Kezzebu bi ayatina kulliha fe ehaznahum ahze azizim muktedir
Kezzebû bi âyâtinâ kullihâ fe ehaznâhum ahze azîzin muktedir(muktedirin).
A. GÖLPINARLI :
Bütün delillerimizi yalanladılar, derken onları üstün ve mutlak kudretli bir helâk edişle helâk ediverdik.
ADEM UĞUR :
Lâkin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları güç ve kudretimize lâyık bir şekilde yakaladık.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Onlar, mucizelerimizin hepsini inkâr ettiler. Biz de onları öyle yakalayıverdik ki, her şeye gâlib olana (Allah’a) böyle (yapmak) yaraşır.
BEKİR SADAK :
Mucizelerimizin hepsini yalanladilar. Bunun uzerine onlari guc ve kuvvet sahibi olana yakisir bir sekilde yakaladik.
CELAL YILDIRIM :
Onlar ise, âyetlerimizin hepsini yalanladılar. Biz de onları çok üstün, çok güçlü muktedire yakışır şekilde yakalayıverdik.
DİYANET :
Bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları mutlak güç ve iktidar sahibinin yakalaması gibi yakaladık.
DİYANET VAKFI :
Lâkin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları güç ve kudretimize lâyık bir şekilde yakaladık.
DİYANET İSLERİ :
Mucizelerimizin hepsini yalanladılar. Bunun üzerine onları güç ve kuvvet sahibi olana yakışır bir şekilde yakaladık.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Âyetlerimizin hepsini tekzib ettiler biz de onları öyle bir tutuşla alıverdik ki muktedir bir azîze öyle yaraşır
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Ayetlerimizin hepsini yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü birine yaraşır bir tutuşla alıverdik.
GÜLTEKİN ONAN :
Onlar bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü, kudretli olanın yakalayışıyla yakalayıverdik.
H. BASRİ ÇANTAY :
Onlar bizim âyetlerimizin hepsini tekzîb etdiler. Biz de kendilerini çok kuvvetli, kudretli bir yakalayışla yakaladık.
FİZİLAL :
Fakat bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de güçlü ve üstün iradeli birine yaraşacak bir sertlikle onların yakalarına yapıştık.
İBNİ KESİR :
Onlar, bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de kendilerini, çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık.
MUHAMMET ESED :
Onlar Bizim bütün mesajlarımızı yalanlamışlardı. Bunun üzerine, yalnızca, her şeyin belirleyicisi olan Kudret Sahibinin hesap soracağı şekilde onlara hesap sorduk.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(41-42) Celâlim hakkı için Fir´avun´un âl´ine korkutucular gelmişti. Âyetlerimizin hepsini de tekzîp ettiler, artık Biz de onları bir muktedir azîzin yakalamasıyla yakaladık.
TEFHİMÜL KURAN :
Onlar bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü kudretli olanın yakalama tarzıyla yakalayıverdik.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları, gâlib ve güçlü (pâdişah)ın yakalaması gibi yakaladık.
ŞABAN PİRİŞ :
Bütün ayetlerimizi yalanladılar. Onları da mutlak güç ve iktidar sahibine yakışır bir şekilde yakalayıverdik.