69-Hakka Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 69-Hakka Suresideki 52 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 69-Hakka Suresideki 52 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
69-Hakka Suresi

1.Ayet
Mekke

29
565
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ الْحَاقَّةُ -1
(Elhakkatu.)
69-Hakka Suresi
1.Ayet
Mekke
29
565
Gerçekleşecek olan kıyamet! O Hâkka (Vukuu bir gerçek olan) o kıyamet!... (1-2-3) Sabit olan hakk; nedir sabit olan hakk ? Sabit olan hakkın ne olduğunu bilir misin? O hak olan (kıyamet), Gerçek olan kıyâmet.
69-Hakka Suresi

2.Ayet
Mekke

29
565
مَا الْحَاقَّةُ -2
(Melhakkatu.)
69-Hakka Suresi
2.Ayet
Mekke
29
565
Nedir o gerçekleşecek olan kıyamet? Ne Hâkka? Nedir o kıyamet? (1-2-3) Sabit olan hakk; nedir sabit olan hakk ? Sabit olan hakkın ne olduğunu bilir misin? nedir o hak olan (kıyamet)? Nedir gerçek olan kıyâmet?
69-Hakka Suresi

3.Ayet
Mekke

29
565
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْحَاقَّةُ -3
(Ve ma edrake melhakkatu.)
69-Hakka Suresi
3.Ayet
Mekke
29
565
Gerçekleşecek olan kıyametin ne olduğunu sen ne bileceksin? Ve ne bildirdi sana dirayetle? Nedir o Hâkka? Kıyameti, sana hangi şey bildirdi? (Sen, künhünü bilemezsin). (1-2-3) Sabit olan hakk; nedir sabit olan hakk ? Sabit olan hakkın ne olduğunu bilir misin? O gerçek (kıyamet) i sana hangi şey bildirdi? Ve nedir bildiren sana ki nedir gerçek kıyâmet?
69-Hakka Suresi

4.Ayet
Mekke

29
565
كَذَّبَتْ ثَمُودُ وَعَادٌ بِالْقَارِعَةِ -4
(Kezzebet semudu ve ´adun bilkari´ati.)
69-Hakka Suresi
4.Ayet
Mekke
29
565
Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar. İnanmadı Semud-ü Âd o kariaya. (Salih’in kavmi) Semûd ve (Hûd’un kavmi) Âd, o kıyamete inanmadı. Semûd ve Âd (kavimleri), inecek o müthiş felâketi yalan saydılar. Semuud ile Aad (kavmleri ta yüreklerinde) patlayacak olan o kıyameti tekzîb etdi (ler). Yalanladı Semûd ve Âd, insanların başına kopan, akıllarını dağıtan kıyâmeti.
69-Hakka Suresi

5.Ayet
Mekke

29
565
فَأَمَّا ثَمُودُ فَأُهْلِكُوا بِالطَّاغِيَةِ -5
(Feemma semudu feuhliku bittağıyeti.)
69-Hakka Suresi
5.Ayet
Mekke
29
565
Semûd kavmi korkunç bir sarsıntı ile helâk edildi. Amma Semud ihlâk ediliverdiler o tâgıye ile Amma Semûd, azgınlıkları sebebiyle (korkunç bir ses ve sarsıntı ile) helâk edildiler. Semûd´a gelince: Sınırları aşan bir haykırışla yok edildiler. Semuud´a gelince: Onlar hadden aşırı (korkunç bir ses) ile helak edildiler, Derken Semûd, helâk edildi taşkınlığıyla.
69-Hakka Suresi

6.Ayet
Mekke

29
565
وَأَمَّا عَادٌ فَأُهْلِكُوا بِرِيحٍ صَرْصَرٍ عَاتِيَةٍ -6
(Ve emma ´adun feuhliku birıyhın sarsarin ´atiyetin.)
69-Hakka Suresi
6.Ayet
Mekke
29
565
Âd kavmine gelince, onlar da uğultulu ve dondurucu şiddetli bir rüzgârla helâk edildi. Ve amma Âd onlar da ihlâk ediliverdiler bir sarsar rüzgâr, azgın bir fırtına ile Âd Kavmine gelince; onlar da kasıp kavuran şiddetli bir rüzgâr ile helâk edildiler. Âd ise, yıkıcı bir kasırgayla yok edildiler. Aad´e gelince: Onlar da uğultulu, azgın bir fırtına ile helak edildiler. Ve ama Âd, helâk edildi müthiş bir ses çıkaran, yıkıp götüren, silip süpüren soğuk bir kasırgayla.
69-Hakka Suresi

