64-Tegabün Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 64-Tegabün Suresideki 18 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 64-Tegabün Suresideki 18 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
64-Tegabün Suresi

1.Ayet
Medine

28
555
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ يُسَبِّحُ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۖ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ ۖ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ -1
(Yusebbihu lillahi ma fiyssemavati ve ma fiyl´ardı lehulmulku ve lehulhamdu ve huve ´ala kulli şey´in kadiyrun.)
64-Tegabün Suresi
1.Ayet
Medine
28
555
Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ı tespih eder. Mülk yalnızca O’nundur, hamd de O’na mahsustur. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir. Tesbîh eder Allaha Göklerde ve Yerdeki, mülk onun, hamd onun ve o her şey´e kadîrdir Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ı tesbih eder, (zerresinden küresine, ne varsa hep O’nun kudret ve azametine şahidlik eder). Mülk O’nun, hamd da O’nun: O her şeye kadîrdir. Göklerdekiler ve yerdekiler Allah´ı tesbîh ederler. Mülk ü saltanat O´nundur. Hamd (en güzel övgü) O´na mahsustur. O´nun her şeye kudreti yeter. Göklerde ne var, yerde ne varsa (hepsi) Allâhı tesbîh (ve tenzîh) etmekdedir. Mülk Onun, hamd Onun, O, herşey´e hakkıyle kaadirdir. Tenzîh eder Allah´ı, ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde, onundur saltanat ve tedbîr ve onadır hamd ve onun, her şeye gücü yeter.
64-Tegabün Suresi

2.Ayet
Medine

28
555
هُوَ الَّذِي خَلَقَكُمْ فَمِنْكُمْ كَافِرٌ وَمِنْكُمْ مُؤْمِنٌ ۚ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ -2
(Huvelleziy halekakum feminkum kafirun ve minku mu´minun vallahu bima ta´melune basıyrun.)
64-Tegabün Suresi
2.Ayet
Medine
28
555
O, sizi yaratandır. Böyle iken kiminiz kâfir, kiminiz mü’mindir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir. Odur sizi yaratan, öyle iken içinizden kimi kâfir, kimi mü´min, bununla beraber Allah her ne yaparsanız görür Sizi yaratan O’dur; öyle iken içinizden kimi kâfir oluyor, kimi mümin...Allah bütün yaptıklarınızı görendir. Sizi O yarattı. İçinizden kiminiz kâfir, kiminiz mü´mindir. Allah, yaptıklarınızı görüp bilendir. O, sizi yaratandır. Böyle iken kiminiz kâfir (oluyor), kiminiz mü´min. Allah ne yaparsanız, hakkıyle görendir. O, öyle bir mâbuttur ki sizi yaratmıştır da sizden kâfir olan da vardır, inanan da ve Allah, ne yapıyorsanız görür.
64-Tegabün Suresi

3.Ayet
Medine

28
555
خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ بِالْحَقِّ وَصَوَّرَكُمْ فَأَحْسَنَ صُوَرَكُمْ ۖ وَإِلَيْهِ الْمَصِيرُ -3
(Halekassemavati vel´arda bilhakkı ve savverekum feahsene suverekum ve ileyhilmasıyru.)
64-Tegabün Suresi
3.Ayet
Medine
28
555
Gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yarattı. Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı. Dönüş yalnız O’nadır. O ki Gökleri ve Yeri hakk ile yarattı ve size suret verdi, suretlerinizi güzel de yaptı, nihayet gidiş de onadır Gökleri ve yeri üstün bir hikmetle yarattı. Size şekil verdi de, şekillerinizi güzel yaptı. Nihayet dönüş de O’nadır. O, gökleri ve yeri hakk ile yarattı ; sizi biçimlendirdi, biçiminizi güzelleştirdi. Dönüş ancak O´nadır. Gökleri ve yeri, hakk (-u adl) in ikaamesine sebeb olarak, O yaratdı, size suuret verdi, hem suuretlerinizi de güzel yapdı. Dönüş ancak Onadır. Yaratmıştır gökleri ve yeryüzünü gerçek olarak ve size sûret vermiştir ve sûretinizi de en güzel bir tarzda meydana getirmiştir ve sonunda da dönülüp gidilecek yer, onun tapısıdır.
64-Tegabün Suresi

