28- KASAS SURESI  79. Ayet ve Mealleri
<< Önceki - 1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   | AYET 79 |   80   81   82   83   84   85   86   87   88   - Sonraki >>
28-Kasas Suresi 79. AYET VE MEALLERİ - 28/79
  • فَخَرَجَ عَلَىٰ قَوْمِهِ فِي زِينَتِهِ ۖ قَالَ الَّذِينَ يُرِيدُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا يَا لَيْتَ لَنَا مِثْلَ مَا أُوتِيَ قَارُونُ إِنَّهُ لَذُو حَظٍّ عَظِيمٍ -79
  • Fe harace ala kamihı fı zınetih kalellezıne yürıdunel hayeted dünya ya leyte lena misle ma utiye karunü innehu lezu hazzın azıym
  • Fe harece alâ kavmihî fî zînetih(zînetihî), kâlellezîne yurîdûnel hayâted dunyâ yâ leyte lenâ misle mâ ûtiye kârûnu innehu le zû hazzın azîm(azîmin).
  • A. GÖLPINARLI :
    Derken kavminin karşısına süslenip çıktı da dünyâ yaşayışını dileyenler, ne olurdu dediler, bize de Kârun´a verilen verilseydi, şüphe yok ki o, dünyâ malından büyük bir nasîbe sâhip.
  • ADEM UĞUR :
    Derken, Karun, ihtişamı içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını arzulayanlar: Keşke Karun´a verilenin benzeri bizim de olsaydı; doğrusu o çok şanslı! dediler.
  • ALİ FIKRİ YAVUZ :
    (Derken bir gün Karûn) zînet ve ihtişamı içinde kavmine karşı çıktı. Dünya hayatını arzu edenler: “- Keşki Karûn’a verilen mal gibi, bizim de olsa! O, gerçekten büyük bir bahtiyardır.” dediler.
  • BEKİR SADAK :
    Karun, ihtisam icinde milletinin karsisina cikti. Dunya hayatini isteyenler: «Karun´a verildigi giibi bizim de olsa; dogrusu o buyuk bir varlik sahibidir» demislerdi.
  • CELAL YILDIRIM :
    Derken Karun (bir gün) şatafat içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını (gönülden) arzu edenler, «keşke Karun´a verilenin bir benzeri bizim de olsaydı; doğrusu o büyük bir pay sahibidir» diye temennide bulundular.
  • DİYANET :
    Kârûn, zineti ve görkemi içerisinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını arzu edenler, “Keşke Kârûn’a verilen (servet) gibi bizim de (servetimiz) olsaydı. Şüphesiz o büyük bir servet sahibidir” dediler.
  • DİYANET VAKFI :
    Derken, Karun, ihtişamı içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını arzulayanlar: Keşke Karun´a verilenin benzeri bizim de olsaydı; doğrusu o çok şanslı! dediler.
  • DİYANET İSLERİ :
    Karun, ihtişam içinde milletinin karşısına çıktı. Dünya hayatını isteyenler: "Karun'a verildiği gibi bizim de olsa; doğrusu o büyük bir varlık sahibidir" demişlerdi.
  • ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
    Derken ziyneti içinde kavmına karşı huruç etti, Dünya hayati arzu edenler ah, dediler, ne olurdu şu Karûna verilen gibi bizim de olsa! O cidden büyük bir bahtiyar
  • ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
    Derken, ihtişamı içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını arzu edenler: «Ah ne olurdu, şu Karun´a verilen gibisi bizim de olsa; o gerçekten büyük bir bahtiyar (varlık sahibi)!» dediler.
  • GÜLTEKİN ONAN :
    Böylelikle kendi ihtişamlı süsü içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını istemekte olanlar: "Ah keşke, Karun´a verilenin bir benzeri bizim de olsaydı. Gerçekten o, büyük bir pay sahibidir" dediler.
  • H. BASRİ ÇANTAY :
    Derken zîneti (debdebesi) içinde kavminin karşısına çıkdı. Dünyâ hayâtını arzu edenler: «Nolurdu, dediler, Kaaruna verilen (şu servet) gibi bizim de (malımız) olsaydı. O, hakıykaten büyük nasîb saahibidir.
  • FİZİLAL :
    Karun süsü, debdebesi içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını isteyenler; «Keşke Karun´a verilenlerin bir benzeri de bize verilse, doğrusu o büyük varlık sahibidir» demişlerdi.
  • İBNİ KESİR :
    Debdebe içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını isteyenler: keşki Karun´a verildiği gibi bizim de olsaydı. Doğrusu o, büyük bir varlık sahibidir, demişlerdi.
  • MUHAMMET ESED :
    (Karun) işte böyle görkem ve gösteriş içinde soydaşlarının karşısına çıkardı. (Öyle ki,) yalnızca dünya hayatına gözünü dikenler (ona bakıp da): "Ah, n´olurdu" derlerdi, "Karun´a verildiği kadar bize de verilseydi! Çünkü o gerçekten çok talihli biri!"
  • Ö NASUHİ BİLMEN :
    Derken kavmine karşı ziynetiyle çıkıverdi. Dünya hayatını isteyenler dedi ki: «Keşke Karun´a verilmiş olan şeyin misli, bizim için de verilmiş olsa. Şüphe yok ki, o pek büyük bir baht sahibidir.»
  • TEFHİMÜL KURAN :
    Böylelikle kendi ihtişamlı süsü içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını istemekte olanlar: «Ah keşke, Kârun´a verilenin bir benzeri bizim de olsaydı. Gerçekten o, büyük bir pay sahibidir» dediler.
  • SÜLEYMAN ATEŞ :
    (Kârûn) süsü, (debdebesi) içinde kavminin karşısına çıktı. dünyâ hayâtını isteyenler: "Keşke Kârûn´a verilenin bir benzeri de bize verilseydi, dediler, gerçekten onun büyük şansı var!"
  • ŞABAN PİRİŞ :
    Kavminin karşısına süslü takılarıyla çıkmıştı. Dünya hayatını isteyenler: -Keşke Karun’a verilen gibi bize de verilseydi. O, gerçekten çok şanslı demişlerdi.

  • << Önceki -  1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   | AYET 79 |   80   81   82   83   84   85   86   87   88   - Sonraki >>

    KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

    A B C D E F G H İ K L M N R S Ş T V Y Z

    KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

    Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021