7.Ayet
Mekke

29
565
سَخَّرَهَا عَلَيْهِمْ سَبْعَ لَيَالٍ وَثَمَانِيَةَ أَيَّامٍ حُسُومًا فَتَرَى الْقَوْمَ فِيهَا صَرْعَىٰ كَأَنَّهُمْ أَعْجَازُ نَخْلٍ خَاوِيَةٍ -7
(Sahhareha ´aleyhim seb´a leyalin ve semaniyete eyyamin husumen feterelkavme fiyha sar´a keennehum a´cazu nahlin haviyetin.)
69-Hakka Suresi
7.Ayet
Mekke
29
565
Allah, onu kesintisiz olarak yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. Öyle ki (eğer orada olsaydın), o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş hâlde görürdün. müsellat etmişti Allah onun üzerlerine yedi gece sekiz gün husûm halinde, köklerini kesmek üzere müstemirren. Bir de görürsün ki o kavmı o müddet zarfında yıkıla kalmışlar. Ve sanki içleri kof hurma kütükleri imişler Allah o fırtınayı, üzerlerine yedi gece ve sekiz gün arka arkaya musallat etti. (Orada bulunaydın) bu kavmin o fırtınada yıkılıp kaldığını görürdün; sanki onlar, içleri kof hurma kütükleri idiler. (7-8) O kasırgayı onların üzerine aralıksız olarak yedi gece, sekiz gündüz musallat edip estirdi; o kavmi, içleri kof hurma kütükleri gibi yere serilmiş görürsün. Onlardan geriye kalan bir şey görebilir misin ? (Allah) onu yedi gece, sekiz gün ardı ardınca üzerlerine musallat etdi, öyle ki (eğer sen de haazır olsaydın) o kavmin (bu müddet) içinde (nasıl) olub yıkıldığını görürdün. Sanki onlar, içleri bomboş hurma kütükleri idiler. Onu, yedi gece ve sekiz gün, birbiri ardınca mûsâllat etti onlara, o topluluğa baksaydın görürdün ki bu kadar zamân içinde yıkılıvermişler yerlere, sanki içleri kof hurma kütükleriymiş onlar.
69-Hakka Suresi

8.Ayet
Mekke

29
565
فَهَلْ تَرَىٰ لَهُمْ مِنْ بَاقِيَةٍ -8
(Fehel tera hehum min bakıyetin.)
69-Hakka Suresi
8.Ayet
Mekke
29
565
Şimdi onlardan geri kalan bir şey görüyor musun? Bak şimdi görebilir misin onlardan bir bakıyye. Şimdi onlardan, görüyor musun bir geri kalan? (7-8) O kasırgayı onların üzerine aralıksız olarak yedi gece, sekiz gündüz musallat edip estirdi; o kavmi, içleri kof hurma kütükleri gibi yere serilmiş görürsün. Onlardan geriye kalan bir şey görebilir misin ? Şimdi onlardan bir kalan görüyor musun? Artık görebilir misin, var mı onlardan kalanlar?
69-Hakka Suresi

9.Ayet
Mekke

29
566
وَجَاءَ فِرْعَوْنُ وَمَنْ قَبْلَهُ وَالْمُؤْتَفِكَاتُ بِالْخَاطِئَةِ -9
(Ve cae fir´avnu ve men kablehu velmu´tefikatu bilhatıeti.)
69-Hakka Suresi
9.Ayet
Mekke
29
566
Firavun, ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı olan Lût kavmi) hep o suçu işlediler. Firavin de geldi, ondan evvelkiler de, mü´tefikeler de hep o hatâ ile Firavun da, ondan öncekiler de, Lût kavminin kasabalar halkı da, hep o hatayı (şirk ve isyanı) işlediler. Fir´avn da, ondan önceki altı üstüne getirilip yok edilen kasabalar da hep o suç ve azgınlıkla geldiler. Fir´avn da, ondan öncekiler de, altüst olan (kasaba) lar (halkı) da hep o hataayı (meydana) getirdiler (irtikâb etdiler). Ve Firavun ve ondan önce şehirleri altüst olanlar da suçlar işlemişlerdi.
69-Hakka Suresi

10.Ayet
Mekke

29
566
فَعَصَوْا رَسُولَ رَبِّهِمْ فَأَخَذَهُمْ أَخْذَةً رَابِيَةً -10
(Fe´asav resule rabbihim feehazehum ahzeten rabiyeten.)
69-Hakka Suresi
10.Ayet
Mekke
29
566
Öyle ki Rablerinin elçilerine karşı geldiler. Bunun üzerine Allah da onları gittikçe artan bir azap ile yakaladı. Hep rablarının Resulüne âsî oldular o da onları alıverdi mütezayid bir tutuş (kahir bir kabza) ile Böylece Rablerinin peygamberine isyan ettiler. Bunun üzerine gittikçe artan şiddetli bir azap kendilerini yakalayıverdi. Rabblarının peygamberlerine karşı geldiler. O sebeple Rabbları, onları fazla şiddetli bir tutuşla yakalayıverdi. Öyle ki (her ümmet) Rablerinin peygamberine isyan etdiler. Bundan dolayı O da kendilerini fazla bir şiddetle yakalayıverdi. Derken Rablerinin peygamberine isyân etmişlerdi de onları gittikçe artan bir azapla helâk etmişti.
69-Hakka Suresi

11.Ayet
Mekke

29
566
إِنَّا لَمَّا طَغَى الْمَاءُ حَمَلْنَاكُمْ فِي الْجَارِيَةِ -11
(İnna lemma tağalmau hamelnakum fiylcariyeti.)
69-Hakka Suresi
11.Ayet
Mekke
29
566
(11-12) Şüphesiz, (Nûh zamanında) su bastığı vakit, sizi gemide biz taşıdık ki, bu olayı sizin için bir uyarı yapalım ve belleyecek kulaklar da onu bellesin. Halbuki biz o su tuğyan ettiği vakıt sizi akan gemide taşıdık Gerçekten biz, (Nûh zamanında) su taştığı vakit, sizi (varlığınıza sebep olan atalarınızı) gemide biz taşıdık; (11-12) Doğrusu biz, su iyice kabarıp taştığında size ibret ve öğüt kılmamız için ve anlayabilen kulaklar anlasın diye sizi yüzüp giden gemide taşıdık. Hakıykat, (her yanı) su basdığı (mu´tâd haddini aşdığı) zaman sizi gemide biz taşıdık. Şüphe yok ki akıp giden gemide taşıdık sizi sular köpürüp coşunca.
69-Hakka Suresi

