51- ZARIYAT SURESI  40. Ayet ve Mealleri
<< Önceki - 1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   | AYET 40 |   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   - Sonraki >>
51-Zariyat Suresi 40. AYET VE MEALLERİ - 51/40
  • فَأَخَذْنَاهُ وَجُنُودَهُ فَنَبَذْنَاهُمْ فِي الْيَمِّ وَهُوَ مُلِيمٌ -40
  • Fe ehaznahu ve cunudehu fe nebeznahum fil yemmi ve huve mulim
  • Fe ehaznâhu ve cunûdehu fe nebeznâhum fîl yemmi ve huve mulîm(mulîmun).
  • A. GÖLPINARLI :
    Derken onu ve ordusunu helâk etmiş, onları denize atıvermiştik de o kendisini kınayıp durmadaydı.
  • ADEM UĞUR :
    Nihayet onu da ordularını da yakalayıp denize attık, bu sırada kendini kınayıp duruyordu.
  • ALİ FIKRİ YAVUZ :
    Bunun üzerine tuttuk kendisini ve ordularını denize attık. Öyle ki, küfür ve inad üzere bulunuyordu.
  • BEKİR SADAK :
    Sonunda onu ve ordularini yakalayip denize attik. O, kinanmayi haketmisti.
  • CELAL YILDIRIM :
    Bu sebeple onu da, ordusunu da yakalayıp (deniz) dalgaları arasına fırlattık ki (o sırada) kendini kınıyordu.
  • DİYANET :
    Bunun üzerine biz de kendisini ve ordularını yakalayıp denize attık. O ise (pişman olmuş), kendini kınıyordu.
  • DİYANET VAKFI :
    Nihayet onu da ordularını da yakalayıp denize attık, bu sırada kendini kınayıp duruyordu.
  • DİYANET İSLERİ :
    Sonunda onu ve ordularını yakalayıp denize attık. O, kınanmayı haketmişti.
  • ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
    Onun üzerine biz de tuttuk kendisini ve ordularını deryaya fırlatıverdik, namerdlik ederken o leîm.
  • ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
    Bunun üzerine Biz de tuttuk kendisini ve ordularını denize fırlatıverdik o alçak namertlik ederken.
  • GÜLTEKİN ONAN :
    Bunun üzerine, biz onu ve ordularını yakalayıp denize attık; (ki o,), ´kınanacak işler yapıyordu´.
  • H. BASRİ ÇANTAY :
    Nihayet onu da, ordularını da yakalayıb denize atdık ki o, (bu sırada kendi kendini) kınayıcı idi.
  • FİZİLAL :
    Sonunda onu ve ordularını yakalayıp denize attık. O, kınanmayı haketmişti.
  • İBNİ KESİR :
    Sonunda onu da, ordularını da yakalayıp denize attık. O, kınanacak işler yapıp durmaktaydı.
  • MUHAMMET ESED :
    ve Biz onu ve adamlarını yakalayıp hepsini denize atmıştık, (bütün bu olup bitenler için) suçlanması gereken, (Firavun´dan başkası değildi,) yalnız o idi (tek suçlu).
  • Ö NASUHİ BİLMEN :
    Artık O´nu da, ordularını da yakaladık, hemen onları denize atıverdik. Ve o, levm edilecek şeyleri yaparken (öyle bir felakete uğramış oldu).
  • TEFHİMÜL KURAN :
    Bunun üzerine, biz onu ve ordularını yakalayıp denize attık; (ki o,) ´kınanacak işler yapıp durmaktaydı´.
  • SÜLEYMAN ATEŞ :
    Biz de onu ve askerlerini yakaladık, onları denize attık. (O boğulurken pişmanlıkla) Kendi kendini kınıyordu.
  • ŞABAN PİRİŞ :
    Biz de onu ve askerlerini yakalamış ve denize atmıştık. O pişman olmuştu.

  • << Önceki -  1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   | AYET 40 |   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   - Sonraki >>

    KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

    A B C D E F G H İ K L M N R S Ş T V Y Z

    KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

    Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021