61-Saf Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 61-Saf Suresideki 14 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 61-Saf Suresideki 14 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
61-Saf Suresi

1.Ayet
Medine

28
550
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ سَبَّحَ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۖ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ -1
(Sebbeha lillahi ma fiyssemavati ve ma fiyl´ardı ve huvel´aziyzulhakiymu.)
61-Saf Suresi
1.Ayet
Medine
28
550
Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ı tespih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. Tesbih etmekte Allah için Göklerdeki ve Yerdeki, o öyle azîz öyle hakîm Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah’ı tesbîh etmekte... O, Azîz’dir, Hakîm’dir. Göktekiler de, yerdekiler de Allah´ı tesbîh ederler. O, çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir. Göklerde ne var, yerde ne varsa (hepsi) Allâhı tesbîh (ve tenzîh) etmekdedir. O, gaalib-i mutlakdır, yegâne hukûm ve hikmet saahibidir. Tenzîh eder Allah´ı, ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve odur üstün, hüküm ve hikmet sâhibi.
61-Saf Suresi

2.Ayet
Medine

28
550
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لِمَ تَقُولُونَ مَا لَا تَفْعَلُونَ -2
(Ya eyyuhelleziyne amenu lime tekulune ma la tef´alune.)
61-Saf Suresi
2.Ayet
Medine
28
550
Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Ey o iyman edenler! Niçin yapmıyacağınız şeyi söylersiniz? Ey iman edenler! Niçin yapmıyacağınız şeyi söylersiniz? (Allah’dan amellerin en iyisini istersiniz de, sonra cihaddan geri kalırsınız?). Ey imân edenler! Yapamıyacağınız şeyi neden söylüyorsunuz? Ey îman edenler, yapmayacağınız şey´i niçin söylersiniz? Ey inananlar, ne diye yapmayacağınız şeyi söylersiniz?
61-Saf Suresi

3.Ayet
Medine

28
550
كَبُرَ مَقْتًا عِنْدَ اللَّهِ أَنْ تَقُولُوا مَا لَا تَفْعَلُونَ -3
(Kebure makten ´ındallahi en tekulu ma la tef´alune.)
61-Saf Suresi
3.Ayet
Medine
28
550
Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük gazap gerektiren bir iştir. Yapmıyacağınız şeyi söylemeniz, Allah yanında çok mebguzdur. Yapmıyacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında buğz bakımından çok büyüktür. Yapamıyacağınız şeyi söylemeniz Allah katında büyük bir gazab sayılır. Yapmayacağınızı söylemeniz, en şiddetli bir buğz (u da´vet etmiş olmak) bakımından, Allah indinde büyüdü. Allah katında en nefret edilen şey, yapmayacağınız şeyi söylemenizdir.
61-Saf Suresi

4.Ayet
Medine

28
550
إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الَّذِينَ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِهِ صَفًّا كَأَنَّهُمْ بُنْيَانٌ مَرْصُوصٌ -4
(İnnallahe yuhıbbulleziyne yukatilune fiy sebiylihi saffen keennehum bunyanun mersusun.)
61-Saf Suresi
4.Ayet
Medine
28
550
Hiç şüphe yok ki Allah, kendi yolunda, duvarları birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever. Haberiniz olsun ki Allah kendi yolunda kurşunlu bir bina gibi saf bağlıyarak çarpışanları sever Biliniz ki Allah, kendi yolunda (aksamı) birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlıyarak çarpışanları sever. Allah kendi yolunda birbirlerine kurşunla kenetlenmiş bir yapı gibi saff halinde savaşanları elbette sever. Şübhesiz ki Allah, kendi yolunda, birbirine kenedlenmiş (yekpare ve müstahkem) bir bina gibi, saf (lar) bağlayarak çarpışanları sever. Şüphe yok ki Allah, kendi yolunda, yan yana, kurşunla kenetlenip kurulmuş bir duvar gibi saf kurarak savaşanları sever.
61-Saf Suresi

