Ve erselnâhu ilâ mieti elfin ev yezîdûn(yezidûne).
A. GÖLPINARLI :
Ve onu yüz bin kişiye, yahut daha da artmakta olan bir topluluğa peygamber olarak gönderdik.
ADEM UĞUR :
Onu, yüz bin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Biz onu yüzbine, hatta daha ziyadesine peygamber göndermiştik.
BEKİR SADAK :
Onu, yuzbin veya daha cok kisiye peygamber olarak gonderdik.
CELAL YILDIRIM :
Ve onu yüzbin veya daha fazla bir topluluğa peygamber olarak gönderdik.
DİYANET :
Biz onu yüz bin, yahut daha fazla insana peygamber olarak gönderdik.
DİYANET VAKFI :
Onu, yüz bin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
DİYANET İSLERİ :
Onu, yüzbin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Ve onu yüz bine Resul gönderdik ve hattâ artıyorlardı
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
Ve onu (Yunus´u) yüz bin insana peygamber olarak gönderdik ve hatta artıyorlardı.
GÜLTEKİN ONAN :
Onu yüz bin veya (sayısı) daha da artan (bir topluluk)a (peygamber olarak) gönderdik.
H. BASRİ ÇANTAY :
Onu yüz bine peygamber gönderdik. Hattâ artıyorlardı da.
FİZİLAL :
Ve onu yüz bin insan ya da daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik.
İBNİ KESİR :
Onu yüz bin veya daha fazlasına elçi gönderdik.
MUHAMMET ESED :
Ve onu (bir kez daha kendi halkına,) yüz bin veya daha fazla (kişi)ye gönderdik.
Ö NASUHİ BİLMEN :
(147-148) Ve O´nu yüz bin ve daha artar olana (böyle bir kavme peygamber) gönderdik. Nihâyet imân ettiler, artık onları bir müddete kadar geçindirdik (faidelendirdik).
TEFHİMÜL KURAN :
Onu yüz bin olan veya (sayısı) daha da artan (bir topluluk)a (peygamber olarak) gönderdik.
SÜLEYMAN ATEŞ :
Ve onu yüz bin insana ya da daha fazla olanlara elçi gönderdik.
ŞABAN PİRİŞ :
Sonra da onu yüz bin kişiye veya daha fazlasına göndermiştik.