12.Ayet
Mekke

29
566
لِنَجْعَلَهَا لَكُمْ تَذْكِرَةً وَتَعِيَهَا أُذُنٌ وَاعِيَةٌ -12
(Linec´aleha lekum tezkireten ve te´ıyeha uzunun va´ıyetun.)
69-Hakka Suresi
12.Ayet
Mekke
29
566
(11-12) Şüphesiz, (Nûh zamanında) su bastığı vakit, sizi gemide biz taşıdık ki, bu olayı sizin için bir uyarı yapalım ve belleyecek kulaklar da onu bellesin. Onu sizlere bir anid yapalım ve belleyici kulaklar bellesin diye Onu (müminleri kurtarıp da kâfirleri boğmamızı) size bir ibret yapalım ve onu belleyip saklıyan kulaklar saklasın diye... (11-12) Doğrusu biz, su iyice kabarıp taştığında size ibret ve öğüt kılmamız için ve anlayabilen kulaklar anlasın diye sizi yüzüp giden gemide taşıdık. Onu sizin için bir öğüt ve ibret yapalım, onu belleyen kulaklar da bellesin diye. Bu, size bir öğüt ve ibret olsun ve belleyip unutmayan kulaklarda kalsın diye.
69-Hakka Suresi

13.Ayet
Mekke

29
566
فَإِذَا نُفِخَ فِي الصُّورِ نَفْخَةٌ وَاحِدَةٌ -13
(Feiza nufiha fiysuri nefhatun vahıdetun.)
69-Hakka Suresi
13.Ayet
Mekke
29
566
(13-15) Sûr’a bir defa üfürülünce, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine bir çarptırılınca, işte o gün olacak olmuş (kıyamet kopmuş)tur. Çünkü sur üfürülüp de bir tek nefha Çünkü Sûr’a ilk üfürülüş üfürüldüğü, Sûr´a bir tek defa üfürüldüğünde, Artık «Suur» a birinci üfürülüşle üfürüldüğü zaman, Sûra bir kerecik üfürülünce.
69-Hakka Suresi

14.Ayet
Mekke

29
566
وَحُمِلَتِ الْأَرْضُ وَالْجِبَالُ فَدُكَّتَا دَكَّةً وَاحِدَةً -14
(Ve humiletil´ardu velcibalu fedukketa dekketen vahıdeten.)
69-Hakka Suresi
14.Ayet
Mekke
29
566
(13-15) Sûr’a bir defa üfürülünce, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine bir çarptırılınca, işte o gün olacak olmuş (kıyamet kopmuş)tur. O yer ve dağlar yükletilip arkasından da bir çarpılış çarpıldılar mı bir daf´a Yer ve dağlar kaldırılıp da bir çarpılış çarpıldıkları zaman, Yerküre ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir tek çarpılışla paramparça edildiğinde, yerle dağlar yerlerinden kaldırılıb da yekdiğerine bir çarpışla hepsi toz haaline geldiği (zaman). Ve yeryüzü ve dağlar, bir kerecik birbirlerine çarpıp dağılınca.
69-Hakka Suresi

15.Ayet
Mekke

29
566
فَيَوْمَئِذٍ وَقَعَتِ الْوَاقِعَةُ -15
(Feyevmeizin veka´atilvakı´atu.)
69-Hakka Suresi
15.Ayet
Mekke
29
566
(13-15) Sûr’a bir defa üfürülünce, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine bir çarptırılınca, işte o gün olacak olmuş (kıyamet kopmuş)tur. İşte o gün o vâkıa vukua gelmiştir İşte o gün, kıyamet kopmuştur. İşte o gün olan olur, müthiş olay meydana gelir. İşte o zaman olan olmuş (kıyamet kopmuş) dur. İşte o gün ansızın kopacak kıyâmet kopar.
69-Hakka Suresi

16.Ayet
Mekke

29
566
وَانْشَقَّتِ السَّمَاءُ فَهِيَ يَوْمَئِذٍ وَاهِيَةٌ -16
(Venşakkatissema´u fehiye yevmeizin vahiyetun.)
69-Hakka Suresi
16.Ayet
Mekke
29
566
Gök de yarılmış ve artık o gün o da çökmeye yüz tutmuştur. Ve Semâ yarılmış o da o gün sarkmıştır, Gök de yarılmış; o gün, o da sarkmıştır. Gök yarılır; o gün artık o bütün güç ve ölçüsünü kaybetmiştir. Gök de yarılmış ve artık o, o gün za´fa düşmüşdür. Ve gök yarılır, o gün bitkin bir hâle gelir.
69-Hakka Suresi

17.Ayet
Mekke

29
566
وَالْمَلَكُ عَلَىٰ أَرْجَائِهَا ۚ وَيَحْمِلُ عَرْشَ رَبِّكَ فَوْقَهُمْ يَوْمَئِذٍ ثَمَانِيَةٌ -17
(Velmeleku ´ala ercaiha ve yahmilu ´arşe rabbike fevkahum yevmeizin semaniyetun.)
69-Hakka Suresi
17.Ayet
Mekke
29
566
Melekler onun kıyılarındadır. O gün Rabbinin Arş’ını, bunların da üstünde sekiz taşıyıcı taşır. öyle ki melekler, kenarları üzerindedir ve üstlerinde o gün rabbının Arşını sekiz hâmil olur Melekler de semânın etrafındadırlar. O gün Rabbinin arşını, üstlerinde (boyunlarında) sekiz melek taşır. Melekler de onun kenarlarındadır. O gün Rabbının Arş´ını, bunların üstünde sekiz tanesi taşır. Melek (ler) ise onun bucaklarındadır. O gün Rabbinin arşını (bucaklardakilerin) üstlerinde bulunan sekiz (melek) yüklenir. Melekler, etrafında toplanırlar ve Rabbinin arşını o gün, onların üstünde, sekiz melek taşır.
69-Hakka Suresi

