A. GÖLPINARLI :
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir sınamaydı.
ADEM UĞUR :
Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Muhakkak ki bu, açık bir imtihandı.
BEKİR SADAK :
Dogrusu bu apacik bir deneme idi.
CELAL YILDIRIM :
Şüphesiz bu, açık bir imtihan idi.
DİYANET :
“Şüphesiz bu apaçık bir imtihandır.”
DİYANET VAKFI :
(103-106) Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.
DİYANET İSLERİ :
Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Şübhesiz ki bu açık bir ibtilâ, kat´î bir imtihan
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Şüphesiz ki bu apaçık ve kesin bir imtihandı, dedik.
GÜLTEKİN ONAN :
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
H. BASRİ ÇANTAY :
Hakıykat, bu, apaçık ve kat´î bir imtihandı.
FİZİLAL :
Gerçekten bu apaçık bir imtihan idi.
İBNİ KESİR :
Muhakkak ki bu, apaçık bir imtihandı.
MUHAMMET ESED :
çünkü bu, gerçekten apaçık bir sınama idi.
Ö NASUHİ BİLMEN :
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir imtihandır.
TEFHİMÜL KURAN :
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Gerçekten bu, apaçık bir sınav idi.