KUR'AN-I KERİM 85-Büruc Suresideki 22 Ayeti Kerime ve Mealleri | بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ |
SURE AYET CÜZÜ SAYFA |
ARAPÇA OKUNUŞU |
SURE AYET CÜZÜ SAYFA |
DİYANET VAKFI | ELMALILI | ALI FIKRI YAVUZ | CELAL YILDIRIM | HASAN BASRI CANTAY | ABDULBAKİ GOLPINARLI |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|
85-Büruc Suresi
1.Ayet Mekke 30 589 |
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ وَالسَّمَاءِ ذَاتِ الْبُرُوجِ
-1
(Vessemai zatilbüruci.) |
85-Büruc Suresi
1.Ayet Mekke 30 589 |
Burçlarla dolu göğe andolsun, | O Semai zatilbüruca | Kasem olsun, burçlar sahibi semâya, | Kendinde burçlar (takım yıldızlar) taşıyan göğe and olsun, | Andolsun burçlar a mâlik olan göğe, | Andolsun burçları bulunan göğe. |
85-Büruc Suresi
2.Ayet Mekke 30 589 |
وَالْيَوْمِ الْمَوْعُودِ
-2
(Velyevmilmev´udi.) |
85-Büruc Suresi
2.Ayet Mekke 30 589 |
Va’dedilmiş güne (kıyamete) andolsun, | Ve o yevmi mev´uda | O vaad edilen güne (kıyamete), | Va´dedilen güne (Kıyamet gününe) and olsun, | o va´d olunan güne, | Ve vaadedilen güne. |
85-Büruc Suresi
3.Ayet Mekke 30 589 |
وَشَاهِدٍ وَمَشْهُودٍ
-3
(Ve şahidin ve meşhudin.) |
85-Büruc Suresi
3.Ayet Mekke 30 589 |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. | Ve şâhide ve meşhûda kasem olsun | Cumaya ve arefe gününe ki, | Ve şâhid olana ve şâhid olunana da and olsun ki, | şâhidle meşhûde ki, | Ve tanığa ve görünene. |
85-Büruc Suresi
4.Ayet Mekke 30 589 |
قُتِلَ أَصْحَابُ الْأُخْدُودِ
-4
(Kutile ashabül´uhdudi.) |
85-Büruc Suresi
4.Ayet Mekke 30 589 |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. | Tel´ıyn edildi sahibleri o uhdudun | (Eski devirlerde müminlere çeşitli eziyetler yapan ve) Ashab-ı Uhdûd (diye adlanan kavim lânet edildiği gibi, Mekke müşrikleri de) lânetlenmiştir. | Uhdûdlular lanetlendiler.. | (4-5) tutuşdurucu (malzeme ile hazırladıkları) o ateş hendeklerin saahibleri gebertilmişdir. | Kahrolsun yerde hendekler kazıp ateşler yakanlar. |
85-Büruc Suresi
5.Ayet Mekke 30 589 |
النَّارِ ذَاتِ الْوَقُودِ
-5
(En nari zatelvekudi.) |
85-Büruc Suresi
5.Ayet Mekke 30 589 |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. | O çıralı ateşin | İşkenceleri (Uhdûd’un), alevli ateştendi. | Alev alev yanan ateş, | (4-5) tutuşdurucu (malzeme ile hazırladıkları) o ateş hendeklerin saahibleri gebertilmişdir. | Öylesine ateş ki odunları var. |
85-Büruc Suresi
6.Ayet Mekke 30 589 |
إِذْ هُمْ عَلَيْهَا قُعُودٌ
-6
(İz hüm ´aleyha ku´udün.) |
85-Büruc Suresi
6.Ayet Mekke 30 589 |
(6-7) O vakit, ateşin etrafında oturmuş, mü’minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. | O vakıt ki üzerine oturmuştular | O vakit, (o zalim kâfirler) ateşin etrafında oturmuştular; | Hani ya onlar ateşin çevresinde oturmuşlardı. . | O zaman onlar (o ateşin) etrafında oturucu idiler. | O sırada kendileri de kıyısında oturmuşlar. |
85-Büruc Suresi
7.Ayet Mekke 30 589 |
وَهُمْ عَلَىٰ مَا يَفْعَلُونَ بِالْمُؤْمِنِينَ شُهُودٌ
-7
(Ve hüm ´ala ma yef´alune bilmü´miniyne şühudün.) |
85-Büruc Suresi
7.Ayet Mekke 30 589 |