18.Ayet
Mekke

29
566
يَوْمَئِذٍ تُعْرَضُونَ لَا تَخْفَىٰ مِنْكُمْ خَافِيَةٌ -18
(Yevmeizin tu´radune la tahfa minkum hafiyetun.)
69-Hakka Suresi
18.Ayet
Mekke
29
566
O gün (hesap için Allah’a) arz olunursunuz. Hiçbir sırrınız gizli kalmaz. O gün arz olunursunuz, öyle ki gizli bir haliniz kalmaz O gün (hesap için Allah’a) arz olunursunuz; öyle ki, gizli bir haliniz kalmaz. O gün (hesaba) çıkarılacaksınız, sizden hiçbir şey gizli kalmaz. O gün (huzuura) arz olunacaksınız, (öyle ki) size âid hiçbir sır gizli kalmayacak. O gün ahvâliniz öylesine meydana çıkarılır ki hiçbir şeyiniz gizli kalmaz.
69-Hakka Suresi

19.Ayet
Mekke

29
566
فَأَمَّا مَنْ أُوتِيَ كِتَابَهُ بِيَمِينِهِ فَيَقُولُ هَاؤُمُ اقْرَءُوا كِتَابِيَهْ -19
(Feemma men utiye kitabehu bi yemiynihi feyekulu haumu´krau kitabiyeh.)
69-Hakka Suresi
19.Ayet
Mekke
29
566
İşte o vakit, kitabı kendisine sağından verilen kimse der ki: “Gelin, kitabımı okuyun!” İşte o vakıt kitabına sağıyle irdirilmiş olan kimse der ki: ha alın okuyun kitabımı İşte o vakit, kitabı sağ eline verilmiş olan kimse der ki: “- Gelin, kitabımı okuyun. Artık kimin kitabı (amel defteri) sağından verilirse, «gelin de kitabımı okuyun ! Artık kitabı sağ eline verilmiş olan kişiye gelince, der ki: «Alın, okuyun kitabımı». Derken kimin kitabı, sağ yanından verilirse artık der ki: Gelin, işte okuyun kitabımı.
69-Hakka Suresi

20.Ayet
Mekke

29
566
إِنِّي ظَنَنْتُ أَنِّي مُلَاقٍ حِسَابِيَهْ -20
(İnniy zanentu enniy mulakın hısabiyeh.)
69-Hakka Suresi
20.Ayet
Mekke
29
566
“Çünkü ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum.” Çünkü ben sezmiştim ki ben kavuşacağım hisabıma Çünkü ben, hesabıma kavuşacağımı sezmiştim.” Çünkü gerçekten ben, hesabımla karşılaşacağımı kesinlikle biliyordum» der. «Çünkü ben hakıykaten hisâbıma kavuşacağımı (kuvvetle) zannetmişdim». Zâten ben biliyordum ki kıyâmet günü kavuşacağım hesâbıma.
69-Hakka Suresi

21.Ayet
Mekke

29
566
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَاضِيَةٍ -21
(Fehuve fiy ´ıyşetin radıyetin.)
69-Hakka Suresi
21.Ayet
Mekke
29
566
Artık o, hoşnut bir hayat içindedir. Artık o, hoşnud bir hayatta Artık, hoşnud (ve razı olduğu) hayatta, Bu kimse hoşnut olacağı bir hayat içindedir. İşte o, hoşnud bir hayât içindedir, Artık o, razı olduğu bir yaşayış, bir zevk içindedir.
69-Hakka Suresi

22.Ayet
Mekke

29
566
فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٍ -22
(Fiy cennetin ´aliyetin.)
69-Hakka Suresi
22.Ayet
Mekke
29
566
Yüksek bir cennettedir. Yüksek bir Cennettedir Yüksek bir cennettedir. Yüksekçe bir Cennet´tedir. yüksek bir cennetde. Yüce cennettedir.
69-Hakka Suresi

23.Ayet
Mekke

29
566
قُطُوفُهَا دَانِيَةٌ -23
(Kutufuha daniyetun.)
69-Hakka Suresi
23.Ayet
Mekke
29
566
Onun meyveleri sarkar (kolaylıkla devşirilebilir). Divşirimleri yakında (Meyvelerinin) devşirilmeleri yakından... Meyveleri yakıncacık külfetsiz koparılmaya elverişlidir. (O cennetin) çabucak devşirilecek (meyve) leri (her durumda erilebilir derecede) yakındır. Meyveleri pek yakındır.
69-Hakka Suresi

