A. GÖLPINARLI :
Yiyin için, âfiyetler olsun, geçmiş günlerdeki yaptıklarınızın karşılığı olarak.
ADEM UĞUR :
(Onlara denir ki:) Geçmiş günlerde işlediklerinize (iyi amellerinize) karşılık, âfiyetle yeyin, için.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
(Allah, onlara şöyle buyurur): “- Yeyin, için, âfiyet olsun; (dünyadaki) geçmiş günlerde takdim ettiğiniz salih amellere karşılık olarak.”
CELAL YILDIRIM :
Geçirdiğiniz günlerde (işlediğiniz güzel amellerinize) karşılık afiyetle, gönül rahatlığıyla yeyiniz, içiniz !. (denilir).
DİYANET :
(Onlara şöyle denir:) “Geçmiş günlerde yaptıklarınıza karşılık, afiyetle yiyin, için.
DİYANET VAKFI :
(Onlara denir ki:) Geçmiş günlerde işlediklerinize (iyi amellerinize) karşılık, âfiyetle yeyin, için.
DİYANET İSLERİ :
Onlara şöyle denir: "Geçmiş günlerde, peşinen işlediklerinize karşılık afiyetle yiyiniz içiniz."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Yeyin için afiyet olsun, takdim ettiklerinize mukabil geçmiş günlerde
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Yiyin, için, afiyet olsun; geçmiş günlerde yaptıklarınıza karşılık olarak!
GÜLTEKİN ONAN :
"Geride kalan günlerde, ´peşin olarak sunduklarınıza karşılık olmak üzere´ afiyetle yiyin ve için."
H. BASRİ ÇANTAY :
«(Dünyâda) geçmiş günlerde takdim etdiğiniz (iyi amellerin karşılığı olarak afiyetle yeyin, için».
FİZİLAL :
Geçmiş günlerde yaptığınız işlerden ötürü afiyetle yiyin için.
İBNİ KESİR :
Geçmiş günlerde peşinen işlediklerinize karşılık afiyetle yeyin, için.
MUHAMMET ESED :
(Ve böylece kutsanan herkese,) "Geçip gitmiş günlerde ilerisi için yaptığınız bütün (güzel işler)e karşılık neşe ile yiyip için!" (denilecek.)
Ö NASUHİ BİLMEN :
(23-24) Toplanacak semereleri pek yakındır. Afiyetle yeyin ve için, geçmiş günlerde takdim etmiş olduğunuz şeylerin mükâfaatı olarak.
TEFHİMÜL KURAN :
«Geride kalan günlerde, ´peşin olarak sunduklarınıza karşılık olmak üzere,´ afiyetle yiyin ve için.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
"Geçmiş günlerde yaptığınız işlerden ötürü âfiyetle yeyin, için!"
ŞABAN PİRİŞ :
-Yiyin, için afiyet olsun. Bu, geçmiş günlerde yaptıklarınızın karşılığıdır.