A. GÖLPINARLI :
Biz, böyle mükâfatlandırırız iyilik edenleri.
ADEM UĞUR :
Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız.
ALİ FIKRİ YAVUZ :
Güzel amel işliyenleri, işte böyle mükafatlandırırız.
BEKİR SADAK :
Iste iyileri boylece mukafatlandiririz.
CELAL YILDIRIM :
Biz, iyiliği, güzelliği, yararlı işleri huy edinenleri böyle mükâfatlandırırız.
DİYANET :
İyilik yapanları işte böyle mükâfatlandırırız.
DİYANET VAKFI :
(107-111) Biz, oğluna bedel ona büyük bir kurban verdik. Geriden gelecekler arasında ona (iyi bir nam) bıraktık: İbrahim´e selam! dedik. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Çünkü o, bizim mümin kullarımızdandır.
DİYANET İSLERİ :
İşte iyileri böylece mükafatlandırırız.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL):
Böyle mükâfat ederiz işte muhsinlere
ELMALILI M. HAMDİ (SADE.) :
İşte iyi hareket edenleri böyle mükafatlandırırız.
GÜLTEKİN ONAN :
Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.
H. BASRİ ÇANTAY :
Biz iyi hareket edenleri işte böyle mükâfatlandırırız.
FİZİLAL :
İşte biz güzel davrananları böyle mükafatlandırırız.
İBNİ KESİR :
Biz, ihsan edenleri işte böyle mükafatlandırırız.
MUHAMMET ESED :
Biz iyileri böyle ödüllendiririz,
Ö NASUHİ BİLMEN :
İşte muhsin olanları böylece mükâfaatlandırırız.
TEFHİMÜL KURAN :
Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz.
SÜLEYMAN ATEŞ :
İşte biz güzel davrananları böyle mükâfâtlandırırız.