5.Ayet
Medine

28
550
وَإِذْ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوْمِهِ يَا قَوْمِ لِمَ تُؤْذُونَنِي وَقَدْ تَعْلَمُونَ أَنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُمْ ۖ فَلَمَّا زَاغُوا أَزَاغَ اللَّهُ قُلُوبَهُمْ ۚ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ -5
(Ve iz kale musa likavmihi ya kavmi lime tu´zuneniy ve kad ta´lemune enniy resulullahi ileykum felemma zağu ezağallahu kulubehum vallahu la yehdiylkavmelfasikıyne.)
61-Saf Suresi
5.Ayet
Medine
28
550
Hani Mûsâ kavmine, “Ey kavmim! Allah’ın size gönderdiği peygamberi olduğumu bilip durduğunuz hâlde, niçin bana eziyet ediyorsunuz?” demişti. Onlar yoldan sapınca, Allah da kalplerini (doğru yoldan) saptırdı. Allah, fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Ve hani bir vakıt Musâ kavmına şöyle demişti: Ey kavmim! Benim size Allahın Resulü olduğumu bildiğiniz halde niçin bana ezâ ediyorsunuz? Sonra vakta ki yamıklık ettiler Allah da kalblerini yamılttı, öyle ya Allah fasıklar güruhunu doğru yola çıkarmaz. Hani, bir vakit Mûsa kavmine şöyle demişti: “-Ey kavmim! Benim, size Allah’ın peygamberi olduğumu bildiğiniz halde, niçin bana eziyyet ediyorsunuz?” Vaktaki hakdan saptılar, Allah da kalblerini hidayetten çevirdi. Allah fâsık (kâfirler) topluluğunu hidayete erdirmez. Hani bir zaman Musa, kendi milletine, «ey milletim !» demişti, «neden beni incitip üzüyorsunuz ? Oysa siz, gerçekten benim Allah´ın peygamberi olduğumu biliyorsunuz.» Ne vakit ki, onlar (haktan bâtıla) meyledip saptılar, Allah da onların kalblerini (hakkı kabulden uzak tutup) eğik hale getirdi. Allah, hakkın sınırlarını çiğneyip yozan milleti doğru yola çıkarmaz. Hani Musa, kavmine «Ey kavmim, benim, size hakıykaten Allahın peygamberi (olarak gönderilmiş) olduğumu bildiğiniz halde niçin beni ezâlandırıyorsunuz»? demişdi. İşte onlar (Hakdan) sapıb eğrildikleri zaman Allah da onların kalblerini (hidâyetden) döndürdü. Allah faasıklar güruhuna hidâyet etmez. Ve an o zamânı ki hani Mûsâ, kavmine, ey kavmim demişti, ne diye beni incitirsiniz ve gerçekten de bilirsiniz ki ben, şüphe yok ki Allah´ın gönderdiği peygamberim size; derken onlar, eğrilince Allah da gönüllerini gerçekten bâtıla meylettirdi ve Allah, buyruktan çıkan topluluğu doğru yola sevketmez.
61-Saf Suresi

