A. GÖLPINARLI :
Onlara yumuşaklık göstermeni arzularlar, öyle hareket etsen onlar da yumuşaklık gösterirler.
ADEM UĞUR :
Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Arzu ettiler ki, (kendilerine) yumuşaklık göstersen, onlar da sana yumuşak davransalar.
BEKİR SADAK :
(Onlar sana indirilen ayetlerden begenmediklerini birakman suretiyle senin) kendilerine yumusak davranmani isterler; boyle yapsan, onlar da seni over, yumusak davranirlar.
CELAL YILDIRIM :
Onlar senin yapmacık da olsa (kendilerine) yumuşak ve müsamahalı davranmanı, kendilerinin de sana yapmacık yumuşaklık göstereceklerini isterler.
DİYANET :
İstediler ki, yumuşak davranasın, böylece onlar da yumuşak davransınlar.
DİYANET VAKFI :
Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
DİYANET İSLERİ :
(Onlar sana indirilen ayetlerden beğenmediklerini bırakman suretiyle senin) kendilerine yumuşak davranmanı isterler; böyle yapsan, onlar da seni över, yumuşak davranırlar.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Arzu ettiler ki müdahene etsen, o vakıt müdahene edeceklerdi
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Arzu ettiler ki, sen (onları) yağlasan onlar da sana yağ yapacaklardı.
GÜLTEKİN ONAN :
Onlar, senin kendilerine yaranmanı (uzlaşmanı) arzu ettiler; o zaman onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
H. BASRİ ÇANTAY :
Onlar arzuu etdiler ki sen yumuşak davranasın da kendileri de yumuşaklık göstersinler.
FİZİLAL :
Onlar istediler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
İBNİ KESİR :
Onlar isterler ki; sen yumuşak davranasın da kendileri de yumuşaklık göstersinler.
MUHAMMET ESED :
Onlar senin (kendilerine) yumuşak davranmanı isterler ki kendileri de (sana) yumuşak davransınlar.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(7-9) Şüphe yok ki Rabbindir, O´dur. O´nun yolundan sapıtmış olanı en ziyâde bilen ve O´dur hidâyete ereni de en ziyâde bilen. Artık o tekzîp edenlere itaat etmemekte devam et. Onlar arzu ettiler ki sen yaltaklanıvermiş olsa idin. O zaman onlar da yaltaklanacaklardı.
TEFHİMÜL KURAN :
Onlar, senin kendilerine yaranıp onlarla uzlaşmanı arzu ettiler; o zaman onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
SÜLEYMAN ATEŞ :
İstediler ki, sen yağcılık yapasın da onlar da yağcılık yapsınlar (sana yumuşak davransınlar).
ŞABAN PİRİŞ :
Onlar ister ki, sen müsamaha gösteresin de onlar da müsamaha göstersinler.