Kalu einneke le ente yusüf kale ene yusüfü ve haza ehıy kad mennellahü aleyna innehu mey yettekı ve yasbir fe innellahe la yüdıy´u ecral muhsinın
Kâlû e inneke le ente yûsuf(yûsufu), kâle ene yûsufu ve hâzâ ahî kad mennallâhu aleynâ, innehu men yettekı ve yasbir fe innallâhe lâ yudî’u ecrel muhsinîn(muhsinîne).
A. GÖLPINARLI :
Yoksa dediler, sen Yûsuf musun? Ben dedi Yûsuf´um, bu da kardeşim. Allah lûtfetti bize. Şüphe yok ki kim çekinir ve sabrederse mutlaka Allah, bu çeşit iyilik edenlerin ecrini zâyi etmez.
ADEM UĞUR :
Yoksa sen, gerçekten Yusuf musun? dediler. O da: (Evet) ben Yusufum, bu da kardeşim. (Birbirimize kavuşmayı) Allah bize lütfetti. Çünkü kim (Allah´tan) korkar ve sabrederse, şüphesiz Allah güzel davrananların mükâfatını zayi etmez, dedi.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Onlar: Yoksa sen, Yûsuf musun? dediler. O da: “- Ben Yûsuf’um, bu da kardeşim. Gerçekten Allah bize lutfetti. Doğrusu, kim Allah’dan korkar ve düştüğü felâkete sabrederse, muhakkak ki Allah bu gibi muhsinlerin mükâfatını zayi etmez.” dedi.
BEKİR SADAK :
«Yoksa sen Yusuf musun?» dediler. «Ben Yusuf´um, bu da kardesim. Allah bize iyilikte bulundu; dogrusu kim kotulukten sakinir ve sabrederse bilsin ki Allah iyi davrananlarin ecrini katiyen zayi etmez» dedi. .
CELAL YILDIRIM :
(Onlar bu sorudan onun Yûsuf olduğunu anlayarak) «Yoksa sen Yûsuf musun ?» dediler. O da «Evet. ben Yûsuf´um, bu da kardeşimdir. Allah bize iyilik ve yardımda bulundu. Çünkü doğrusu kim korkup sakınır ve sabrederse, elbette Allah iyilerin mükâfatını zayi´ etmez» dedi.
DİYANET :
Kardeşleri, “Yoksa sen, sen Yûsuf musun?” dediler. O da, “Ben Yûsuf’um, bu da kardeşim. Allah, bize iyilikte bulundu. Çünkü, kim kötülükten sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah iyilik yapanların mükâfatını zayi etmez” dedi.
DİYANET VAKFI :
Yoksa sen, gerçekten Yusuf musun? dediler. O da: (Evet) ben Yusuf´um, bu da kardeşim. (Birbirimize kavuşmayı) Allah bize lütfetti. Çünkü kim (Allah´tan) korkar ve sabrederse, şüphesiz Allah güzel davrananların mükâfatını zayi etmez, dedi.
DİYANET İSLERİ :
"Yoksa sen Yusuf musun?" dediler. "Ben Yusuf'um, bu da kardeşim. Allah bize iyilikte bulundu; doğrusu kim kötülükten sakınır ve sabrederse bilsin ki Allah iyi davrananların ecrini katiyen zayi etmez" dedi..
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
A a, sen, sen Yusüf müsün? dediler. Ben, dedi: Yusüfüm, bu da kardeşim, Allah bize lutfile in´am buyurdu. Hakikat bu; her kim Allahdan korkar ve sabr ederse her halde Allah, muhsinlerin ecrini zayi´ etmez
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
«A a.! Sen Yusuf musun?» dediler. Ben Yusuf´um, bu da kardeşim! Allah bize lütfuyla iyilikte bulundu; bir gerçektir ki, kim Allah´tan korkar ve sabrederse, muhakkak Allah iyilerin mükafatını zayi etmez.» dedi.
GÜLTEKİN ONAN :
"Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?´ dediler. "Ben Yusufum" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Tanrı bize lütufda bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Tanrı, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz."
H. BASRİ ÇANTAY :
«A, sen, sen, saahi Yuusuf musun?» dediler. O da: «Ben, dedi, Yuusufum. Bu da kardeşim. Allah bize (selâmet ve kerametle) lûtfetdi. Zîrâ hakıykat şudur ki: Kim (Allahdan) korkar, (belâlara) katlanırsa her halde Allah iyi hareket edenlerin mükâfatını zaayi etmez».
FİZİLAL :
Kardeşleri «Yoksa sen Yusuf musun?» dediler. O da dedi ki; «Evet, ben Yusuf´um, bu da kardeşimdir. Allah bize lütufta bulundu. Kuşku yok ki, kim kötülükten sakınır ve sabrederse, Allah iyilik edenleri asla ödülsüz bırakmaz.»
İBNİ KESİR :
Dediler ki: Yoksa sen gerçekten Yusuf musun? O da dedi ki: Ben, Yusuf´um, bu da kardeşim. Doğrusu Allah, size lutfetti. Çünkü kim sakınır ve sabrederse; muhakkak ki Allah, ihsan edenlerin ecrini zayi etmez.
MUHAMMET ESED :
"Ne? Yoksa sen Yusuf musun?" diye haykırdılar. "Ben Yusuf´um" dedi, "ve bu da benim kardeşim. Allah bize lütfetti. Gerçek şu ki, kişi Allah´a karşı duyarlı ve bilinçli olmaya çalışıyor ve güçlüklere göğüs geriyorsa, bilsin ki, Allah iyilikte bulunanların emeklerini boşa çıkarmaz!"
Ö NASUHİ BİLMEN :
Dediler ki: «A sen evet... Muhakkak sen Yusuf musun?» Dedi ki: «Ben Yusuf´um ve bu da kardeşimdir. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ bizim üzerimize âtifette bulundu. Çünkü her kim ittika´da bulunur ve sabrederse, artık muhakkak ki, Allah Teâlâ muhsinlerin mükâfaatını zâyi etmez.»
TEFHİMÜL KURAN :
«Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?» dediler. «Ben Yusuf´um» dedi. «Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufta bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
"A, yoksa sen, Yûsuf musun?" dediler. "Ben Yûsuf´um, bu da kardeşimdir, dedi. Allâh bize lutfetti (bizi korudu, yüceltti), doğrusu kim (Allah´tan) korkar ve sabrederse, Allâh iyilik edenlerin ecrini zayi etmez."
ŞABAN PİRİŞ :
- Yoksa sen Yusuf musun? dediler. -Ben Yusuf’um, bu da kardeşim. Allah bize bağışta bulundu; doğrusu kim kötülükten sakınır ve sabrederse bilsin ki Allah iyi kimseleri mükafatsız bırakmaz, dedi.