Sümme beda lehüm mim ba´di ma raevül ayati le yescününnehu hatta hıyn
Summe bedâlehum min ba’di mâ raevul âyâti le yescununnehu hattâ hîn(hînin).
A. GÖLPINARLI :
Sonra onun suçsuzluğuna dâir bunca deliller görmekle berâber gene de bir müddet hapsedilmesini muvâfık bir tedbîr saydılar.
ADEM UĞUR :
Sonunda (aziz ve arkadaşları) kesin delilleri görmelerine rağmen (halkın dedikodusunu kesmek için yine de) onu bir zamana kadar mutlaka zindana atmaları kendilerine uygun göründü.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Sonra, vezir ve aile halkı, Yûsuf’un beraatine dair bunca delilleri gördükleri halde, onu bir müddet (dedi-kodu kesilinceye kadar) zindana atmak fikriyle ortaya çıktılar (ve onu zindana attılar).
BEKİR SADAK :
Sonra, kadinin ailesi delilleri Yusuf´un lehinde gordugu halde, onu bir sure icin hapsetmeyi uygun buldu. *
CELAL YILDIRIM :
Kadının ailesi (Yûsuf´un iffet ve nezahetine delâlet eden) birçok delil ve belgeleri gördükten sonra, yine de onu bir süre zindana atmayı uygun buldular.
DİYANET :
Sonra onlar, Yûsuf’un suçsuzluğunu ortaya koyan delilleri gördükten sonra yine de mutlaka onu bir süre zindana atmayı uygun buldular.
DİYANET VAKFI :
Sonunda (aziz ve arkadaşları) kesin delilleri görmelerine rağmen (halkın dedikodusunu kesmek için yine de) onu bir zamana kadar mutlaka zindana atmaları kendilerine uygun göründü.
DİYANET İSLERİ :
Sonra, kadının ailesi delilleri Yusuf'un lehinde gördüğü halde, onu bir süre için hapsetmeyi uygun buldu.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Sonra bu kadar âyâtı gördükleri halde o adamlara şu reiy galebe etti: behemehal onu bir müddet zindana atsınlar
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Sonra bu kadar delili gördükleri halde onlar, onu mutlaka bir sure için zindana atma görüşüne vardılar.
GÜLTEKİN ONAN :
Sonra onlarda [Yusuf´un iffettine ilişkin] ayetleri görmelerinin ardından mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı.
H. BASRİ ÇANTAY :
Sonra, bütün o delilleri gördüklerinin ardından mutlakaa onu bir zamana kadar zindana atmaları (reyi) onlara zaahir oldu.
FİZİLAL :
Sonra adamlar, Yusuf´u belirli bir süre için hapse atmayı gerekli gördüler. Oysa onun masum olduğunu kanıtlayan bunca delil gözleri önünde duruyordu.
İBNİ KESİR :
Sonra bütün delilleri onun lehine gördükleri halde yine de bir süre için onu zindana atmayı uygun buldular.
MUHAMMET ESED :
Sonra, o kişizade ve ev halkı bütün delilleri(n Yusuf´un lehinde olduğunu) gördükten sonra bile o´nu bir süre için hapsetmeyi uygun gördüler.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Sonra onlara o gördükleri âyetleri müteakip O´nu herhalde bir müddet zindana atmaları kanaatı zahir oldu.
TEFHİMÜL KURAN :
Sonra onlara (Yusuf´un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, onu belli bir vakte kadar kaçınılmaz olarak zindana atmak (görüşü) belirdi.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Sonra (aziz Kıtfir ve adamları, Yûsuf´un masumluğu hakkındaki) bu delilleri gördükleri halde yine onu bir süre zindana atmaları kendilerine uygun geldi.
ŞABAN PİRİŞ :
Onun suçsuz olduğunu anladıkları halde, yine de bir süre için hapsetmeyi uygun gördüler.