A. GÖLPINARLI :
Sen de mi derdi, gerçek sayanlardansın.
ADEM UĞUR :
Derdi ki: Sen de (dirilmeye) inananlardan mısın?
ALİ FIKRİ YAVUZ :
(Bana) derdi ki, sen cidden (hesab gününe) inananlardan mısın?
BEKİR SADAK :
(51-53) Iclerinden biri soyle der: «Benim bir dostum vardi, bana: ´Sen de mi, olup toprak ve kemik oldugumuz zaman dirilerek ceza gorecegimizi tasdik edenlerdensin?´ derdi.»
CELAL YILDIRIM :
Bana, «cidden sen de mi inananlardansın, (söylenen şeyleri tasdîk edenlerdensin) ?
DİYANET :
“Sen de tekrar dirilmeyi tasdik edenlerden misin?” derdi.
DİYANET VAKFI :
(52-53) Derdi ki: Sen de (dirilmeye) inananlardan mısın? Biz ölüp kemik, sonra da toprak haline geldiğimiz zaman (diriltilip) cezalanacak mıyız?
DİYANET İSLERİ :
İçlerinden biri şöyle der: "Benim bir dostum vardı, bana: 'Sen de mi, ölüp toprak ve kemik olduğumuz zaman dirilerek ceza göreceğimizi tasdik edenlerdensin?' derdi."
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Derdi: sen cidden inananlardan mısın?
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Derdi ki: «Sen gerçekten inananlardan mısın?
GÜLTEKİN ONAN :
"Derdi ki: Sen de gerçekten (dirilişi) doğrulayanlardan mısın?"
H. BASRİ ÇANTAY :
(Bana:) «Gerçek sen de (tekrar dirilmiye) kat´î inananlardan mısın?» derdi.
FİZİLAL :
Bana «Sende mi doğrulayanlardansın?»
İBNİ KESİR :
Derdi ki: Sen de mi tasdik edenlerdensin?
MUHAMMET ESED :
(bana) derdi ki, ´Ne? Sen onun doğru olduğuna gerçekten inananlardan mısın,