4.Ayet
Medine

28
555
يَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَيَعْلَمُ مَا تُسِرُّونَ وَمَا تُعْلِنُونَ ۚ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ -4
(Ya´lemu ma fiyssemavati vel´ardı ve ya´lemu ma tusirrune ve ma tu´linune vallahu ´aliymun bizatissuduri.)
64-Tegabün Suresi
4.Ayet
Medine
28
555
Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir. O Göklerde ve Yerde ne varsa bilir ve sizler her ne sir tutar ve her ne açıklarsanız hepsini bilir ve Allah bütün sînelerin künhünü bilir Göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. Sizin bütün gizlediklerinizi ve aşikâre yaptıklarınızı da bilir. Allah, bütün kalplerde olanı bilendir. Göklerde ve yerde olanı bilir. Gizlediklerinizi ve açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerde dönüp dolaşan (duyguların ve düşüncelerin) aslını, mayasını bilendir. Göklerde ve yerde ne varsa bilir. Ne gizler, ne açıklarsanız onları da bilir. Allah göğüslerin içinde olan her gizliyi bile hakkıyle bilicidir. Bilir ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve bilir neyi gizlerseniz ve neyi açığa vurursanız ve Allah, gönüllerde olanı da bilir.
64-Tegabün Suresi

5.Ayet
Medine

28
555
أَلَمْ يَأْتِكُمْ نَبَأُ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ قَبْلُ فَذَاقُوا وَبَالَ أَمْرِهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ -5
(Elem ye´tikum nebeulleziyne keferu min kablu fezaku vebale emrihim ve lehum ´azabun eliymun.)
64-Tegabün Suresi
5.Ayet
Medine
28
555
Daha önce inkâr edip de inkârlarının cezasını tadanların haberi size gelmedi mi? Onlar için elem dolu bir azap da vardır. Bundan evvel küfr edenlerin haberi gelmedi mi size? Ki yaptıklarının vebalini tattılar, daha da onlara elîm bir azâb var (Ey Kâfirler)! Bundan önce, kâfir olanların (helâk) haberi gelmedi mi size? Öyle ki, yaptıklarının cezasını (dünyada azab çekmekle) taddılar. Daha da onlara (ahirette) acıklı bir azab var. Size, daha önce sapıtanların haberi gelmedi mi ? Yaptıklarının vebalini tattılar ve onlar için elem verici bir azâb vardır. Bundan evvel küfredib de işlerinin ağırlığını (dünyâda, çekib) tadanların haber (ler) i gelmedi mi size? Onlara (âhiretde de) elem verici azâb vardır. Daha önce kâfir olanların haberi gelmedi mi size? Yaptıkları işin vebâlini tattılar ve onlara elemli bir azap var.
64-Tegabün Suresi

