Kezâlik(kezâlike), ve evresnâhâ benî isrâîl(isrâîle).
A. GÖLPINARLI :
Böyle işte ve oralara İsrâiloğullarını mîrasçı kıldık.
ADEM UĞUR :
Böylece, bunlara İsrailoğullarını mirasçı yaptık.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
İşte böyle yaptık ve onlara İsraîloğullarını mirascı kıldık.
BEKİR SADAK :
(57-59) Ama biz Firavun ve adamlarini bahcelerden, pinar baslarindan, hazinelerden ve serefli makamlardan cikardik. Boylece oralara Israilogullarini mirasci kildik.
CELAL YILDIRIM :
Böylece İsrail oğulları´nı (onların yerine) vâris kıldık.
DİYANET :
İşte böyle yaptık ve onlara, İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
DİYANET VAKFI :
Böylece, bunlara İsrailoğullarını mirasçı yaptık.
DİYANET İSLERİ :
Ama biz Firavun ve adamlarını bahçelerden, pınar başlarından, hazinelerden ve şerefli makamlardan çıkardık. Böylece oralara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Ve onları Beni İsraile miras kıldık
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
ve onlan İsrail oğullarına miras kıldık.
GÜLTEKİN ONAN :
İşte böyle; bunlara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
H. BASRİ ÇANTAY :
İşte (çıkarışımız) böyle oldu ve onlara İsrâîl oğullarını mîrascı kıldık.
FİZİLAL :
Böylece bunlara, İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
İBNİ KESİR :
Böylece onlara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
MUHAMMET ESED :
Olaylar böyle gelişti; fakat (Firavun´un çekip aldığı bütün) bu şeylere (zaman içinde) İsrailoğulları´nın yeniden kavuşmasını sağladık.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(58-59) «Ve hazinelerden ve pürnîmet bir makamdan (mahrum bıraktık).» İşte böyle oldu ve bunları (bu nîmetleri) İsrailoğullarına miras kıldık.
TEFHİMÜL KURAN :
İşte böyle; bunlara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Böylece bunları İsrâil oğullarına mirâs yaptık.
ŞABAN PİRİŞ :
Böylece, onlara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.