ADEM UĞUR :
Tahtlar üzerinde karşılıklı otururlar.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Karşılıklı tahtlar üzerinde...
BEKİR SADAK :
(41-44) Iste bildirilen rizik ve meyveler onlaradir. Nimet cennetlerinde, karsilikli tahtlar uzerinde kendilerine ikram olunur.
CELAL YILDIRIM :
Kanepeler üstünde karşılıklı otururlar.
DİYANET :
Koltuklar üzerinde karşılıklı olarak otururlar.
DİYANET VAKFI :
(41-44) Bunlar için bilinen bir rızık, türlü meyveler vardır. Naîm cennetlerinde karşılıklı koltuklar üzerine kurulmuş oldukları halde kendilerine ikram edilir.
DİYANET İSLERİ :
İşte bildirilen rızık ve meyveler onlaradır. Nimet cennetlerinde, karşılıklı tahtlar üzerinde kendilerine ikram olunur.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Karşılıklı tahtlar üzerinde
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Karşılıklı tahtlar üzerinde.
GÜLTEKİN ONAN :
Birbirlerine karşı, tahtlar üzerinde (otururlar).
H. BASRİ ÇANTAY :
Birbiriyle karşılıklı tahtlar üzerinde.
FİZİLAL :
Tahtlar üzerinde karşılıklı otururlar.
İBNİ KESİR :
Karşılıklı tahtlar üzerinde.
MUHAMMET ESED :
mutluluk tahtları üzerinde birbirlerine (sevgi ile) bakışarak.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(43-46) Naîm cennetlerde. Birbirleriyle karşı karşıya tahtlar üzerinde. Onların üzerlerine ırmaktan bir bardak ile dolaşılır. Bembeyaz, içenler için lezzetli.
TEFHİMÜL KURAN :
Birbirlerine karşı, tahtlar üzerinde (otururlar).
SÜLEYMAN ATEŞ :
Tahtlar üzerinde, karşılıklı otururlar.