24.Ayet
Mekke

29
566
كُلُوا وَاشْرَبُوا هَنِيئًا بِمَا أَسْلَفْتُمْ فِي الْأَيَّامِ الْخَالِيَةِ -24
(Kulu veşrebu heniyen bima esleftum fiyl´eyyamilhaliyeti.)
69-Hakka Suresi
24.Ayet
Mekke
29
566
(Onlara şöyle denir:) “Geçmiş günlerde yaptıklarınıza karşılık, afiyetle yiyin, için. Yeyin için afiyet olsun, takdim ettiklerinize mukabil geçmiş günlerde (Allah, onlara şöyle buyurur): “- Yeyin, için, âfiyet olsun; (dünyadaki) geçmiş günlerde takdim ettiğiniz salih amellere karşılık olarak.” Geçirdiğiniz günlerde (işlediğiniz güzel amellerinize) karşılık afiyetle, gönül rahatlığıyla yeyiniz, içiniz !. (denilir). «(Dünyâda) geçmiş günlerde takdim etdiğiniz (iyi amellerin karşılığı olarak afiyetle yeyin, için». Yiyin için, âfiyetler olsun, geçmiş günlerdeki yaptıklarınızın karşılığı olarak.
69-Hakka Suresi

25.Ayet
Mekke

29
566
وَأَمَّا مَنْ أُوتِيَ كِتَابَهُ بِشِمَالِهِ فَيَقُولُ يَا لَيْتَنِي لَمْ أُوتَ كِتَابِيَهْ -25
(Ve emma men utiye kitabehu bişimalihi feyekulu ya leyteniy lem ute kitabiyeh.)
69-Hakka Suresi
25.Ayet
Mekke
29
566
Kitabı kendisine sol tarafından verilen ise şöyle der: “Keşke kitabım bana verilmeseydi.” Amma kitabına soliyle irdirilmiş olan da der ki: eyvah keşke erdirilmese idim kitabıma Kitabı sol eline verilmiş olan ise, der ki: “- Eyvah! Keşke kitabım bana verilmeseydi... Kitabı sol tarafından verilene gelince: Ah keşke kitabım solumdan verilmeseydi! Kitabı sol eline verilmiş olan kişiye gelince, o da der ki, «Ah keşki benim kitabım verilmeseydi». Ve ama kimin kitabı, sol yanından verilirse artık der ki: Keşke verilmeseydi kitabım.
69-Hakka Suresi

26.Ayet
Mekke

29
566
وَلَمْ أَدْرِ مَا حِسَابِيَهْ -26
(Ve lem edri ma hısabiyeh.)
69-Hakka Suresi
26.Ayet
Mekke
29
566
“Hesabımın ne olduğunu da bilmeseydim.” Ve vâkıf olmasa idim ne imiş? Hisabıma Hesabımın da ne olduğunu bilmeseydim. Ve keşke hesabımın da ne ölçüde olacağını bilmeseydim ! «Hisâbımın da ne olduğunu bilmeseydim». Ve keşke bilmeseydim, nedir hesabım.
69-Hakka Suresi

27.Ayet
Mekke

29
566
يَا لَيْتَهَا كَانَتِ الْقَاضِيَةَ -27
(Ya leyteha kanetilkadıyete.)
69-Hakka Suresi
27.Ayet
Mekke
29
566
“Keşke ölüm her şeyi bitirseydi.” nolurdu iş bitiren olaydı o ölüm Ne olurdu, o ölüm kat’î olaydı (da bir daha dirilmeseydim!) Keşke bu iş olup bitseydi (ölümle son bulsaydı)! «Ah keşki o (ölüm, hayâtıma) kat´î bir son verici olsaydı». Keşke ölümle olup bitseydi her işim.
69-Hakka Suresi

28.Ayet
Mekke

29
566
مَا أَغْنَىٰ عَنِّي مَالِيَهْ ۜ -28
(Ma ağna ´anniy maliyeh.)
69-Hakka Suresi
28.Ayet
Mekke
29
566
“Malım bana hiçbir yarar sağlamadı.” Hiçbir şey´e yaramadı benden yana malım Malım bana bir fayda vermedi. Malım bana bir yarar sağlamadı. «Malım bana bir fâide vermedi». Bir fayda vermedi bana mallarım.
69-Hakka Suresi

29.Ayet
Mekke

29
566
هَلَكَ عَنِّي سُلْطَانِيَهْ -29
(Heleke ´anniy sultaniyeh.)
69-Hakka Suresi
29.Ayet
Mekke
29
566
“Saltanatım da yok olup gitti.” Mahv oldu benden saltanat-ü sâmanım Bütün saltanatım (varım-yoğum) benden ayrılıp mahvoldu.” Güç ve kudretim benden (ayrılıp) yok oldu, der. «(Bütün) saltanatım benden ayrılıb mahvoldu». Helâk olup gitti gücüm, kuvvetim.
69-Hakka Suresi

30.Ayet
Mekke

29
566
خُذُوهُ فَغُلُّوهُ -30
(Huzuhu feğulluhu .)
69-Hakka Suresi
30.Ayet
Mekke
29
566
(Allah, şöyle der:) “Onu yakalayıp bağlayın.” Tutun onu hemen bağlayın onu (Allah şöyle buyurur): “- Tutun onu, hemen bağlayın onu. (Sonra şu emir verilir:) Onu yakalayın ,da zincire vurun. (Allah buyurur:) «Tutun onu da (ellerini, boynunu) bağlayın». Tutun onu da zincirle bağlayın.
69-Hakka Suresi

31.Ayet
Mekke

29
566
ثُمَّ الْجَحِيمَ صَلُّوهُ -31
(Summel cehıyme salluhu.)
69-Hakka Suresi
31.Ayet
Mekke
29
566
“Sonra onu cehenneme atın.” Sonra ancak Cahîme yaslayın onu Sonra onu cehenneme atın. Sonra da Cehennem´e itip atın. «Sonra onu o alevli ateşe atın». Sonra koca cehenneme atın.
69-Hakka Suresi