(6-7) O vakit, ateşin etrafında oturmuş, mü’minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. | Mü´minlere yaptıklarına karşı şâhid de oluyorlardı | Ve müminlere yaptıklarına, (onları yakmalarına) şahid bulunuyorlardı. | Onlar, mü´minlere yaptıklarına şâhid oluyorlardı. | Onlar (Allaha) îman edenlere yapacakları (işkenceler) hususunda (hükümdarları nezdinde) şâhidlik edeceklerdi. | İnananlara yaptıklarını seyrediyor onlar. |
85-Büruc Suresi
8.Ayet Mekke 30 589 |
وَمَا نَقَمُوا مِنْهُمْ إِلَّا أَنْ يُؤْمِنُوا بِاللَّهِ الْعَزِيزِ الْحَمِيدِ
-8
(Ve ma nekamu minhüm illa en yü´minu billahil´aziyzilhamiydi.) |
85-Büruc Suresi
8.Ayet Mekke 30 589 |
(8-9) Onlar mü’minlere ancak; göklerin ve yerin hükümranlığı kendisine ait olan mutlak güç sahibi ve övülmeye lâyık Allah’a iman ettikleri için kızıyorlardı. Allah, her şeye şahittir. | Onlardan kızdıkları da yalnız azîz, hamîd olan Allaha iyman etmeleri idi | Müminlere kızdıkları da, ancak Azîz, Hamîd olan Allah’a iman etmeleri idi. | Onların en çok kızıp intikam almak istedikleri ise, O çok güçlü, çok üstün, O çok övülmeye lâyık Allah´a imân edenlerdi. | Onlar, içlerinden (mü´minlerin) O yegâne gaalib, her hamde lâyık Allaha îman etmelerinden başka (hiçbir şey´i) inkâr etmemişlerdi. | Ve ancak üstün ve hamde lâyık Allah´a inandıkları için onları azaplandırmadalar. |
85-Büruc Suresi
9.Ayet Mekke 30 589 |
الَّذِي لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۚ وَاللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ
-9
(Elleziy lehu mülküssemavati vel´ardı vallahü ´ala külli şey´in şehiydün.) |
85-Büruc Suresi
9.Ayet Mekke 30 589 |
(8-9) Onlar mü’minlere ancak; göklerin ve yerin hükümranlığı kendisine ait olan mutlak güç sahibi ve övülmeye lâyık Allah’a iman ettikleri için kızıyorlardı. Allah, her şeye şahittir. | Ki bütün Semavât ve Arz mülkü onundur ve Allah, her şey´e şâhiddir | O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü O’nundur; ve Allah her şeye şahiddir. | O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü O´nundur. Allah her şeye şâhiddir. | (O Allah ki) göklerin ve yerin mülk (-ü tasarruf) u Onundur. Allah herşey´e hakkıyle şâhiddir. | O mâbut ki onundur saltanatı ve tedbîri göklerin ve yeryüzünün ve Allah her şeye tanıktır. |
85-Büruc Suresi
10.Ayet Mekke 30 589 |
إِنَّ الَّذِينَ فَتَنُوا الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَتُوبُوا فَلَهُمْ عَذَابُ جَهَنَّمَ وَلَهُمْ عَذَابُ الْحَرِيقِ
-10
(İnnelleziyne fetenülmü´miniyne velmü´minati sümme lem yetubu felehüm ´azabü cehenneme ve lehüm ´azabülhariykı.) |
85-Büruc Suresi
10.Ayet Mekke 30 589 |
Şüphesiz mü’min erkeklerle mü’min kadınlara işkence edip, sonra da tövbe etmeyenlere; cehennem azabı ve yangın azabı vardır. | O kimseler ki mü´minîn ve mü´minâta fitne yapmışlar, sonra da tevbe etmemişlerdir muhakkak artık onlara Cehennem azâbı var ve onlara yangın azâbı vardır | Muhakkak ki, mümin erkeklerle mümin kadınlara eziyet edenler, sonra da tevbe etmiyenler (var ya), işte onlara cehennem azabı var ve onlara yangın azabı var... | O kimseler ki, inanan erkek ve kadınlara (dinlerinden dönmeleri için) işkencede bulundular, sonra da (bu yaptıklarından dolayı) tövbe etmediler ; onlar için Cehennem azabı vardır; o çok yakıcı azâb onlar içindir | Hakıykat, erkek mü´minlerle kadın mü´minleri belâye uğratanlar, sonra da tevbe etmeyenler (yok mu?) onlar için cehennem azâbı vardır, onlar için bir de yangın azâbı. | Kadın ve erkek, inananları azaplandıranlar, sonra da tövbe etmeyenler yok mu, onlaradır cehennem azâbı ve onlaradır yakıp kavuran azap. |
