A. GÖLPINARLI :
Artık ona da en güç yolu kolaylaştırırız.
ADEM UĞUR :
Biz de onu en zora hazırlarız.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Biz de onu, en şiddetli yola (ateşe) hazırlarız.
BEKİR SADAK :
(8-10) Ama, cimrilik eden, kendini Allah´tan mustagni sayan, en guzel sozu yalanlayan kimsenin gucluge ugramasini kolaylastiririz.
CELAL YILDIRIM :
(8-9-10) Kim de cimrilik edip kendini (Allah´a) muhtaç saymaz ve en güzel olanı yalanlarsa, ona da güçlüğe (uzanan yolu çekici kılıp) kolaylaştırırız.
DİYANET :
(8-10) Fakat, kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa, biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.
DİYANET VAKFI :
(8-11) Kim cimrilik eder, kendini müstağni sayar, en güzeli de yalanlarsa, biz de onu en zora hazırlarız. Düştüğü zaman da malı kendisine hiç fayda vermez.
DİYANET İSLERİ :
Ama, cimrilik eden, kendini Allah'tan müstağni sayan, en güzel sözü yalanlayan kimsenin güçlüğe uğramasını kolaylaştırırız.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Onu da usraya (en zoruna) kolaylıyacağız
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
onu da en zor olana hazırlayacağız.
GÜLTEKİN ONAN :
Biz de ona en zorlu olanı (azaba uğramasını) kolaylaştıracağız.
H. BASRİ ÇANTAY :
biz de ona en güc olanı kolaylaşdırırız.
FİZİLAL :
Biz de onu en zora yöneltiriz.
İBNİ KESİR :
Biz de ona en güç olanı kolaylaştırırız.
MUHAMMET ESED :
onun için zorluğa ve sıkıntıya giden yolu kolaylaştırırız:
Ö NASUHİ BİLMEN :
Onu da en zor olan için kolayca iletiriz.
TEFHİMÜL KURAN :
Biz de ona en zorlu olanı (azaba uğramasını) kolaylaştıracağız.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Ona da en güç (yolda gitmey)i kolaylaştırırız.