6.Ayet
Medine

28
555
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُ كَانَتْ تَأْتِيهِمْ رُسُلُهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَقَالُوا أَبَشَرٌ يَهْدُونَنَا فَكَفَرُوا وَتَوَلَّوْا ۚ وَاسْتَغْنَى اللَّهُ ۚ وَاللَّهُ غَنِيٌّ حَمِيدٌ -6
(Zalike biennehu kanet te´tiyhim rusuluhum bilbeyyinati fekalu ebeşerun yehdunena fekeferu ve tevellev vestağnallahu vallahu ğanıyyun hamiydun.)
64-Tegabün Suresi
6.Ayet
Medine
28
555
Bu, peygamberlerinin, onlara apaçık mucizeler getirmeleri ve onların da, “(Bizim gibi) insanlar mı bizi doğru yola iletecekmiş?” deyip de inkâr etmeleri ve yüz çevirmeleri sebebiyledir. Allah da hiçbir şeye muhtaç olmadığını göstermiştir. Allah, her bakımdan sınırsız zengindir, övgüye lâyıktır. Çünkü onlara Peygamberleri beyyinelerle geliyordu da onlar bizi bir beşer mi yola getirecek? Deyip küfr etmişler ve aksine gitmişlerdi, Allah da müstağni olduğunu gösterdi, öyle ya Allah ganîdir hamîddir Çünkü, onlara peygamberleri mucizelerle geliyordu da onlar: “-Bizi bir insan mı yola getirecek? deyib inkâr etmişler ve yüz çevirmişlerdi. Allah da (değil onların imanına), hiç bir şeye muhtaç olmadığını gösterdi. Allah hiç bir şeye muhtaç değildir, hamd edilmeğe lâyıktır. Bu böyledir. Çünkü onlara, peygamberleri açık belgelerle geldiler, onlar ise, «bir insan mı bize doğru yolu gösterip bizi ona ulaştıracak ?!» dediler de kâfir oldular ve yüz çevirdiler. Allah da müstağni olduğunu açıkladı. Allah ganiydir ve en güzel övgüye lâyıktır. Bu, şu hakıykat yüzündendir : Peygamberleri onlara apaçık mu´cizeler getiriyorlardı da onlar «Bizi insan mı doğru yola götürecekmiş?» demişlerdi. Bu suretle küfretmişler, arka dönmüşlerdi. Allah ise hiçbir şey´e muhtâc olmadığını göstermişdi. Allah her şeyden müstağnidir, her hamde (ancak O) lâyıkdır. Bu da, peygamberlerinin, apaçık delillerle onlara geldikleri halde onların, bir insan mı bize doğru yolu gösterecek deyip de kâfir olmalarından ve yüz çevirmelerindendir ve Allah da onlardan müstağnî olduğunu göstermiştir ve Allah, müstağnîdir ve hamde lâyık, odur.
64-Tegabün Suresi

7.Ayet
Medine

28
555
زَعَمَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنْ لَنْ يُبْعَثُوا ۚ قُلْ بَلَىٰ وَرَبِّي لَتُبْعَثُنَّ ثُمَّ لَتُنَبَّؤُنَّ بِمَا عَمِلْتُمْ ۚ وَذَٰلِكَ عَلَى اللَّهِ يَسِيرٌ -7
(Ze´amelleziyne keferu en len yub´asu kul bela ve rabbiy letub´asunne summe letunebbeunne bima ´amiltum ve zalike ´alellahi yesiyrun.)
64-Tegabün Suresi
7.Ayet
Medine
28
555
İnkâr edenler, kesinlikle, öldükten sonra diriltilmeyeceklerini iddia ettiler. De ki: “Hiç de öyle değil, Rabbime and olsun, mutlaka diriltileceksiniz, sonra da yaptıklarınız size elbette haber verilecektir. Bu, Allah’a kolaydır.” Küfredenler asla ba´s olunmıyacaklarını zu´mettiler, de ki, hayır rabbım hakkı için muhakkak ba´s olunacaksınız, sonra da muhakkak yaptıklarınız size anlatılacaktır ve o Allaha göre kolaydır Kâfir olanlar, asla öldükten sonra diriltilmiyeceklerini zannedib iddia ettiler. (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- Hayır, (zannettiğiniz gibi değil) Rabbim hakkı için muhakkak diriltileceksiniz. Sonra da (hesaba çekilerek) muhakkak yaptıklarınız size haber verilecektir. Bu ise, Allah’a göre kolaydır. İnkâra sapanlar, öldükten sonra bir daha diriltilmiyeceklerini iddia ettiler. .De ki: Hayır, Rabbim hakkı için elbette diriltilip kaldırılacaksınız ; sonra da neler işlediğiniz size bir bir haber verilecektir. Bu, Allah´a göre çok kolaydır. O küfredenler de öldükden sonra kat´iyyen diriltilmeyeceklerini (bir hakıykat gibi cahilane) iddia etdi (ler). De ki: «Hayır (öyle değil), Rabbime andolsun ki siz mutlakaa diriltileceksiniz. Sonra da yapdığınız şeyler behemehal size haber verilecekdir. Bu da Allaha göre kolaydır». Kâfir olanlar, sanırlar ki öldükten sonra dirilmeyecekler kesin olarak; de ki: Evet ve Rabbime andolsun ki elbette dirileceksiniz, sonra da ne yaptıysanız size haber verilecek ve bu, Allah´a pek kolaydır.
64-Tegabün Suresi

