A. GÖLPINARLI :
Derken âdetâ kulakları sağır eden o bağırış gelip çattı mı.
ADEM UĞUR :
Kulakları sağır eden o ses geldiğinde,
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Amma kıyamet sayhası geldiği zaman,
BEKİR SADAK :
O muazzam gurultu, kiyamet kopup geldigi zaman;
CELAL YILDIRIM :
Kulakları sağırlaştıracak o Kıyamet gürültüsü geldiğinde ;
DİYANET :
(33-37) Kişinin kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacağı gün kulakları sağır edercesine şiddetli ses geldiği vakit, işte o gün onlardan herkesin kendini meşgul edecek bir işi vardır.
DİYANET VAKFI :
Kulakları sağır eden o ses geldiğinde,
DİYANET İSLERİ :
O muazzam gürültü, kıyamet kopup geldiği zaman;
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Amma geldiği vakıt o Sahha (o sayhasını dinletecek belâ)
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Ama o sayha (gürültüsünü dinletecek bela) geldiği zaman,
GÜLTEKİN ONAN :
Fakat ´kulakları patlatırcasına olan o gürleme´ geldiği zaman,
H. BASRİ ÇANTAY :
Fakat o kulakları sağır edercesine haykıracak olan ses geldiği zaman,
FİZİLAL :
Kulakları sağır edercesine yüksek o gürültü geldiği zaman.
İBNİ KESİR :
O büyük gürültü geldiği zaman;
MUHAMMET ESED :
Ve böylece, (yeniden dirilmenin) o kulakları sağır eden çağrısı duyulduğunda,
Ö NASUHİ BİLMEN :
Sonra o pek kuvvetli sayha geldiği vakit.
TEFHİMÜL KURAN :
Fakat ´kulakları patlatırcasına olan o gürleme´ geldiği zaman,
SÜLEYMAN ATEŞ :
Çarpınca kulakları sağır eden o gürültü geldiği zaman,