32.Ayet
Mekke

29
566
ثُمَّ فِي سِلْسِلَةٍ ذَرْعُهَا سَبْعُونَ ذِرَاعًا فَاسْلُكُوهُ -32
(Summe fiy silsi letin zer´uha seb´une zira´an feslukuhu.)
69-Hakka Suresi
32.Ayet
Mekke
29
566
“Sonra uzunluğu yetmiş arşın olan zincire vurun onu.” Sonra bir zincirde, ki boyu yetmiş arşın, yollayın onu Sonra, boyu yetmiş arşın bir zincirde, onu oraya sürün.” Sonra boyu yetmiş arşın bir zincire vurup yollayın. «(Bundan) sonra da onu, yetmiş arşın uzunluğunda bir zincir içinde, oraya sokun». Sonra da onu, boyu yetmiş zirâ, bir zincire vurun.
69-Hakka Suresi

33.Ayet
Mekke

29
566
إِنَّهُ كَانَ لَا يُؤْمِنُ بِاللَّهِ الْعَظِيمِ -33
(İnnehu kane la yu´minu billahil´a zıymi.)
69-Hakka Suresi
33.Ayet
Mekke
29
566
“Çünkü o, azamet sahibi Allah’a iman etmiyordu.” Çünkü o Allahu Azîmü´ş-şan´a inanmıyordu Çünkü o, yüce Allah’a iman etmiyordu. Çünkü gerçekten o, o büyük kadri yüce Allah´a inanmazdı. «Çünkü o, O büyük Allaha inanmazdı». Şüphe yok ki o, pek ulu Allah´a inanmazdı.
69-Hakka Suresi

34.Ayet
Mekke

29
566
وَلَا يَحُضُّ عَلَىٰ طَعَامِ الْمِسْكِينِ -34
(Ve la yehuddu ´ala ta´amil miskiyni.)
69-Hakka Suresi
34.Ayet
Mekke
29
566
“Yoksulu doyurmağa teşvik etmiyordu.” Ve fukaranın yiyeceğine hiç bakmıyordu Yoksulların yiyeceğine hiç bakmıyor, teşvik etmiyordu. Yoksulu yedirmek üzere kimseyi tahrîk-teşvîk etmezdi. «(kendisi) yoksula yemek (yedirmek şöyle dursun, başkalarını da) vermiye teşvıyk etmezdi», Ve yoksulun yiyeceğine bakmazdı.
69-Hakka Suresi

35.Ayet
Mekke

29
567
فَلَيْسَ لَهُ الْيَوْمَ هَاهُنَا حَمِيمٌ -35
(Feleyse lehulyevme hahuna hamiymun.)
69-Hakka Suresi
35.Ayet
Mekke
29
567
“Bu sebeple, bugün burada onun samimi bir dostu yoktur.” bu gün de ona yok kanı sıcak bir hısım Bugün de ona, burada (yardım edecek) bir yakın yok; O sebeple bugün onun, burada candan sıcak bir dostu ve yakını yoktur. «Onun için bugün burada kendisine (acıyacak) hiçbir yakın (ve dost) yokdur». Artık bugün, ona, burada bir dost yok.
69-Hakka Suresi

36.Ayet
Mekke

29
567
وَلَا طَعَامٌ إِلَّا مِنْ غِسْلِينٍ -36
(Ve la ta´amun illa min ğısliynin.)
69-Hakka Suresi
36.Ayet
Mekke
29
567
“Kanlı irinden başka bir yiyeceği de yoktur.” Ne de bir taam, bir «gıslîn» den başka Cehennemliklerin irininden başka bir yiyecek de yok... Yiyecek olarak da ancak Gıslîn (=Zakkum´a benzer bir ağaç veya kan irin karışımını andıran fena bir sıvı) vardır. «Ğıslîn» den başka yiyecek de yokdur, Ve irinden başka bir yemek de yok.
69-Hakka Suresi

37.Ayet
Mekke

29
567
لَا يَأْكُلُهُ إِلَّا الْخَاطِئُونَ -37
(La ye´kuluhu illelhatıune.)
69-Hakka Suresi
37.Ayet
Mekke
29
567
Onu günahkârlardan başkası yemez.” Ki onu kimse yemez hatâkâr canîlerden başka. Onu, ancak kâfirler yer. Onu da ancak günahkârlar yerler. «Ki onu (bilerek) hataa eden (kâfir) lerden başkası yemez». Onu da ancak suçlular yer.
69-Hakka Suresi

38.Ayet
Mekke

29
567
فَلَا أُقْسِمُ بِمَا تُبْصِرُونَ -38
(Fela uksimu bima tubsırune.)
69-Hakka Suresi
38.Ayet
Mekke
29
567
(38-40) Görebildiklerinize ve göremediklerinize yemin ederim ki, o (Kur’an), hiç şüphesiz çok şerefli bir elçinin (Allah’tan alıp tebliğ ettiği) sözüdür. Artık yok, kasem ederim ki gördüklerinize Artık kasem ederim, gördüklerinize; (38-39) Hayır, gördüklerinize ve görmediklerinize and içerim ki, (38-39) (Demek ki iş müşriklerin sandığı gibi değildir, zaahirdir). Neler görüyor, neler görmüyorsanız (onların hepsine) andederim ki, Artık iş, sizin sandığınız gibi değil, andolsun gördüğünüze.
69-Hakka Suresi