8.Ayet
Medine

28
555
فَآمِنُوا بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَالنُّورِ الَّذِي أَنْزَلْنَا ۚ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرٌ -8
(Feaminu billahi ve resulihi vennurilleziy enzelna vallahu bima ta´melune habiyrun.)
64-Tegabün Suresi
8.Ayet
Medine
28
555
Artık siz Allah’a, peygamberine ve indirdiğimiz nûra (Kur’an’a) iman edin. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Onun için siz Allaha ve Resulüne indirdiğimiz nûra iyman ediniz ve Allah her ne yaparsanız haberdardır Onun için, siz, Allah’a, Peygamberine ve indirdiğimiz Kur’an’a iman ediniz. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır. Artık Allah´a, Peygamberine ve indirdiğimiz nura (Kur´ân´a) inanın. Allah sizin yaptıklarınızdan haberlidir. O halde Allaha, Onun peygamberlerine ve indirdiğimiz O nuura îman edin. Allah, ne yaparsanız, hakkıyle haberdârdır. Artık inanın Allah´a ve Peygamberine ve indirdiğimiz nûra ve Allah, ne yapıyorsanız hepsinden de haberdardır.
64-Tegabün Suresi

9.Ayet
Medine

28
555
يَوْمَ يَجْمَعُكُمْ لِيَوْمِ الْجَمْعِ ۖ ذَٰلِكَ يَوْمُ التَّغَابُنِ ۗ وَمَنْ يُؤْمِنْ بِاللَّهِ وَيَعْمَلْ صَالِحًا يُكَفِّرْ عَنْهُ سَيِّئَاتِهِ وَيُدْخِلْهُ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ۚ ذَٰلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ -9
(Yevme yecme´ukum liyevmicem´ı zalike yevmutteğabuni ve men yu´min billahi ve ya´mel salihan yukeffir ´anhu seyyiatihi ve yudhılhu cennatin tecriy min tahtihel´enharu halidiyne fiyha ebeden zalikelfevzul´azıymu.)
64-Tegabün Suresi
9.Ayet
Medine
28
555
Toplanma vakti için Allah´ın sizi toplayacağı günü düşün. O gün aldanışın ortaya çıkacağı gündür. Kim Allah´a inanır ve salih amel işlerse, Allah onun kötülüklerini örter ve onu içinden ırmaklar akan, ebedî kalacakları cennetlere sokar. İşte bu büyük başarıdır. Sizi o dernek gününe dereceği gün ki o gün tegabün günü (kâr ve zarar günü)dür, her kim Allaha iyman eder de yaraşıklı iş yaparsa Allah onun kabahatlerini örter de onu altından ırmaklar akar cennetlere kor, öyle ki ebediyyen onlarda kalmak üzere, işte büyük kurtuluş odur. Sizi, o toplanma günü (hesab) için bir araya getireceği günü (kıyameti) hatırla. İşte bu, (kâfirler için) aldanma günüdür. Kim Allah’a iman eder ve salih amel işlerse, Allah onun günahlarını örter ve onu, (ağaçları) altından ırmaklar akar cennetlere koyar; ebedî olarak oralarda kalıcılar oldukları halde... İşte bu, çok büyük kurtuluştur. O toplanma günü için sizi toplayıp biraraya getireceği gün, işte o gün aldanma günüdür (kimin aldandığı, kimin aldattığı ve aldatıldığının ortaya çıkacağı gündür). O halde kim Allah´a imân eder de iyi-yararlı amelde bulunursa, Allah onun kötülüklerini örtüp temizler ve altlarından ırmaklar akan içinde devamlı kalacakları Cennetlere yerleştirir. Bu da büyük bir kurtuluştur. (Evet, «yapdığınız şeyler mutlakaa size haber verilecekdir») O günde ki (Allah) o toplama günü için hepinizi bir araya getirecek. İşte bu, aldanma günüdür. Kim Allaha îman eder, iyi amel (ve hareket) de de bulunursa, O, bunun kötülüklerini örter, onu altlarından ırmaklar akan cennetlere — kendileri içlerinde ebedî, sermedî kalıcı olmak üzere — sokar. İşte büyük kurtuluş (ve seâdet) budur. O gün, sizi toplantı günü için bir araya getirecektir ve bugün, aldananın, aldatanın, kâr ve ziyan edenin meydana çıkacağı gündür ve kim inanırsa Allah´a ve iyi işlerde bulunursa onun kötülüklerini örter ve kıyılarından ırmaklar akan cennetlere, ebedî kalmak üzere sokar onu; bu, pek büyük bir kurtuluş, kutluluk ve murâda eriştir.
64-Tegabün Suresi

