Le amruke innehum le fî sekretihim ya’mehûn(ya’mehûne).
A. GÖLPINARLI :
Ömrün hakkı için onlar, gafletten âdeta sarhoştular, gaflet içinde şaşkın bir haldeydiler.
ADEM UĞUR :
(Resûlüm!) Hayatın hakkı için onlar, sarhoşlukları içinde bocalıyorlardı.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
(Rasûlüm!) Ömrün hakkı için, doğrusu onlar sarhoşlukları içinde azgın bir halde idiler.
BEKİR SADAK :
Senin hayatina and olsun ki, onlar sahosluklari icinde bocalayip duruyorlardi.
CELAL YILDIRIM :
(Peygamberim !) hayatına yemin olsun ki, onlar sarhoşlukları içinde ne yaptıklarını bilmiyorlardı.
DİYANET :
(Melekler, Lût’a:) “Ömrüne andolsun ki onlar (şehvetten) gözleri dönmüş hâlde, sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlar (Bu durumda asla seni dinlemezler)” dediler.
DİYANET VAKFI :
(Resûlüm!) Hayatın hakkı için onlar, sarhoşlukları içinde bocalıyorlardı.
DİYANET İSLERİ :
Senin hayatına and olsun ki, onlar sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Resulüm! ömrüne kasem olsun ki hakikaten onlar serhoşlukları içinde ne halt ettiklerini bilmiyorlardı
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Resulüm, ömrüne yemin ederim ki, gerçekten onlar, sarhoşlukları içinde ne halt ettiklerini bilmiyorlardı.
GÜLTEKİN ONAN :
Ömrüne andolsun ki, onlar, sarhoşlukları içinde kör sersemdiler.
H. BASRİ ÇANTAY :
(Habîbim) seni ebedî yâd-ı cemîline yemîn ederim ki onlar serhoşlukları (azgınlıkları) içinde muhakkak serserî bir halde idiler.
FİZİLAL :
Ey Muhammed, hayatın hakkı için onlar sarhoşlukları içinde debeleniyorlardı.
İBNİ KESİR :
Senin ömrüne andolsun ki, onlar sarhoşlukları içinde muhakkak serseri bir halde idiler.
MUHAMMET ESED :
(Fakat melekler Lut´a:) "Canı sağolasıca!" dediler, "(Onlar bu durumda seni hiç dinlerler mi?) Baksana, (şehvetten) gözleri dönmüş, körcesine sendeleyip, öteye beriye sarkıntılık yapıp duruyorlar!"
Ö NASUHİ BİLMEN :
Ömrüne andolsun ki, şüphe yok, onlar kendi sarhoşlukları içinde şaşırıp durur kimseler idi.
TEFHİMÜL KURAN :
Ömrüne andolsun ki, onlar, sarhoşlukları içinde kör sersemdiler.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Senin ömrüne andolsun ki, onlar, sarhoşlukları içinde bocalıyorlardı.
ŞABAN PİRİŞ :
Hayatına and olsun ki onlar sarhoşlukları içerisinde bocalayıp duruyorlar.