85-Büruc Suresi
11.Ayet Mekke 30 589 |
إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَهُمْ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ ۚ ذَٰلِكَ الْفَوْزُ الْكَبِيرُ
-11
(İnnelleziyne amenu ve ´amilussalihati lehüm cennatün tecriy min tahtihel´enharü zalikelfevzülkebiyrü.) |
85-Büruc Suresi
11.Ayet Mekke 30 589 |
İman edip salih ameller işleyenlere gelince; onlara içinden ırmaklar akan cennetler vardır. İşte bu büyük başarıdır. | O kimseler ki iyman etmişler ve salih ameller işlemişlerdir, muhakkak onlara altından ırmaklar akar Cennetler var, işte o büyük kurtuluşdur | İman edib salih ameller işliyenlere gelince; onlara (ağaçları ve evleri) altından ırmaklar akar cennetler var. İşte büyük kurtuluş budur... (*) Dikkat! Secde âyetidir. | Şüphesiz ki, imân edip iyi-yararlı amellerde bulunanlara, altlarından ırmaklar akan Cennetler vardır. İşte bu, büyük bir kurtuluştur. | İman edib de güzel güzel amel (ve hareket) edenler (e gelince:) Altlarından ırmaklar akan cennetler de, onlarındır. Büyük kurtuluş (ve seâdet de) budur. | İnananlara ve iyi işlerde bulunanlara gelince: Onlaradır kıyılarından ırmaklar akan cennetler ve buysa pek büyük bir kurtuluştur, bu kutluluk ve murâda eriş. |
85-Büruc Suresi
12.Ayet Mekke 30 590 |
إِنَّ بَطْشَ رَبِّكَ لَشَدِيدٌ
-12
(İnne batşe rabbike leşediydün.) |
85-Büruc Suresi
12.Ayet Mekke 30 590 |
Şüphesiz, Rabbinin yakalaması çok çetindir. | Hakîkat rabbının tutuşu şediddir | Gerçekten Rabbinin (zalimleri azabla) yakalayıvermesi çok şiddetlidir. | Şüphesiz ki Rabbin tutup kahretmesi çok şiddetlidir. | Hakıykat, Rabbinin kıskıvrak tutub yakalayışı pek çetindir. | Şüphe yok ki Rabbinin, tutup helâk edişi, pek çetindir. |
85-Büruc Suresi
13.Ayet Mekke 30 590 |
إِنَّهُ هُوَ يُبْدِئُ وَيُعِيدُ
-13
(İnnehu hüve yübdiü ve yü´ıydü.) |
85-Büruc Suresi
13.Ayet Mekke 30 590 |
Şüphesiz O, başlangıçta yaratmayı yapar, sonra onu tekrarlar. | Çünkü o hem mübdî hem muîddir | Çünkü O, (mahlûkâtı yoktan var edib) yaratır ve, (sonra öldürüb tekrar) diriltir. | Doğrusu O, önce yoktan başlatıp var kılar; sonra da öldürüp yeniden geri çevirir. | Çünkü O, ilkin var edenin de, (sonra yeniden diriltib kendisine) döndürecek olanın da ta kendisidir. | Şüphe yok ki o, ilk defa var eder ve ölümden sonra gene de yaratır. |
85-Büruc Suresi
14.Ayet Mekke 30 590 |
وَهُوَ الْغَفُورُ الْوَدُودُ
-14
(Ve hüvelğafurülvedudü.) |
85-Büruc Suresi
14.Ayet Mekke 30 590 |
O, çok bağışlayandır, çok sevendir. | Onunla beraber gafurdur, çok sevgili (vedud)dur | Bununla beraber O, Gafûr’dur = tevbe edenleri bağışlayandır. Vedûd’dur = itaatkârları sevendir. | O, çok bağışlayandır, çok sevilen ve sevendir. | O, (tevbe´ eden mü´minleri) çok yarlığayan, (dostlarını) çok sevendir. | Ve odur suçları örten ve çok çok seven. |
85-Büruc Suresi
15.Ayet Mekke 30 590 |
ذُو الْعَرْشِ الْمَجِيدُ
-15
(Zül´arşilmeciydü.) |
85-Büruc Suresi
15.Ayet Mekke 30 590 |
Arş’ın sahibidir, şanı yüce olandır. | Arşın sahibi, şanlı (mecîd)dir | Arşın sahibidir, Mecîd’dir = zâtında ve sıfatında pek büyüktür. | Yüce şerefli, şanlı Arş´ın sahibidir. | Arşın saahibidir. (Zâtinde de, sıfatlarında da) pek yücedir (büyükdür). | Şerefli arşın sâhibi. |