39.Ayet
Mekke

29
567
وَمَا لَا تُبْصِرُونَ -39
(Ve ma la tubsırune.)
69-Hakka Suresi
39.Ayet
Mekke
29
567
(38-40) Görebildiklerinize ve göremediklerinize yemin ederim ki, o (Kur’an), hiç şüphesiz çok şerefli bir elçinin (Allah’tan alıp tebliğ ettiği) sözüdür. Ve görmediklerinize Ve görmediklerinize... (38-39) Hayır, gördüklerinize ve görmediklerinize and içerim ki, (38-39) (Demek ki iş müşriklerin sandığı gibi değildir, zaahirdir). Neler görüyor, neler görmüyorsanız (onların hepsine) andederim ki, Ve görmediğinize.
69-Hakka Suresi

40.Ayet
Mekke

29
567
إِنَّهُ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَرِيمٍ -40
(İnnehu lekavlu resulin keriymin.)
69-Hakka Suresi
40.Ayet
Mekke
29
567
(38-40) Görebildiklerinize ve göremediklerinize yemin ederim ki, o (Kur’an), hiç şüphesiz çok şerefli bir elçinin (Allah’tan alıp tebliğ ettiği) sözüdür. O hiç şübhesiz kerîm bir Resulün getirdiği sözdür Şüphesiz o Kur’an, kerîm bir peygamberin (Allah’dan) getirdiği sözdür. Şüphesiz bu (söz) şerefli saygıdeğer bir elçinin sözüdür. Muhakkak o (Kur´an) Allah indinde çok şerefli peygamberin katî sözüdür. Şüphe yok ki bu, kerem sâhibi bir elçinin sözü elbet.
69-Hakka Suresi

41.Ayet
Mekke

29
567
وَمَا هُوَ بِقَوْلِ شَاعِرٍ ۚ قَلِيلًا مَا تُؤْمِنُونَ -41
(Ve ma huve bikavli şa´ırin kaliylen ma tu´minune.)
69-Hakka Suresi
41.Ayet
Mekke
29
567
O, bir şairin sözü değildir. Ne de az inanıyorsunuz! Ve o bir şâir sözü değildir. Siz pek az düşünüyorsunuz O, bir şair sözü değildir. Siz, pek az inanıp tasdik ediyorsunuz. O, bir şâirin sözü değildir. Ne de az inanıyorsunuz!. O, bir şâir sözü değildir. Ne az inanır (adamlar) sınız siz! Ve bu, şâir sözü değil, ne de az inanırsınız.
69-Hakka Suresi

42.Ayet
Mekke

29
567
وَلَا بِقَوْلِ كَاهِنٍ ۚ قَلِيلًا مَا تَذَكَّرُونَ -42
(Ve la bilkavli kahinin kaliylen ma tezekkerune.)
69-Hakka Suresi
42.Ayet
Mekke
29
567
Bir kâhinin sözü de değildir. Ne de az düşünüyorsunuz! bir kâhin sözü de değildir, siz pek az düşünüyorsunuz Bir kâhin sözü de değildir. Siz pek az düşünüyorsunuz. O bir kâhinin sözü de değildir. Ne de az düşünüyorsunuz! (O), bir kâhin sözü de değildir. Siz ne az düşünür (adamlar)sınız! Ve kâhin sözü de değil, ne de az düşünürsünüz.
69-Hakka Suresi

43.Ayet
Mekke

29
567
تَنْزِيلٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ -43
(Tenziylun min rabbil´alemiyne.)
69-Hakka Suresi
43.Ayet
Mekke
29
567
O, âlemlerin Rabbi tarafından indirilmedir. O rabbül´âlemînden bir tenzildir O, âlemlerin Rabbinden indirilmedir. Âlemlerin Rabbından indirilmedir. (O), âlemlerin Rabbinden indirilmedir. Âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.
69-Hakka Suresi

44.Ayet
Mekke

29
567
وَلَوْ تَقَوَّلَ عَلَيْنَا بَعْضَ الْأَقَاوِيلِ -44
(Velev tekavvele ´aleyna ba´dal´ekaviyli.)
69-Hakka Suresi
44.Ayet
Mekke
29
567
(44-45) Eğer (Peygamber) bize isnat ederek bazı sözler uydurmuş olsaydı, mutlaka onu kudretimizle yakalardık. O bize isnaden ba´zı lâflar uydurmağa kalkışsaydı Eğer o Peygamber, bazı sözler uydurup bize isnad etmeğe kalkışsaydı, Eğer (o elçi) bize karşı kendi kafasından birtakım sözler uydursaydı, Eğer (peygamber söylemediğimiz) ba´zı sözleri bize karşı kendiliğinden uydurmuş olsaydı, Ve eğer bize isnâd ederek bâzı lâflar etseydi.
69-Hakka Suresi

45.Ayet
Mekke

29
567
لَأَخَذْنَا مِنْهُ بِالْيَمِينِ -45
(Leehazna minhu bilyemiyni.)
69-Hakka Suresi
45.Ayet
Mekke
29
567
(44-45) Eğer (Peygamber) bize isnat ederek bazı sözler uydurmuş olsaydı, mutlaka onu kudretimizle yakalardık. Elbette biz onu ondan dolayı yemîniyle yakalar (kuvvetle tutar hıncını alır)dık. Elbette biz O’nu kuvvetle yakalar ve O’ndan intikam alırdık. Elbette biz, onu sağ elimiz (kudret ve kahrımız)le yakalar, Elbette onun sağ elini (kuvvet ve kudretini) alıverdik, Elbette onu kudretimizle alırdık.
69-Hakka Suresi

