İnnâ cealnâ fî a’nâkıhim aglâlen fe hiye ilel ezkâni fe hum mukmehûn(mukmehûne).
A. GÖLPINARLI :
Şüphe yok ki biz, boyunlarına lâleler vurduk, elleri, âdeta çenelerine kenetlendi lâlelerle, bu yüzden onlar, başlarını dimdik tutarlar.
ADEM UĞUR :
Biz, onların boyunlarına halkalar geçirdik. O halkalar çenelere kadar dayanmaktadır. Bu yüzden kafaları yukarı kalkıktır.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Çünkü biz, o kâfirlerin boyunlarına bağlar geçirmişiz ki, bunlar çenelerine dayanmıştır da başları yukarı kalkık bulunuyorlar. (Artık hak tarafına başlarını çeviripte boyun eğmezler.)
BEKİR SADAK :
Boyunlarina, cenelerine kadar varan demir halkalar gecirmisizdir, bunun icin baslari yukari kalkiktir.
CELAL YILDIRIM :
Şüphesiz ki biz onların boyunlarına, çenelerine dayanacak şekilde demir halkalar geçirdik. Bu yüzden başları yukarıya kalkıktır.
DİYANET :
Onların boyunlarına demir halkalar geçirdik, o halkalar çenelerine dayanmıştır. Bu sebeple kafaları yukarıya kalkık durumdadır.
DİYANET VAKFI :
Biz, onların boyunlarına halkalar geçirdik. O halkalar çenelere kadar dayanmaktadır. Bu yüzden kafaları yukarı kalkıktır.
DİYANET İSLERİ :
Boyunlarına, çenelerine kadar varan demir halkalar geçirmişizdir, bunun için başları yukarı kalkıktır.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Çünkü biz onların boyunlarına kelepçekler geçirmişiz, onlar çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı gözleri aşağı somurtmaktadırlar
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Çünkü Biz, onların boyunlarına kelepçeler geçirmişiz de onlar, çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı somurtmaktadırlar.
GÜLTEKİN ONAN :
Gerçekten biz onların boyunlarına, çenelere kadar (dayanan) halkalar geçirdik; bu yüzden başları yukarı kalkıktır.
H. BASRİ ÇANTAY :
Hakıykat, biz onların boyunlarına öyle lâleler geçirdik ki bunlar çenelerine kadar (dayandı). Şimdi onlar, kafaları ve burunları yukarı kaldırılmış haldedirler.
FİZİLAL :
Biz onların boyunlarına halkalar geçirdik. Çenelere kadar dayanan o halkalar yüzünden kafaları kalkıktır.
İBNİ KESİR :
Doğrusu Biz; onların boyunlarına, çenelerine kadar varan demir halkaları geçirdik. Bunun için artık başları yukarı kalkıktır.
MUHAMMET ESED :
Onların boyunlarına çenelerine kadar uzayan demir halkalar geçirdik ki kafalarını dik tutmak zorunda kalsınlar;
Ö NASUHİ BİLMEN :
Şüphe yok ki, Biz onların boyunlarına kelepçeler geçirmişizdir, tâ ki onların çenelerine kadar dayanmıştır. Artık onlar başları yukarı kaldırılmış, gözleri aşağıya çevrilmiş kimselerdir, bir şey görüp anlayamazlar.
TEFHİMÜL KURAN :
Gerçekten biz onların boyunlarına, çenelere kadar (dayanan) halkalar geçirdik; bu yüzden başları yukarı kalkıktır.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Biz onların boyunlarına halkalar geçirdik. Çenelere kadar dayanan o halkalar yüzünden kafaları kalkıktır.
ŞABAN PİRİŞ :
Biz, onların boyunlarına, çenelerine varan halkalar geçirdik. Onun için başları kalkıktır.