Ve lem tekül lehu fietüy yensurunehu min dunillahi ve ma kane müntesıra
Ve lem tekun lehu fietun yansurûnehu min dûnillâhi ve mâ kâne muntesirâ(muntesiren).
A. GÖLPINARLI :
Ona Allah´tan başka yardım edecek bir topluluk olmadığı gibi onun da bu zararı gidermeye bir kudreti yoktu.
ADEM UĞUR :
Kendisine Allah´tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Allah’dan gayri, kendisine yardım edecek bir topluluğu da yoktu, Allah’ın intikamından kendi nefsini de kurtaramadı.
BEKİR SADAK :
Ona, Allah´tan baska yardim edebilecek adamlari da yoktu, kendi kendini de kurtaramadi.
CELAL YILDIRIM :
Ona Allah´tan başka yardım edecek bir çevre ve topluluğu da yoktu; kendi kendine yardım edecek durumda da değildi.
DİYANET :
Onun, Allah’tan başka kendisine yardım edebilecek kimseleri yoktu. Kendi kendini kurtaracak güçte de değildi.
DİYANET VAKFI :
Kendisine Allah´tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.
DİYANET İSLERİ :
Ona, Allah'tan başka yardım edebilecek adamları da yoktu, kendi kendini de kurtaramadı.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Allahdan başka yardım edecek bir cemaati de olmadı, kendi kendine de kurtaramadı
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Allah´tan başka kendisine yardım edecek bir topluluk da bulunmadı; kendi kendini de kurtaramadı.
GÜLTEKİN ONAN :
Tanrı´nın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.
H. BASRİ ÇANTAY :
Ona Allahdan başka yardım edecek bir cemaat yokdu. Kendisi de öc alabilecek değildi.
FİZİLAL :
O anda ne Allah dışında, yardımına koşabilecek destekçiler bulabildi ve ne de kendi kendini kurtarabildi.
İBNİ KESİR :
Allah´tan başka ona yardım edecek adamları da yoktu. Yardım edilen de olmadı.
MUHAMMET ESED :
Çünkü şimdi artık onun ne Allah yerine kendisine yardım ulaştıracak kimsesi vardı, ne de kendi başının çaresine bakabilecek durumdaydı.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Ve onun için Allah´tan başka yardım edecek bir cemaat de yok idi ve kendisine yardım edebilecek bir halde değildi.
TEFHİMÜL KURAN :
Allah´ın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Allah´tan başka, kendisine yardım eden bir topluluğu da olmadı, kendi kendisini de kurtaramadı.
ŞABAN PİRİŞ :
Allah’tan başka ona yardım edecek topluluk da yoktu. Yardım edilen de olmadı.