85-Büruc Suresi
16.Ayet Mekke 30 590 |
فَعَّالٌ لِمَا يُرِيدُ
-16
(Fa´´alün lima yüriydü.) |
85-Büruc Suresi
16.Ayet Mekke 30 590 |
Dilediğini mutlaka yapandır. | Dilediğini yapar (fa´alün limâ yürîd)dir | Dilediğini hemen yapandır. | İrâde ettiğini kusursuz yapandır. | Ne dilerse hakkıyle yapandır. | Dilediğini işler durur. |
85-Büruc Suresi
17.Ayet Mekke 30 590 |
هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ الْجُنُودِ
-17
(Hel etake hadiysülcünudi.) |
85-Büruc Suresi
17.Ayet Mekke 30 590 |
(17-18) Orduların, Firavun ve Semûd’un haberi sana geldi mi? | geldi ya, sana kıssası o orduların (o cünudun) | (Ey Rasûlüm) geldi ya sana haberleri (o kâfirler topluluğu) orduların: | (17-18) Fir´avn ve Semûd askerlerinin haberi sana geldi ya.. | (17-18) Sana (Habîbim) o orduların, Firavn ve Semuudun haberi geldi ya. | Sana, ordulara âit olan söz gelmedi mi. |
85-Büruc Suresi
18.Ayet Mekke 30 590 |
فِرْعَوْنَ وَثَمُودَ
-18
(Fir´avne ve semude.) |
85-Büruc Suresi
18.Ayet Mekke 30 590 |
(17-18) Orduların, Firavun ve Semûd’un haberi sana geldi mi? | Fir´avnin ve Semudün | Firavun’un ve Semûd’un... (Bunların, peygamberlerini tekzib edişlerini ve sonunda helâk edilişlerini biliyorsun. O halde sen müşriklerin eziyetlerine sabret ve onları böyle bir akıbetle korkut). | (17-18) Fir´avn ve Semûd askerlerinin haberi sana geldi ya.. | (17-18) Sana (Habîbim) o orduların, Firavn ve Semuudun haberi geldi ya. | Firavun´a ve Semûd´a âid olan? |
85-Büruc Suresi
19.Ayet Mekke 30 590 |
بَلِ الَّذِينَ كَفَرُوا فِي تَكْذِيبٍ
-19
(Belilleziyne keferu fiy tekziybin.) |
85-Büruc Suresi
19.Ayet Mekke 30 590 |
Hayır, inkâr edenler, hâlâ yalanlamaktadırlar. | Fakat o küfredenler hâlâ bir tekzibde | Fakat o kâfir olanlar, hâlâ inkârdadırlar. | Hayır, hayır; o küfredenler durmadan (Hakk´ı) yalanlamakta.. | Hayır, o küfredenler (haalâ) tekzîbdedirler. | Kâfir olanlar, zâten de yalanlamaya dalmışlardır. |
85-Büruc Suresi
20.Ayet Mekke 30 590 |
وَاللَّهُ مِنْ وَرَائِهِمْ مُحِيطٌ
-20
(Vallahü min veraihim muhıytun.) |
85-Büruc Suresi
20.Ayet Mekke 30 590 |
Oysa Allah, onları arkalarından kuşatmıştır. | Halbuki Allah arkalarından kuşatmış | Halbuki, Allah (kendilerini, ilim ve kudreti ile) arkalarından kuşatmıştır. | Allah ise onları arkalarından kuşatmıştır. | Halbuki Allah, arkalarından (onları) kuşatıcıdır. | Ve Allah´sa yaptıkları işin ardından onları kavramış, kuşatmıştır. |
85-Büruc Suresi
21.Ayet Mekke 30 590 |
بَلْ هُوَ قُرْآنٌ مَجِيدٌ
-21
(Bel hüve kur´anün meciydün.) |
85-Büruc Suresi
21.Ayet Mekke 30 590 |
Hayır, o (yalanlamakta oldukları kitap) şanı yüce bir Kur’an’dır. | Fakat o şanlı bir Kur´andır | (Onlar Kur’an’ı inkâr ededursunlar), doğrusu o çok şerefli bir Kur’an’dır. | Hayır, (gerçek onların iddia ettiği gibi değildir), bu (Kitap) çok şanlı şerefli Kur´ândır. | Daha doğrusu (kâfirlerin tekzîb etdikleri) o (kitâb) çok şerefli bir Kur´andır, | Hayır, o şerefli Kur´ân´dır. |
85-Büruc Suresi
22.Ayet Mekke 30 590 |
فِي لَوْحٍ مَحْفُوظٍ
-22
(Fiy levhın mahfuzın.) |
85-Büruc Suresi
22.Ayet Mekke 30 590 |
O, korunmuş bir levhada (Levh-i Mahfuz’da)dır. | Bir Levh-ı Mahfuz´da. | Bir Levh-i Mahfûz’dadır. (tahrif ve tağyirden korunmuştur). | Levh-i Mahfûz´dadır. | Ki mahfuuz bir levhadadır (o). | Korunmuş levhada. |