6.Ayet
Medine

28
551
وَإِذْ قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ يَا بَنِي إِسْرَائِيلَ إِنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُمْ مُصَدِّقًا لِمَا بَيْنَ يَدَيَّ مِنَ التَّوْرَاةِ وَمُبَشِّرًا بِرَسُولٍ يَأْتِي مِنْ بَعْدِي اسْمُهُ أَحْمَدُ ۖ فَلَمَّا جَاءَهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ قَالُوا هَٰذَا سِحْرٌ مُبِينٌ -6
(Ve iz kale ´ıysebnu meryeme ya beniy israiyle inniy resulullahi ileykum musaddikan lima beyne yedeyye minettevrati ve mubeşşiren biresulin ye´tiy min ba´diy-ismuhu ahmedu felemma caehum bilbeyyinati kalu haza sıhrun mubiynun.)
61-Saf Suresi
6.Ayet
Medine
28
551
Hani, Meryem oğlu İsa, “Ey İsrailoğulları! Şüphesiz ben, Allah’ın size, benden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek, Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici (olarak gönderdiği) peygamberiyim” demişti. Fakat (İsa) onlara apaçık mucizeleri getirince, “Bu, apaçık bir sihirdir” dediler. Bir vakıt da Meryemin oğlu İsâ şöyle dedi: Ey İsraîl oğulları! Ben size Allahın Resulüyüm, önümdeki Tevratın musaddıkı ve benden sonra gelecek bir Resulün müjdecisi olarak geldim ki onun ismi Ahmeddir, sonra o onlara beyyinelerle gelince «bu apaçık bir sihir» dediler. Bir vakit Meryem’in oğlu İsa, şöyle demişti: “- Ey İsrailoğulları! Ben, size (gönderilen) Allah’ın peygamberiyim. Önümde (benden önceki) Tevrat’ın tasdikçisi ve benden sonra gelecek bir peygamberin müjdecisi olarak geldim ki, o peygamberin ismi “Ahmed= Muhammed”dir. Sonra İsa, onlara mucizelerle gelince: “- Bu, apaçık bir sihirdir.” dediler. Hani bir zaman da Meryem oğlu İsa şöyle demişti: «Ey İsrail oğullan I Şüphesiz ki ben size gönderilen Allah´ın peygamberiyim; önümdeki Tevrat´ı doğrulayanım ve benden sonra gelecek olan Ahmed ismindeki bir peygamberi müjdeliyenim.» Ne vakit ki, o (müjdelenen peygamber) onlara açık belgelerle, mu´cizelerle geldi, «bu apaçık bir sihirdir» dediler. Meryem oğlu Îsâ da bir zaman (şöyle) demişdi: «Ey İsrâîl oğulları, ben size Allahın peygamberiyim. Benden evvelki Tevrâtı tasdıyk edici, benden sonra gelecek bir peygamberi de — ki adı Ahmed dir — müjdeleyici olarak (geldim)». Fakat o, kendilerine açık açık bürhanlar getirince «Bu, apâşikâr bir büyüdür» dediler. Ve an o zamân ki hani Meryem oğlu İsâ, ey İsrailoğulları demişti, şüphe yok ki ben, size, elimdeki Tevrât´ı gerçekleyen ve benden sonra gelecek ve adı Ahmed olacak bir peygamberi müjdeleyen Allah elçisiyim; fakat o, onlara, apaçık delillerle gelince bu dediler, apaçık bir büyü.
61-Saf Suresi

7.Ayet
Medine

28
551
وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرَىٰ عَلَى اللَّهِ الْكَذِبَ وَهُوَ يُدْعَىٰ إِلَى الْإِسْلَامِ ۚ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ -7
(Ve men azlenu mimmeniftera ´alellahilkezibe ve huve yud´a ilel´islami vallahu la yehdiylkavmezzalimiyne.)
61-Saf Suresi
7.Ayet
Medine
28
551
Kim, İslâm’a davet olunduğu hâlde, Allah’a karşı yalan uydurandan daha zalimdir? Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez. İslâma da´vet olunurken Allaha karşı yalan uydurandan daha zâlim de kim olabilir! Allah da zâlimler güruhunu muvaffak etmez İslâm’a çağrıldığı halde, Allah’a karşı yalan uydurandan daha zalim kimdir? Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez. İslâm´a çağrıldığı halde Allah´a karşı yalan uydurandan daha zâlim kim vardır? Allah, (halkı ve idarecileri) zâlimler olan milleti doğru yola eriştirmez. Kendisi İslama da´vet edilib dururken, Allaha karşı yalan uydurandan daha zaalim kimdir? Allah zaalimler güruhunu muvaffak etmez. Ve Müslümanlığa çağrıldığı halde yalan yere Allah´a iftirâ edenden daha zâlim kimdir ki? Ve Allah, zâlim topluluğu doğru yola sevketmez.
61-Saf Suresi