10.Ayet
Medine

28
556
وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا أُولَٰئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ خَالِدِينَ فِيهَا ۖ وَبِئْسَ الْمَصِيرُ -10
(Velleziyne keferu ve kezzebu biayatina ulaike ashabunnari halidiyne fiyha ve bi´selmasıyru.)
64-Tegabün Suresi
10.Ayet
Medine
28
556
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar, içinde ebedî kalmak üzere cehennemliklerdir. Ne kötü varılacak yerdir orası! Küfredip âyetlerimizi tekzib eyliyenler ise, onlar eshab-ı nar´dırlar, orada muhalled kalacaklardır, o ise ne fena varılacak yerdir (Allah’ın vahdaniyyetini) inkâr edenler, bir de ayetlerimizi (Peygamberi ve Kur’an’ı) yalanlıyanlar ise, cehennemliktirler; orada devamlı kalacaklardır. O, ne fena varılacak yerdir!... Küfre sapıp âyetlerimizi yalanlayanlar (var ya), işte onlar içinde devamlı kalacakları ateşin arkadaşlarıdır. Varış yeri olarak ne kötü ! O küfredenler (e), âyetlerimizi yalan sayanlar (a gelince:) Onlar da ateşin — içinde ebedî kalıcı olarak — yaranıdırlar. O ne kötü gidiş yeridir!.. Ve kâfir olan ve delillerimizi yalanlayanlarsa cehennemliklerdir, ebedî kalırlar orada ve orası, dönüp varılacak ne kötü yerdir.
64-Tegabün Suresi

11.Ayet
Medine

28
556
مَا أَصَابَ مِنْ مُصِيبَةٍ إِلَّا بِإِذْنِ اللَّهِ ۗ وَمَنْ يُؤْمِنْ بِاللَّهِ يَهْدِ قَلْبَهُ ۚ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ -11
(Ma esabe min musıybetin illa biiznillahi ve men yu´min billahi yehdi kalbehu vallahu bikulli şey´in ´aliymun.)
64-Tegabün Suresi
11.Ayet
Medine
28
556
Allah’ın izni olmaksızın hiçbir musibet başa gelmez. Kim Allah’a inanırsa, Allah onun kalbini doğruya iletir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir. Allahın izni olmayınca hiçbir musîbet isabet etmez, her kim de Allaha iyman ederse o onun kalbine hidayet verir ve Allah her şey´i bilir. Allah’ın izni olmayınca, hiç bir musibet başa gelmez. Kim de Allah’a iman ederse, Allah onun kalbine hidayet verir. Allah her şeyi (noksansız) bilendir. Hiçbir musîbet, Allah´ın izni olmadan .başa gelip çatmaz. Kim, Allah´a imân ederse, Allah, onun kalbini doğruya çevirir. Allah herşeyi bilendir. Allahın izni olmayınca hiçbir musîybet (gelib) çatmaz. Kim Allaha îman ederse (Allah) onun kalbini doğruya götürür. Allah herşey´i hakkıyle bilendir. Hiçbir felâket, Allah´ın izni olmadıkça gelip çatmaz ve kim inanırsa Allah´a, o da, onun gönlüne doğru yolu ilhâm eder ve Allah, her şeyi bilir.
64-Tegabün Suresi

