Ve mir rahmetihı ceale lekümül leyle ven nehara li teskünu fıhi ve li tebteğu min fadlihı ve lealleküm teşkürun
Ve min rahmetihî ceale lekumul leyle ven nehâre li teskunû fîhi ve li tebtegû min fadlihî ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).
A. GÖLPINARLI :
Ve rahmetindendir ki sükûn ve huzûra ermeniz ve lûtfundan rızkınızı arayıp bulmanız ve şükretmeniz için geceyle gündüzü halketti size.
ADEM UĞUR :
Rahmetinden ötürü Allah, geceyi ve gündüzü yarattı ki geceleyin dinlenesiniz, (gündüzün) O´nun fazlu kereminden (rızkınızı) arayasınız ve şükredesiniz.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
O’nun rahmetindendir ki, sizin için geceyi ve gündüzü yaratmış, içinde istirahat edesiniz ve fazlından (rızkını) arayasınız diye... Olur ki (gece ile gündüzde bulunan Allah’ın nimetlerine) şükredersiniz.
BEKİR SADAK :
Allah dinlenmeniz icin geceyi ve lutfedip verdigi rizki aramaniz icin gunduzu meydana getirmistir. Bunlar, O´nun rahmetinden oturudur. Belki artik sukredersiniz.
CELAL YILDIRIM :
Rahmetinin tecellisi olarak dinlenmeniz ; O´nun bol bol verdiği nimetlerinden geçiminizi arayıp elde etmeniz için geceyi ve gündüzü düzenleyip var kılmıştır. Ola ki şükredersiniz.
DİYANET :
Allah, rahmetinden ötürü geceyi içinde dinlenesiniz; gündüzü de, lütfundan isteyesiniz ve şükredesiniz diye sizin için yarattı.
DİYANET VAKFI :
Rahmetinden ötürü Allah, geceyi ve gündüzü yarattı ki geceleyin dinlenesiniz, (gündüzün) O´nun fazlu kereminden (rızkınızı) arayasınız ve şükredesiniz.
DİYANET İSLERİ :
Allah dinlenmeniz için geceyi ve lütfedip verdiği rızkı aramanız için gündüzü meydana getirmiştir. Bunlar, O'nun rahmetinden ötürüdür. Belki artık şükredersiniz.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Rahmetinden o sizin için hem geceyi hem gündüzü yaptı ki hem içinde dinlenesiniz ve hem çalışıp fazlından istiyesiniz de şükredesiniz
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Rahmetinden geceyi ve gündüzü sizin için yaptı ki, hem içinde dinlenesiniz hem de çalışıp lütfundan isteyesiniz de şükredesiniz.
GÜLTEKİN ONAN :
Kendi rahmetinden olmak üzere O, sizin için, dinlenmeniz ve O´nun fazlından (geçiminizi) aramanız için geceyi ve gündüzü var etti. Umulur ki şükredersiniz.
H. BASRİ ÇANTAY :
Onun rahmeti (cümlesinde) ndir ki O, sizin fâideniz için, içinde sükûn ve istiraahat etmeniz için geceyi ve fazlu kereminden (rızkınızı) aramanız için gündüzü yaratmışdır. Tâki şükr edesiniz.
FİZİLAL :
Allah dinlenmeniz için geceyi ve lütfedip verdiği rızkı aramanız için gündüzü yaratmıştır. Bunlar O´nun rahmetidir. Belki artık şükredersiniz.
İBNİ KESİR :
O´nun rahmetindendir ki; dinlenmeniz için geceyi, lutfedip verdiği rızkı aramanız için gündüzü yaratmıştır. Ta ki şükredesiniz.
MUHAMMET ESED :
Çünkü rahmetinden sizin için geceyi ve gündüzü O yarattı ki birinde dinlenesiniz, ötekinde de O´nun cömertliğinden (nasibinizi) arayasınız da belki böylece şükredesiniz.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Ve O´nun rahmetindendir ki, sizin için geceyi ve gündüzü kıldı. Tâ ki sakin olasınız ve O´nun fazlından dileyesiniz ve umulur ki şükredersiniz.
TEFHİMÜL KURAN :
Kendi rahmetinden olmak üzere O, sizin için içinde dinlenmeniz ve O´nun fazlından (geçiminizi) aramanız için geceyi ve gündüzü var etti. Umulur ki şükredersiniz.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Rahmetinden dolayı sizin için geceyi ve gündüzü var etti ki, geceleyin dinlenesiniz ve (gündüzün) Allâh´ın lutfunu arayasınız ve (Allâh´ın ni´metine) şükredesiniz.
ŞABAN PİRİŞ :
Geceyi ve gündüzü, dinlenmeniz ve lütfundan rızık aramanız için ve de şükredesiniz diye kendi rahmetiyle meydana getirdi.