ALİ FIKRİ YAVUZ :
(32-33) Ve tükenmeyen, yenmesi yasaklanmıyan birçok meyveler arasında,
BEKİR SADAK :
(28-34) Onlar dikensiz sedir agaclari, salkimlari sarkmis muz agaclari, uzamis golge altinda, caglayarak akan sular kenarlarinda; bitip tukenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasinda; yuksek dosekler uzerindedirler.
CELAL YILDIRIM :
(32-33) Eksilmeyen, sonu gelmeyen, alıkonmayan birçok meyvalar arasında ;
DİYANET :
(28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler.
DİYANET VAKFI :
(32-33) Tükenmeyen ve yasaklanmayan, sayısız meyveler içindedirler;
DİYANET İSLERİ :
Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında; bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasında; yüksek döşekler üzerindedirler.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Bir çok meyve
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
bir çok meyve,
GÜLTEKİN ONAN :
Ve (daha) birçok meyveler arasında,
H. BASRİ ÇANTAY :
(32-33) (hiçbir zaman) kesil (ib tüken) meyen, yasak da edilmeyen birçok (cinsde) meyve (ler) arasında,
FİZİLAL :
Bol meyvalar yanında,
İBNİ KESİR :
Bir çok meyve,
MUHAMMET ESED :
ve bol bol meyveler,
Ö NASUHİ BİLMEN :
(31-32) Ve çağlayıp akar bir su (başında)dırlar. Ve pek çok meyveli bir yerdedirler.
TEFHİMÜL KURAN :
Ve (daha) birçok meyveler arasında,
SÜLEYMAN ATEŞ :
Pek çok mevya arasında;
ŞABAN PİRİŞ :
(32-33) Bitip tükenmeyen ve yasaklanmayan meyveler içinde..