12.Ayet
Medine

28
556
وَأَطِيعُوا اللَّهَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ ۚ فَإِنْ تَوَلَّيْتُمْ فَإِنَّمَا عَلَىٰ رَسُولِنَا الْبَلَاغُ الْمُبِينُ -12
(Ve etıy´ullahe ve etıy´urresule fein tevelleytum feinnema ´ala resulinelbelağulmubiynu.)
64-Tegabün Suresi
12.Ayet
Medine
28
556
Allah’a itaat edin, peygambere de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz, bilin ki elçimize düşen sadece apaçık bir tebliğdir. İyman edin de Allaha itaat eyleyin ve Resulüne itaat eyleyin eğer aksine giderseniz Resulümüze aid olan sade açık bir tebliğden ibarettir. (İmandan sonra) Allah’a itaat edin; Peygambere itaat edin. Eğer (itaat etmekten) yüz çevirirseniz, Peygamberimize düşen sadece açık bir tebliğdir. (Görevi bundan ibarettir, onu da yapmıştır.) Allah´a itaat edin, Peygambere itaat edin. Eğer yüzçevirirlerse. bizim Peygamberimize gereken sadece açık tebliğdir. Allaha itaat edin. Peygambere itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz peygamberimizin üstüne düşen (vazîfe) ancak apaçık bir tebliğdir. Ve itâat edin Allah´a ve Peygambere; yüz çevirecek olursanız artık Peygamberimize düşen vazife, ancak apaçık tebliğden ibârettir.
64-Tegabün Suresi

13.Ayet
Medine

28
556
اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ۚ وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ -13
(Allahu la ilahe illa huve ve ´alellahi felyetevekkelilmu´minune.)
64-Tegabün Suresi
13.Ayet
Medine
28
556
Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayandır. Mü’minler yalnız Allah’a tevekkül etsinler. Allahdan başka Tanrı yoktur, onun için mü´minler hep Allaha dayansınlar Allah var, O’ndan başka hiç bir ilâh yok; onun için Allah’a tevekkül etsin müminler... Allah (vardır ve birdir). Hiçbir tanrı yok ancak O var. Mü´minler ancak Allah´a güvenip dayansınlar. Allah odur ki kendisinden başka hiçbir tanrı yokdur. Onun için, îman edenler ancak Allaha güvenib dayansın (lar). Bir Allah´tır ki yoktur ondan başka tapacak ve artık Allah´a dayansın inananlar.
64-Tegabün Suresi

