bir delilik mi var?» Hayır, ahirete inanmayanlar, azabta ve uzak bir sapıklık içindedirler.
SÜLEYMAN ATEŞ :
"Allah´a yalan mı uydurdu, yoksa kendisinde delilik mi var?" Hayır, âhirete inanmayanlar, azâb ve uzak bir sapıklık içindedirler.
ŞABAN PİRİŞ :
-O, Allah hakkında yalan mı uyduruyor yoksa deliliği mi var? Hayır! Ahirete inanmayanlar azapta ve derin bir sapıklık içindedirler.