A. GÖLPINARLI :
Çünkü aç kalmaman da ancak oradadır, çıplak kalmaman da.
ADEM UĞUR :
Şimdi burada senin için ne acıkmak vardır, ne de çıplak kalmak.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Çünkü senin acıkman ve çıplak kalmaman (ancak) Cennettedir.
BEKİR SADAK :
(117-11) 9 «Ey Adem! Dogrusu bu, senin ve esinin dusmanidir. Sakin sizi cennetten cikarmasin, yoksa bedbaht olursun. Dogrusu cennette ne acikirsin, ne de ciplak kalirsin; orada ne susarsin de ne de gunesin sicaginda kalirsin» dedik.
CELAL YILDIRIM :
Şüphesiz ki senin acıkmaman ve çıplak kalmaman Cennet´tedir.
DİYANET :
“Şüphesiz senin için orada aç kalmak, çıplak kalmak yoktur.”
DİYANET VAKFI :
Şimdi burada senin için ne acıkmak vardır, ne de çıplak kalmak.
DİYANET İSLERİ :
"Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa bedbaht olursun. Doğrusu cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın ne de güneşin sıcağında kalırsın" dedik.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Çünkü senin acıkmaman, çıplak kalmaman oradadır
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Çünkü senin acıkmaman ve çıplak kalmaman oradadır.
GÜLTEKİN ONAN :
Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı)dır."
H. BASRİ ÇANTAY :
«Çünkü senin acıkmaman, çıplak kalmaman hep oradadır».
FİZİLAL :
Şimdi cennette acıkmayacaksın, çıplak kalmayacaksın.
İBNİ KESİR :
Zira cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın.
MUHAMMET ESED :
(O hasbahçe ki,) orada acıkmaman ve kendini çıplak hissetmemen sağlanmıştır;
Ö NASUHİ BİLMEN :
«Muhakkak ki, senin için orada acıkmak da yoktur, çıplak kalmak da yoktur.»
TEFHİMÜL KURAN :
Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı) dır.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
"Şimdi burada acıkmayacaksın, çıplak kalmayacaksın."
ŞABAN PİRİŞ :
Oysa cennette ne acıkırsın ne de açık kalırsın.