14.Ayet
Medine

28
556
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّ مِنْ أَزْوَاجِكُمْ وَأَوْلَادِكُمْ عَدُوًّا لَكُمْ فَاحْذَرُوهُمْ ۚ وَإِنْ تَعْفُوا وَتَصْفَحُوا وَتَغْفِرُوا فَإِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ -14
(Ya eyyuhelleziyne amenu inne min ezvacikum ve evladikum ´aduvven lekum fahzeruhum ve in ta´fu ve tasfehu ve tağfiru feinnallahe ğafurun rahıymun.)
64-Tegabün Suresi
14.Ayet
Medine
28
556
Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olabilecekler vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, hoş görüp vazgeçer ve bağışlarsanız şüphe yok ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Ey o bütün iyman edenler! Haberiniz olsun ki çiftleriniz ve evlâdlarınızdan size düşman vardır, onun için onların mahzurlarından sakının, bununla beraber afveder, kusurlarına bakmaz, örterseniz şübhe yok ki Allah gafurdur rahîmdir Ey iman edenler! Haberiniz olsun ki, zevcelerinizle evlâdlarınızdan bir kısmı, (sizi ibadetten alıkoymak, emirlerinize uymamak suretiyle) size bir nevi düşmandır. O halde onlardan sakının; (kötülüklerinden emin olmayınız). Bununla beraber afv eder, kusurlarına bakmaz, günahlarını örterseniz, şübhe yok ki Allah Gafûr’dur= çok bağışlayandır, Rahîm’dir= çok merhametlidir. Ey imân edenler! Şüphesiz ki, eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır. Onlardan sakının ve eğer affeder, kusurlarını görmezlikten gelir ve bağışlarsanız, şüphesiz ki Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir. Ey îman edenler, eşlerinizin, evlâdlarınızın içinde hakıykaten size düşman (olanlar) da vardır. O halde onlardan sakının. (Bununla beraber) afveder, kusurlarını başlarına kakmaz, örterseniz şübhesiz Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir. Ey inananlar, şüphe yok ki eşlerinizin ve evlâtlarınızın bâzısı, düşmandır size, artık sakının onlardan ve bağışlar ve yüzlerine vurmaz ve suçlarını örterseniz artık bilin ki Allah, suçları örter, rahîmdir.
64-Tegabün Suresi

15.Ayet
Medine

28
556
إِنَّمَا أَمْوَالُكُمْ وَأَوْلَادُكُمْ فِتْنَةٌ ۚ وَاللَّهُ عِنْدَهُ أَجْرٌ عَظِيمٌ -15
(Ennema emvalukum ve evladukum fitnetun vallahu ´ındehu ecrun ´azıymun.)
64-Tegabün Suresi
15.Ayet
Medine
28
556
Mallarınız ve çocuklarınız ancak birer imtihandır; Allah katında ise büyük bir mükâfat vardır. Her halde mallarınız ve evlâdlarınız bir fitnedir, Allah ise büyük ecir, onun yanındadır Her halde mallarınız ve çocuklarınız (sizin için) bir belâ ve imtihandır; (çünkü sizi birtakım günahlara sokabilirler). Allah ise, büyük sevab O’nun katındadır. Mallarınız ve çocuklarınız ancak bir fitne (imtihan, uğraşı ve üzüntü)dir. Büyük mükâfat Allah kalındadır. Mallarınız da, evlâdlarınız da sizin için ancak bir imtihan (mevzuu) dur. Allah ise, büyük mükâfat Onun nezdindedir. Mallarınız ve evlâtlarınız, bir sınamadır size ancak ve Allah katındaysa pek büyük bir mükâfat var.
64-Tegabün Suresi

