Fe lemma en cael beşıru elkahü ala vechihı fertedde besıyra kale elem ekul leküm innı a´lemü minellahi ma la ta´lemun
Fe lemmâ en câel beşîru elkâhu alâ vechihî fertedde basîrâ(basiran), kâle e lem ekul lekum innî a’lemu minallâhi mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne).
A. GÖLPINARLI :
Müjdeci gelip de gömleği gözlerine sürünce Yakup´un gözleri açıldı, görmeye başladı. Demedim mi size, şüphe yok ki Allah bana bildirmiştir, sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim ben dedi.
ADEM UĞUR :
Müjdeci gelince, gömleği onun yüzüne koyar koymaz (Ya´kub) görür oldu. Ben size: "Allah tarafından (vahiy ile) sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim" demedim mi? dedi.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Fakat, hakikaten müjdeci gelip de gömleği (Yâkub’un) yüzüne bırakınca, gözü açılıverdi: “- Ben size, Allah katından vahy ile, sizin bilemiyeceklerinizi bilirim demedim mi?” dedi.
BEKİR SADAK :
Mujdeci gelip, gomlegi Yakub´un yuzune birakinca, hemen gozleri acildi. Bunun uzerine Yakub «Ben size, Allah katindan sizin bilmediginizi biliyorum dememis miydim?» dedi.
CELAL YILDIRIM :
Ne var ki müjdeci gelip, gömleği Yâkub´un yüzüne sürünce, gözü açılıverdi. «Ben size, Allah´tan bilmediğinizi şüphesiz ben bilirim dememiş miydim?» dedi.
DİYANET :
Müjdeci gelip gömleği Yakub’un yüzüne koyunca gözleri açılıverdi. Yakub, “Ben size, Allah tarafından, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim demedim mi?” dedi.
DİYANET VAKFI :
Müjdeci gelince, gömleği onun yüzüne koyar koymaz (Ya´kub) görür oldu. Ben size: «Allah tarafından (vahiy ile) sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim» demedim mi! dedi.
DİYANET İSLERİ :
Müjdeci gelip, gömleği Yakub'un yüzüne bırakınca, hemen gözleri açıldı. Bunun üzerine Yakub "Ben size, Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum dememiş miydim?" dedi.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Fakat vaktâ ki hakıkaten müjdeci geldi gömleği yüzüne bıraktı gözü açılıverdi, ben size, dedi: Allahdan sizin bilemeyeceklerinizi bilirim demedim mi?
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Fakat ne zaman ki gerçekten müjdeci geldi, gömleği yüzüne bıraktı, gözü açılıverdi. «Ben size demedim mi, ben Allah tarafından sizin bilmeyeceklerinizi bilirim ?» dedi.
GÜLTEKİN ONAN :
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yakub) Dedi ki: "Ben, size bilmediğinizi Tanrı´dan gerçekten biliyorum demedim mi?"
H. BASRİ ÇANTAY :
Fakat müjdeci gelib de onu (Ya´kubun) yüzüne koyduğu, o da derhal (yeni başdan) görür bir haale geldiği zaman dedi ki: «Ben size bilmeyeceğiniz şeyleri Allahdan muhakkak biliyorum demedim mi»?
FİZİLAL :
Hz. Yakub´un müjdeli haberi taşıyan oğlu gelip de gömleği babasının yüzüne sürünce, gözleri açılıverdi ve oğullarına «ben size Allah hakkında sizin bilmediklerinizi biliyorum demedim mi?» dedi.
İBNİ KESİR :
Fakat müjdeci gelip de onu yüzüne sürünce; derhal gördü ve dedi ki: Ben, size Allah katından sizin bilmeyeceğinizi biliyorum, dememiş miydim?
MUHAMMET ESED :
Fakat ne zaman ki müjdeci çıkagelip (Yusuf´un gömleğini) o´nun yüzüne sürdü ve o´nun gözleri ışığına kavuştu, "Ben size, ´ben Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum´ dememiş miydim?" diye haykırdı.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Vaktâ ki müjdeci geldi, onu yüzünün üzerine koydu, hemen görücü haline döndü. Dedi ki: «Ben size dememiş mi idim ki, sizin Allah´tan bilmeyeceklerinizi ben bilirim?»
TEFHİMÜL KURAN :
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yakub) Dedi ki: «Ben, size bilmediğinizi Allah´tan gerçekten biliyorum demedim mi?»
SÜLEYMAN ATEŞ :
Müjdeci gelip de (Yûsuf´un gömleği)ni (Ya´kub´un) yüzüne koyunca, derhal (gözü açıldı), görür oldu: "Size demedim mi ben, Allah´tan sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim?" dedi.
ŞABAN PİRİŞ :
Müjdeci gelip, gömleği Yakub’un yüzüne atınca, hemen gözleri açıldı. Bunun üzerine: -Ben size, Allah tarafından sizin bilmediğinizi biliyorum dememiş miydim? dedi.