Summe tevellev anhu ve kâlû muallemun mecnûn(mecnûnun).
A. GÖLPINARLI :
Sonra yüz çevirdiler ondan ve kendisine birşeyler öğretilmiş delinin biri dediler.
ADEM UĞUR :
Sonra ondan yüz çevirdiler ve: Bu, öğretilmiş bir deli! dediler.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Sonra ondan yüz çevirdiler ve şöyle dediler: “- (Bu peygamberlik iddia eden) öğretilmiştir, mecnundur.”
BEKİR SADAK :
(13-14) Nerde onlarda ogut almak? Kendilerine gercegi aciklayan bir peygamber gelmisti ve ondan yuz cevirmisler, «Belletilmis bir deli» demislerdi.
CELAL YILDIRIM :
(13-14) Onların düşünüp ibret alması nerede ? Gerçekten kendilerine (Hakk´ı) açıklayan bir peygamber geldiği halde onlar O´ndan yüzçevirdiler de «öğretilmiş bir deli» dediler.
DİYANET :
Sonra ondan yüz çevirdiler ve “Bu bir öğretilmiş, bu bir deli!” dediler.
DİYANET VAKFI :
Sonra ondan yüz çevirdiler ve: Bu, öğretilmiş bir deli! dediler.
DİYANET İSLERİ :
Nerde onlarda öğüt almak? Kendilerine gerçeği açıklayan bir peygamber gelmişti ve ondan yüz çevirmişler, "Belletilmiş bir deli" demişlerdi.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Sonra ondan döndüler, öğretilmiş dediler, bir mecnun dediler
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
sonra ondan döndüler. «Bu öğretilmiş bir delidir.» dediler.
GÜLTEKİN ONAN :
Sonra, ondan yüz çevirdiler ve dediler ki: "(Bu) Öğretilmiştir, bir delidir."
H. BASRİ ÇANTAY :
Yine ondan yüz çevirdiler. (Ona kimi) «bir öğretilmiş», (kimi) «bir mecnun» dediler.
FİZİLAL :
Ondan yüz çevirdiler «Bu, deli görünümünde eğitilmiş biridir» dediler.
İBNİ KESİR :
Ondan yüz çevirmişler; belletilmiş delinin biri, demişlerdi
MUHAMMET ESED :
ama yüz çevirip uzaklaşmışlar ve "O (başkalarınca) öğretilmiş biridir, bir delidir!" demişlerdi.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(13-14) Onlar için öğüt almak nerede! Halbuki, muhakkak onlara apaçık bildiren bir peygamber geldi. Sonra ondan yüz çevirdiler ve «Öğretilmiş bir mecnûndur,» dediler.
TEFHİMÜL KURAN :
Sonra, ondan yüz çevirdiler ve dediler ki: «(Bu,) Öğretilmiştir, bir delidir.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
Ondan yüz çevirdiler: "Bu, öğretilmiştir, cinlenmiştir" dediler.
ŞABAN PİRİŞ :
Sonra ondan yüz çevirmişler ve: -Öğretilmiş bir mecnun/deli demişlerdi.