16.Ayet
Medine

28
556
فَاتَّقُوا اللَّهَ مَا اسْتَطَعْتُمْ وَاسْمَعُوا وَأَطِيعُوا وَأَنْفِقُوا خَيْرًا لِأَنْفُسِكُمْ ۗ وَمَنْ يُوقَ شُحَّ نَفْسِهِ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ -16
(Fettekullahe mesteta´tum vesme´u ve etiy´u ve enfiku hayren lienfusikum ve men yuka şuhha nefsihi feulaike humulmufluhune.)
64-Tegabün Suresi
16.Ayet
Medine
28
556
O hâlde, gücünüz yettiği kadar Allah’a karşı gelmekten sakının. Dinleyin, itaat edin, kendi iyiliğiniz için harcayın. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. Onun için gücünüz yettiği kadar Allaha korunun, dinleyin, itaat edin, infak edin, kendileriniz için hayır yapın, her kim de nefsinin hırsından korunursa işte onlar felâh bulanlardır Onun için, gücünüz yettiği kadar Allah’dan korkun, (takva sahibi olun. Emirlerine uyun, yasaklarından kaçının). Öğüdlerini dinleyin, emirlerine itaat edin. (Hayır yollarına) harcayın; nefisleriniz için hayır yapın, Kim nefsinin cimriliğinden kurtarılırsa, işte bunlar (azabdan) kurtulanlardır. Gücünüzün yettiği kadar Allah´tan korkun, (hakkı) dinleyip, itaat edin. Kendi lehinize (mallarınızdan) hayırlı yollara harcayın. Kim nefsinin aşırı cimrilik, kıskançlık ve ihtirasından korunursa, işte onlar muradlarına eren, umduklarına kavuşanlardır. O halde gücünüzün yetdiği kadar Allahdan korkun, (öğütlerini) dinleyin. îtâat edin. (Mallarınızdan Allah yolunda), kendinizin hayrı olarak, harcayın. Kim nefsinin (koyu) cimriliğinden korunursa işte onlar muradlarına erenlerin ta kendileridir. Artık çekinin Allah´tan gücünüz yettiği kadar ve dinleyin ve itâat edin ve mallarınızı harcayın hayır yolunda, sizin için hayırlıdır ve kimler, nefsinin hırsından, nekesliğinden korunursa artık onlardır kurtulanların, muratlarına erenlerin ta kendileri.
64-Tegabün Suresi

17.Ayet
Medine

28
556
إِنْ تُقْرِضُوا اللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا يُضَاعِفْهُ لَكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ۚ وَاللَّهُ شَكُورٌ حَلِيمٌ -17
(İn tukridullahe kardan hasenen yuda´ıfhu lekum ve yağfir lekum vallahu şekurin haliymun.)
64-Tegabün Suresi
17.Ayet
Medine
28
556
Eğer siz Allah’a güzel bir borç verirseniz, Allah onu size, kat kat öder ve sizi bağışlar. Allah, şükrün karşılığını verendir, halîmdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir). Eğer Allaha bir karz-ı hasen arz ederseniz onu sizin için katlayıverir ve sizi de mağfiret buyurur. Allah şekûrdur halîmdir. Eğer Allah’ın emrine uygun olarak ihlâs ile harcarsanız, Allah onu size, kat kat (mükâfatı ile) artırıb verir. Hem de günahlarınızı bağışlar. Allah Şekûr’dur= azıcık bir iyiliğe çok sevab verir, Halîm’dir= azabı vermekte acele etmez. Eğer Allah´a (faizsiz) güzel bir ödünç verirseniz, O, onu sizin lehinize kat kat artırır ve sizi bağışlar. Allah, şükredenlere artırandır ve azâb etmekte acele etmiyen, kullarına karşı sabır ve şefkatle muamele edendir. Eğer Allaha gönül hoşluğuyle ödüne verirseniz onu sizin için kat kat artırır. Hem sizi yarlığar da. Allah az (hayır) a çok mükâfat verendir. Ceza hususunda acele etmeyendir O. Eğer Allah´a güzel bir tarzda borç verirseniz o, verdiğinizi kat kat arttırır size ve suçlarınızı örter ve Allah, iyilik edenlere fazlasıyla mükâfat verir, azaplandırmada da aceleci değildir.
64-Tegabün Suresi

18.Ayet
Medine

28
556
عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ -18
(´Alimulğaybi veşşehadetil´aziyzulhakiymu.)
64-Tegabün Suresi
18.Ayet
Medine
28
556
O, gaybı da görünen âlemi de bilendir, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. Gaybe de şehadete de âlim, azîz, hakîmdir Gizliyi de, aşikârı da bilen Azîz Hakîm’dir; (her şeye galibdir, hikmet sahibidir.) Görüleni de, görülmeyeni de bilendir. Çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir. Gizliyi de, aşikârı da bilendir. Gaalib-i mutlakdır. Tam hukûm ve hikmet saahibidir. Gizliyi de bilir, görüneni de, üstündür, hüküm ve hikmet sâhibidir.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021