A. GÖLPINARLI :
Şüphe yok ki kullarıma hiçbir sûretle gücün yetmez, ancak sana uyan azgınlara yeter senin gücün.
ADEM UĞUR :
Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Azgın olanlardan sana uyan müstesna, kullarımın üzerinde asla senin hiç bir hükmün yoktur.”
BEKİR SADAK :
(41-42) Allah soyle dedi: «Benim gerekli kildigim dosdogru yol budur; «kullarimin uzerinde senin bir nufuzun olamaz. Ancak sana uyan sapiklar bunun disindadir.»
CELAL YILDIRIM :
Şüphesiz ki, kullarımın üzerinde senin hiçbir sultan yoktur; ancak şaşkın azgınlardan senin peşine takılanlar müstesna.
DİYANET :
(41-42) Allah, “İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin yoktur” dedi.
DİYANET VAKFI :
«Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna.»
DİYANET İSLERİ :
'Allah şöyle dedi: "Benim gerekli kıldığım dosdoğru yol budur; kullarımın üzerinde senin bir nüfuzun olamaz. Ancak sana uyan sapıklar bunun dışındadır."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Hakıkat o kullarım, senin onlar üzerine bir sultan yoktur, ancak azgınlardan sana uyanlar başka
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Gerçekten senin, benim o kullarım üzerinde hiçbir hakimiyetin yoktur; ancak, azgınlardan sana uyanlar bunların dışındadır.
GÜLTEKİN ONAN :
"Şüphesiz, kışkırtılıp saptırılmışlardan sana uyanlar dışında, senin benim kullarım üzerinde zorlayıcı hiç bir gücün yoktur."
H. BASRİ ÇANTAY :
«Benim kullarımın üzerinde senin hiç bir tahakküm (ün) yokdur. Meğer ki azıb sapanlardan sana tâbi´ olanlar olsun».
FİZİLAL :
Sana uyan sapıklar dışındaki kullarım üzerinde senin hiçbir nüfuzun, hiçbir etkileme gücün yoktur.
İBNİ KESİR :
Muhakkak ki kullarımın üzerinde senin bir nüfuzun olmaz. Ancak sana uyan sapıklar müstesna.
MUHAMMET ESED :
"aslında, (zaten) yoldan çıkmış olup da (kendi iradeleriyle) senin peşine takılanların dışında, Benim kullarım üzerinde senin bir nüfuzun olmayacaktır."
Ö NASUHİ BİLMEN :
(41-42) (Cenâb-ı Hak) Buyurdu ki: «Bu bana ait dosdoğru bir yoldur. Şüphe yok ki, benim kullarımın üzerinde senin için bir saltanat yoktur, ancak azgınlardan sana ittiba etmiş olanlar müstesna.»
TEFHİMÜL KURAN :
«Şüphesiz, kışkırtılıp saptırılmışlardan sana uyanlar dışında, senin benim kullarım üzerinde zorlayıcı hiç bir gücün yoktur.»
SÜLEYMAN ATEŞ :
"Benim hâlis kullarıma karşı senin bir gücün yoktur. Ancak sana uyan azgınlar(ı azdırabilirsin)".
ŞABAN PİRİŞ :
Senin, kullarım üzerinde hiçbir hakimiyetin yoktur, sana uyan azgınlar dışında.