8.Ayet
Medine

28
551
يُرِيدُونَ لِيُطْفِئُوا نُورَ اللَّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَاللَّهُ مُتِمُّ نُورِهِ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ -8
(Yuriydune liyutfiu nurallahi biefvahihim vallahu mutimmu nurihi velev kerihelkafirune.)
61-Saf Suresi
8.Ayet
Medine
28
551
Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. İstiyorlar ki Allahın nûrunu ağızlariyle söndürsünler, Allah ise nûrunu tamamlıyacaktır, isterse kâfirler hoşlanmasınlar. (Kâfirler) istiyorlar ki, Allah’ın nûrunu, (İslâm dinini) ağızları ile (kötü söz ve iftiraları ile) söndürsünler. Allah ise, nûrunu tamamlıyacaktır; isterse kâfirler hoşlanmasınlar. Onlar, Allah´ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Allah ise —kâfirler hoşlanmasa da— nurunu hep tamamlayandır. Onlar ağızlariyle Allahın nuurunu söndürmiye yelleniyorlar. Halbuki Allah, kendi nuurunu (bizzat) tamamlayıcıdır, kâfirler hoş görmese de. Allah nûrunu, ağızlarıyla üfleyip söndürmek isterler ve Allah´sa nûrunu tamamlayacak, kuvvetlendirecektir ve isterse kâfirlerin zoruna gitsin, istemesinler.
61-Saf Suresi

9.Ayet
Medine

28
551
هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَىٰ وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ -9
(Huvelleziy ersele resulehu bilhuda ve diynilhakkı liyuzhirehu ´aleddiyni kullihi velev kerihelmuşrikune.)
61-Saf Suresi
9.Ayet
Medine
28
551
O, kendisine ortak koşanlar hoşlanmasa da, dinini bütün dinlere üstün kılmak için peygamberini hidayet ve hak din ile gönderendir. O Allahdır ki Resulünü hidayet kanunu ve hak dini ile gönderdi, onu her dinin üstüne çıkarmak için, isterse müşrikler hoşlanmasınlar. O Allah’dır ki, Peygamberini her dinin üstüne çıkarmak için, O’nu hidayet ve hak din ile gönderdi; isterse müşrikler hoşlanmasınlar. Allah´a ortak koşan putperestler, hoşlanmasalar bile, dinini bütün dinlere üstün kılmak için Peygamberini doğru yolu gösterici ve hakk din´le gönderen O´dur. O, peygamberini hidâyet ve hak dîn ile gönderendir. Çünkü O, bunu diğer bütün dînlerden üstün kılacakdır, müşriklerin hoşuna gitmese de. O, bir mâbuttur ki Peygamberini, müşrikleri istemese de dini, bütün dinlere üst olsun diye doğru yolla ve gerçek dinle göndermiştir.
61-Saf Suresi

10.Ayet
Medine

28
551
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا هَلْ أَدُلُّكُمْ عَلَىٰ تِجَارَةٍ تُنْجِيكُمْ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ -10
(Ya eyyuhelleziyne amenu hel edullukum ´ala ticaretin tunciykum min ´azabin eliymin.)
61-Saf Suresi
10.Ayet
Medine
28
551
Ey iman edenler! Sizi elem dolu bir azaptan kurtaracak bir ticaret göstereyim mi size? Ey o bütün iyman edenler! Size öyle bir ticaret göstereyim mi ki sizleri elîm bir azâbdan kurtarır. Ey iman edenler; Size öyle bir kazanç göstereyim mi ki, sizleri acıklı bir azabdan kurtarıversin? Ey imân edenler! Sizi elem verici bir azâbdan kurtaracak bir ticaret yolunu size göstereyim mi ? Ey îman edenler, — elem verici bir azâbdan sizi kurtaracak — bir ticâret (yolunu) göstereyim mi size? Ey inananlar, size bir alışveriş haber vereyim mi ki elemli azaptan kurtarsın sizi?
61-Saf Suresi

11.Ayet
Medine

28
551
تُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَتُجَاهِدُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنْفُسِكُمْ ۚ ذَٰلِكُمْ خَيْرٌ لَكُمْ إِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ -11
(Tu´minune billahi ve resulihi ve tucahidune fiy sebiylillahi biemvalikum ve enfusikum zalikum hayrun lekum in kuntum ta´lemune.)
61-Saf Suresi
11.Ayet
Medine
28
551
Allah’a ve peygamberine inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihat edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için çok hayırlıdır. Allah ve Resulüne iyman edip mallarınız ve canlarınızla Allah yolunda mücahede eylersiniz, bu sizin için çok hayırlıdır, eğer bilir iseniz Allah’a ve Peygamberine iman edib mallarınızla, canlarınızla Allah yolunda mücahede edersiniz. Bu sizin için çok hayırlıdır; eğer bilirseniz. Allah´a ve Peygamberine dosdoğru inanırsınız, Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla cihâd edersiniz. Bu, eğer bilirseniz sizin için çok hayırlıdır. Allaha ve peygamberine îman (da sebat) eder, mallarınızla, canlarınızla da Allah yolunda çarpışırsınız. Bu, sizin için, eğer bilirseniz, çok hayırlıdır. İnanırsanız Allah´a ve Peygamberine ve savaşırsanız Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla; işte bu, bilseniz, size daha da hayırlıdır.
61-Saf Suresi