46.Ayet
Mekke

29
567
ثُمَّ لَقَطَعْنَا مِنْهُ الْوَتِينَ -46
(Summe lekata´na minhulvetiyne.)
69-Hakka Suresi
46.Ayet
Mekke
29
567
Sonra da onun şah damarını mutlaka keserdik. Sonra da ondan vetînini (iliğini) keser atardık Sonra da muhakkak O’nun kalb damarlarını keserdik, (boynunu vururduk). Sonra da elbette onun kalb damarını koparırdık. sonra da, hiç şübhesiz, onun kalb damarını koparırdık. Sonra da elbette şah damarını çeker koparırdık.
69-Hakka Suresi

47.Ayet
Mekke

29
567
فَمَا مِنْكُمْ مِنْ أَحَدٍ عَنْهُ حَاجِزِينَ -47
(Fema minkum min ehadin ´anhu haciziyne.)
69-Hakka Suresi
47.Ayet
Mekke
29
567
Hiçbiriniz de bu cezayı engelleyip ondan savamazdı. O vakıt sizden hiç biriniz ona siper de olamazdınız O vakit, sizden hiç biriniz O’na siper de olamazdınız. Sizden hiç biriniz de O´ndan (gelecek olan azabı), arayerde engeller olup savamazdı. O vakit sizden hiçbiriniz buna mâni de olamazdınız. Artık buna mâni olamazdı sizden hiçbir kimsecik.
69-Hakka Suresi

48.Ayet
Mekke

29
567
وَإِنَّهُ لَتَذْكِرَةٌ لِلْمُتَّقِينَ -48
(Ve innehu letezkiretun lilmuttekıyne.)
69-Hakka Suresi
48.Ayet
Mekke
29
567
Şüphesiz Kur’an, Allah’a karşı gelmekten sakınanlara bir öğüttür. Ve o hiç şüphesiz unutulmıyacak bir öğüddür korunacaklar için Gerçekten o Kur’an, takva sahipleri için bir öğüddür. Ve şüphesiz ki bu söz (Kur´ân), muttakîler (Allah´tan saygı ile korkup yalandan ve kötü düşünce ve davranışlardan sakınanlar) için bir öğüttür. Şübhesiz ki o (Kur´an) (fenâlıkdan) korunanlar için kat´î bir öğütdür. Ve şüphe yok ki Kur´ân, çekinenlere öğüttür.
69-Hakka Suresi

49.Ayet
Mekke

29
567
وَإِنَّا لَنَعْلَمُ أَنَّ مِنْكُمْ مُكَذِّبِينَ -49
(Ve inna lena´lemu enne minkum mukezzibiyne.)
69-Hakka Suresi
49.Ayet
Mekke
29
567
Şüphesiz biz, içinizden yalanlayanların olduğunu elbette biliyoruz. Bununla beraber biz biliyoruz ki sizden inanmıyanlar var Doğrusu, biz de biliyoruz ki, sizden inanmıyanlar var. Biz, elbette sizden (Kur´ân´ı) yalan sayanları biliriz. İçinizde yalan sayanlar bulunduğunu elbet biz de biliyoruz. Ve şüphe yok ki biz, elbette biliriz, sizden, yalanlayanlar vardır.
69-Hakka Suresi

50.Ayet
Mekke

29
567
وَإِنَّهُ لَحَسْرَةٌ عَلَى الْكَافِرِينَ -50
(Ve innehu lehasretun ´alelkafiriyne.)
69-Hakka Suresi
50.Ayet
Mekke
29
567
Şüphesiz Kur’an, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebidir. Ve her halde o, kâfirler üzerinde bir hasrettir Muhakkak ki, o Kur’an, kâfirler için bir pişmanlıktır, (kıyamet günü, Kur’ân’a iman etmediklerinin nedametini çekeceklerdir). Şüphesiz ki O, (Kur´ân), kâfirler üzerinde bir hasret, üzüntü ve iç sıkıntısıdır. Muhakkak ki o (Kur´an) kâfirlere karşı (kaçınılmaz) bir hasretdir. Ve şüphe yok ki Kur´ân, kâfirlere âdetâ bir hasrettir.
69-Hakka Suresi

51.Ayet
Mekke

29
567
وَإِنَّهُ لَحَقُّ الْيَقِينِ -51
(Ve innehu lehakkulyakıyni.)
69-Hakka Suresi
51.Ayet
Mekke
29
567
Şüphesiz Kur’an, gerçek kesin bilgidir. Ve o hiç şübhesiz hakkulyakîn´dir Muhakkak o Kur’an, şüphe götürmez bir gerçektir. Gerçekten o, kesinlik ifâde eden bir hakikattir. Hiç şüphesiz ki o (Kur´an) kat´î bilginin tam gerçeğidir. Ve şüphe yok ki o, elbette gerçeğin ta kendisidir.
69-Hakka Suresi

52.Ayet
Mekke

29
567
فَسَبِّحْ بِاسْمِ رَبِّكَ الْعَظِيمِ -52
(Fesebbih bismi rabbikel´azıymi.)
69-Hakka Suresi
52.Ayet
Mekke
29
567
O hâlde sen, yüce Rabbinin adıyla tespih et. haydi tesbih et rabbının azîm ismiyle O halde (Ey Kerîm Rasûl), yüce Rabbini ismiyle tesbih et... Çok yüce ulu Rabbin ismini tesbîh et. O halde O büyük Rabbini, kendi adiyle, tesbîh (ve tenzîh) et. Artık pek ulu Rabbinin adını anarak tenzîh et onu.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021