A. GÖLPINARLI :
Şüphe yok ki akıp giden gemide taşıdık sizi sular köpürüp coşunca.
ADEM UĞUR :
Şüphesiz, su bastığı vakit sizi gemide biz taşıdık;
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Gerçekten biz, (Nûh zamanında) su taştığı vakit, sizi (varlığınıza sebep olan atalarınızı) gemide biz taşıdık;
BEKİR SADAK :
(11-12) Su tastigi vakit, size bir ibret olmak uzere, anlayisli kulaklar anlasin diye suzulen gemide, sizi Biz tasimisizdir.
CELAL YILDIRIM :
(11-12) Doğrusu biz, su iyice kabarıp taştığında size ibret ve öğüt kılmamız için ve anlayabilen kulaklar anlasın diye sizi yüzüp giden gemide taşıdık.
DİYANET :
(11-12) Şüphesiz, (Nûh zamanında) su bastığı vakit, sizi gemide biz taşıdık ki, bu olayı sizin için bir uyarı yapalım ve belleyecek kulaklar da onu bellesin.
DİYANET VAKFI :
Şüphesiz, su bastığı vakit sizi gemide biz taşıdık;
DİYANET İSLERİ :
Su taştığı vakit, size bir ibret olmak üzere, anlayışlı kulaklar anlasın diye süzülen gemide, sizi Biz taşımışızdır.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Halbuki biz o su tuğyan ettiği vakıt sizi akan gemide taşıdık
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Oysa Biz, o su kabardığı zaman sizi akan gemide taşıdık.
GÜLTEKİN ONAN :
Gerçek şu ki, su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık.
H. BASRİ ÇANTAY :
Hakıykat, (her yanı) su basdığı (mu´tâd haddini aşdığı) zaman sizi gemide biz taşıdık.
FİZİLAL :
Sular kabarınca biz sizi akıp giden (gemide) taşıdık ki;
İBNİ KESİR :
Gerçekten su bastığı zaman sizi; Biz, taşıdık gemide.
MUHAMMET ESED :
(Ve) bakın: (Nuh tufanının) suları bütün bentleri aşıp patladığında sizi o gemi ile Biz (güvenli bölgelere) taşıdık,
Ö NASUHİ BİLMEN :
(11-12) Şüphe yok ki, su taştığı zaman sizi o akan gemiye Biz yükledik. Onu (o necâtı) sizin için bir ibret kılmamız için ve hıfzeden kulakların onu anlamaları için (öyle yaptık).
TEFHİMÜL KURAN :
Gerçek şu ki, su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık:
SÜLEYMAN ATEŞ :
Su(lar) kabarınca biz sizi, akıp giden (gemi)de taşıdık.
ŞABAN PİRİŞ :
Sular taştığı zaman sizi gemide biz taşıdık.