12.Ayet
Medine

28
551
يَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَيُدْخِلْكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ وَمَسَاكِنَ طَيِّبَةً فِي جَنَّاتِ عَدْنٍ ۚ ذَٰلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ -12
(Yağfir lekum zunubekum ve yudhılkum cennatin tecriy min tahtihel´enharu ve mesakine tayyibeten fiy cennati ´adnin zalikelfevzul´azıymu.)
61-Saf Suresi
12.Ayet
Medine
28
551
(Bunu yapınız ki) Allah, günahlarınızı bağışlasın, sizi içinden ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koysun. İşte bu büyük başarıdır. Günahlarınızı mağfiret buyurur ve sizi altından ırmaklar akar Cennetlere ve Adn Cennetlerinde hoş hoş meskenlere koyar, işte büyük kurtuluş «fevzi azîm» odur (Bunu yaptığınız takdirde) Allah, günahlarınızı bağışlar ve sizi (ağaç ve köşkleri) altından ırmaklar akar cennetlere, Adn cennetlerindeki güzel ve hoş saraylara koyar. İşte bu, en büyük kurtuluştur. Bu durumda Allah günahlarınızı bağışlar ve sizi altlarından ırmaklar akan Cennetlere, Adn Cennetleri´ndeki tertemiz, gönül açıcı konaklara koyar. İşte bu büyük bir kurtuluştur. (Böyle yaparsanız O, sizin günâhlarınızı yarlığar, sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere ve Adin cennetlerindeki çok güzel saraylara sokar. İşte bu, en büyük kurtuluş (seâdet) dir. Suçlarınızı örter ve sizi, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere ve ebedî Adn cennetlerinde tertemiz evlere sokar; bu, pek büyük bir kurtuluş, kutluluk ve murâda eriştir.
61-Saf Suresi

13.Ayet
Medine

28
551
وَأُخْرَىٰ تُحِبُّونَهَا ۖ نَصْرٌ مِنَ اللَّهِ وَفَتْحٌ قَرِيبٌ ۗ وَبَشِّرِ الْمُؤْمِنِينَ -13
(Ve uhra tuhıbbuneha nasrun minallahi ve fethun kariybun ve beşşirilmu´miniyne.)
61-Saf Suresi
13.Ayet
Medine
28
551
Seveceğiniz başka bir kazanç daha var: Allah’tan bir yardım ve yakın bir fetih (Mekke’nin fethi). (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele! Diğer biri de ki onu seveceksiniz; Allahdan nusrat ve yakın bir fetih, hem mü´minleri müjdele Başka bir kazanç daha ki, onu seveceksiniz, (sizin olmasını isteyeceksiniz): Allah’dan (Peygamberin Kureyş kâfirleri üzerine vuku bulacak olan) bir zaferdir; ve yakın bir fetihtir, (Mekke’nin fethidir). (Ey Rasûlüm), müminleri, (dünyada zaferle, ahirette cennetle) müjdele. Bir başkası da —ki onu çok seveceksiniz— Allah´tan yardım ve yakın bir fetih... Ve sen (Ey Peygamber !) mü´minleri müjdele.. (Sizin için) seveceğiniz diğer (aacil bir ni´met) daha (var ki o da) Allahdan nusret ve yakın fetih (dir). (Habîbim) sen mü´minlere (bu nusreti ve fethi) müjdele. Ve başka bir şey daha var ki seversiniz: Yardım ve zafer Allah´tan ve pek yakın bir fetih; ve müjdele inananları.
61-Saf Suresi

