<< Önceki -
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 | AYET 38 | 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55
- Sonraki >>
Ve andolsun ki bir sabah çağı üstlerine bir azap çöküvermişti onların.
Bir sabah kendilerine, yakalarını bir daha bırakmayacak olan bir azap gelip çattı.
Celâlim hakkı için, bir sabah vakti, devamlı bir azab onları bastırıverdi. (Bu azab, cehenneme atılışlarına dek devam edecektir).
And olsun ki, sabah erken, onu alinmaz bir azap baslarina geldi.
(38-39) And olsun ki, bir sabah devam eden bir azâb onlara geliverdi. «Tadın azabımı ve uyarılarımı!» (dedik),
Andolsun, onlara sabahleyin erkenden kalıcı bir azap geldi.
Bir sabah kendilerine, yakalarını bir daha bırakmayacak olan bir azap gelip çattı.
And olsun ki, sabah erken, önü alınmaz bir azap başlarına geldi.
Ve Celâlim hakkı için bastırıverdi kendilerini bir sabah bir azâbı müstekır
Andolsun ki, kendilerini kararlı bir azap bir sabah bastırıverdi.
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp bastırıverdi.
Andolsun ki onlara bir sabah, (yakalarını) asla bırakmayacak olan bir azâb baskın yapdı.
Sabah erkenden sürekli bir azaba yakalandılar.
Andolsun ki; bir sabah erken, önü alınmaz bir azab geldi başlarına.
Nitekim sabahın erken vaktinde (etkileri) kalıcı bir azap onları yakaladı:
(37-38) Andolsun ki, o misafirlerinden dolayı O´ndan mutalebede bulunmuşlardı. Artık Biz de onların gözlerini silip kör ettik, «Haydin azabımı ve tehditlerimi tadın!» (deyiverdik). Andolsun ki, onları sabahleyin erkenden bir daimi azab yakaladı.
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp bastırıverdi.
Sabah erken, onları kararlı bir azâb yakaladı.
Andolsun ki bir sabah erkenden, bir azap çöküverdi.
<< Önceki -
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 | AYET 38 | 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55
- Sonraki >>