14.Ayet
Medine

28
551
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا كُونُوا أَنْصَارَ اللَّهِ كَمَا قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ لِلْحَوَارِيِّينَ مَنْ أَنْصَارِي إِلَى اللَّهِ ۖ قَالَ الْحَوَارِيُّونَ نَحْنُ أَنْصَارُ اللَّهِ ۖ فَآمَنَتْ طَائِفَةٌ مِنْ بَنِي إِسْرَائِيلَ وَكَفَرَتْ طَائِفَةٌ ۖ فَأَيَّدْنَا الَّذِينَ آمَنُوا عَلَىٰ عَدُوِّهِمْ فَأَصْبَحُوا ظَاهِرِينَ -14
(Ya eyyuhelleziyne amenu kunu ensarallahi kema kale ´ıysebnu meryeme lilhavariyyiyne men ensariy ilellahi kalelhavariyyune nahnu ensarullahi feamenet taifetun min benuy israiyle ve keferet taifetun feeyyednelleziyne amenu ´ala ´aduvyihim feasbehu zahiriyne.)
61-Saf Suresi
14.Ayet
Medine
28
551
Ey iman edenler! Allah’ın yardımcıları olun. Nasıl ki Meryem oğlu İsa da havarilere, “Allah’a giden yolda benim yardımcılarım kimdir?” demişti. Havariler de, “Biz Allah’ın yardımcılarıyız” demişlerdi. Bunun üzerine İsrailoğullarından bir kesim inanmış, bir kesim de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler. Ey o bütün iyman edenler! Allah yardımcıları olunuz, netekim Meryemin oğlu İsâ: «Kim benim yardımcılarım Allaha doğru?» dedi, Havâriyyun «biz Allah yardımcılarıyız» dediler. Bunun üzerine Beni İsraîlden bir taife iyman etti, bir taife de küfre gitti de biz iyman edenleri düşmanlarına karşı teyid eyledik, o suretle onlar üstün olup yüze çıktılar. Ey iman edenler! Allah’ın (dininin) yardımcıları olunuz; nitekim Meryem’in oğlu İsa, Havari’lere: “- Allah’ın zaferine kavuşmak için, benim yardımcılarım kim?” demişti. Havariler (İsâ’ya bağlı seçkinler) de şöyle cevab verdiler: “- Biziz Allah’ın yardımcıları...” Bunun üzerine İsraîl oğullarından bir topluluk (İsâ’ya) iman etti. Bir topluluk da kâfir oldu. Biz de, iman edenleri, düşmanlarına karşı kuvvetlendirdik de böylece (düşmanlarına) üstün geldiler. Ey İmân edenler! (Dinini sapasağlam ayakta tutmak hususunda) Allah yardımcıları olunuz. Nasıl ki Meryem oğlu İsa, Havarilere, «Allah yolunda yardımcılarım kim ?» demişti. Havariler de, «Allah yardımcıları biziz!» demişlerdi. Böylece İsrail oğulları´ndan bir kısmı imân etmiş, bir kısmı da küfre sapmıştı. Biz, imân edenleri düşmanlarına karşı destekledik de üstün geldiler. Ey îman edenler, Allahın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsâ (da) havaarîlerine «Allaha (müteveccih olarak) benim yardımcılarım kim (olacak)?» demiş, havaarîler de «Allahın yardımcı (kul) lan biziz» (diye) söylemişlerdi. İşte İsrâîl oğullarından bir zümre (ona) îman etmiş, bir zümre de küfürde kalmışdı. Nihayet biz, o îman edenleri düşmanlarına karşı destekledik de bu suretle gaalib (olarak) çıkdılar. Ey inananlar, Allah´ın yardımcıları olun, nitekim Meryem oğlu İsâ da Havâriyyûn´a, Allah yolunda yardımcılarım kimdir demişti, Havâriyyûn, biziz Allah´ın yardımcıları demişlerdi; derken İsrailoğullarından bir bölük inanmıştı, bir bölük de kâfir olmuştu; derken biz, inananları, düşmanlarına karşı kuvvetlendirmiştik de üst gelmişlerdi.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021