76-İnsan Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 76-İnsan Suresideki 31 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 76-İnsan Suresideki 31 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
76-İnsan Suresi

1.Ayet
Mekke

29
577
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ هَلْ أَتَىٰ عَلَى الْإِنْسَانِ حِينٌ مِنَ الدَّهْرِ لَمْ يَكُنْ شَيْئًا مَذْكُورًا -1
(Hel eta alel´insani hıynüm mined dehri lem yekun şey´en mezkura.)
76-İnsan Suresi
1.Ayet
Mekke
29
577
İnsan (henüz) anılır bir şey değilken (yaratılmamışken) üzerinden uzunca bir zaman geçti. Fil´hakîka geldi insan üzerine dehirden bir müddet o anılır bir şey olmadı Gerçekten insan üzerine dehirden öyle bir zaman geçti ki, o vakit insan alınır, (insanlıkla tanınır) bir şey değildi. İnsan üzerine zamandan öyle bir dönem gelip geçti ki, o anılmaya değer bir şey değildi. İnsanın üzerine uzun devirden öyle bir zaman gel (ib geç) di ki (o vakit) o, anılmıya değer bir şey bile değildi. Gerçekten de insana, zamânın bir çağı gelmişti ki anılır bir şey bile değildi insan.
76-İnsan Suresi

2.Ayet
Mekke

29
577
إِنَّا خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ مِنْ نُطْفَةٍ أَمْشَاجٍ نَبْتَلِيهِ فَجَعَلْنَاهُ سَمِيعًا بَصِيرًا -2
(İnna halaknel´insane min nutfetin emşacin nebteliyhi fece´alnahu semiy´an basıyra.)
76-İnsan Suresi
2.Ayet
Mekke
29
577
Şüphesiz biz insanı, karışım hâlindeki az bir sudan (meniden) yarattık ve onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işitir ve görür kıldık. Çünkü biz yarattık o insanı bir takım katgılarla mezcedilmiş (emşac) bir nutfeden, evire çevire mübtelâ kılmak üzerede onu bir semî´ basîr yaptık Çünkü biz, insanı, (erkek ve dişi suları ile) karışık bir nutfeden yarattık; (üzerine mükellefiyyet yükliyerek) onu deneyeceğiz. Bunun için onu duygu ve görgü sahibi kıldık. Şüphesiz ki biz, insanı bileşik bir nutfeden yarattık da onu denemekteyiz. Bu sebeple onu işiten ve gören yaptık. Hakıykat, biz insanı birbiriyle karışık bir damla sudan yaratdık. Onu imtihan ediyoruz. Bu sebeble onu işidici, görücü yapdık. Şüphe yok ki biz insanı, bir katre sudan, erkeklik suyuyla kadınlık suyunun rahîmde birleşmesinden yarattık sınamak için, derken onu, duyar, görür bir hâle getirdik.
76-İnsan Suresi

3.Ayet
Mekke

29
577
إِنَّا هَدَيْنَاهُ السَّبِيلَ إِمَّا شَاكِرًا وَإِمَّا كَفُورًا -3
(İnna hedeynahussebiyle imma şakirav ve imma kefura.)
76-İnsan Suresi
3.Ayet
Mekke
29
577
Şüphesiz biz onu (ömür boyu yürüyeceği) yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kat eder. Her halde biz ona yolu gösterdik, ister şâkir olsun ister nankör kâfir Doğrusu biz ona, gerçek yolu gösterdik; ister şükreden (mümin) olsun, ister nankörlük eden (kâfir)... Gerçekten biz, insana yol gösterdik ; o ya şükredici, ya da nankör inkarcı olur. Gerçek, biz ona (doğru) yolu gösterdik. İster şükredici (olsun o), ister nankör (kâfir). İster şükretsin, ister nankör olsun, gerçekten de biz ona doğru yolu gösterdik.
76-İnsan Suresi

4.Ayet
Mekke

29
577
إِنَّا أَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ سَلَاسِلَ وَأَغْلَالًا وَسَعِيرًا -4
(İnna a´tedna lilkafiriyne selasile ve ağlalen ve se´ıyren.)
76-İnsan Suresi
4.Ayet
Mekke
29
577
Şüphesiz biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık. Çünkü biz, kâfirler için, zincirler, tomruklar, bir de Seıyr hazırladık Çünkü biz, kâfirler için zincirler, bukağılar ve alevli bir ateş hazırladık. Hakikat biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alev alev köpüren bir ateş hazırladık. Hakıykat, biz kâfirler için zincirler, bukağılar, alevlendirilmiş bir ateş hazırladık. Şüphe yok ki kâfirlere zincirleri, boyundurukları ve yakıp kavuran cehennemi hazırladık.
76-İnsan Suresi

5.Ayet
Mekke

29
577
إِنَّ الْأَبْرَارَ يَشْرَبُونَ مِنْ كَأْسٍ كَانَ مِزَاجُهَا كَافُورًا -5
(İnnel´ebrare yeşrebune min ke´sin kane mizacuha kafura)
76-İnsan Suresi
5.Ayet
Mekke
29
577
İyiler ise, katkısı kâfur olan içecekler dolu bir kadehten içerler. Haberiniz olsun ebrar (hayır sahibi iyi insanlar) öyle dolgun bir kadehten içeceklerdir ki mizacı olmuştur kâfur Muhakkak ki iyi insanlar, (cennetde) katığı kâfûr olan (şarab) dolu bir kadehten içecekler. Şüphesiz ki, iyi kişiler, karışımı kâfur olan bir bardaktan içerler. Şübhe yok ki iyiler kâfuur katılmış dolu bir kadehden içerler. İtâat eden ve iyilikte bulunanlar, şüphe yok ki kâselerle şaraplar içerler ki kâfûr ırmağının suyu da karıştırılmıştır bu şaraba.
76-İnsan Suresi

6.Ayet
Mekke

29
578
عَيْنًا يَشْرَبُ بِهَا عِبَادُ اللَّهِ يُفَجِّرُونَهَا تَفْجِيرًا -6
(Aynen yeşrebu biha ´ıbadullahi yufecciruneha tefciyra.)
76-İnsan Suresi
6.Ayet
Mekke
29
578
Bir pınar ki Allah’ın kulları ondan içer, onu (istedikleri şekilde) fışkırtıp akıtırlar. Bir çeşme, ondan Allahın kulları içer, güzel, yollar açarak akıtırlar onu akıtırlar (O şarabın katığı olan Kâfur) bir kaynaktır ki, ondan Allah’ın kulları içerler. İstedikleri yere onu kolayca akıtırlar. Bir pınardan ki Allah´ın kulları ondan içer de fışkırttıkça fışkırtırlar. (O kâfuur) bir pınardır ki onu (ancak) Allahın (velî) kulları içerler. Onu (nereye isterlerse kolayca) akıtırlar, fışkırtırlar. Allah´ın has kullarının içtiği bu şarap, bir kaynaktan çıkar ki onlar, diledikleri gibi, diledikleri yerlerde, onu akıtıp fışkırtırlar.
76-İnsan Suresi

7.Ayet
Mekke

29
578
يُوفُونَ بِالنَّذْرِ وَيَخَافُونَ يَوْمًا كَانَ شَرُّهُ مُسْتَطِيرًا -7
(Yufune binnezri ve yehafune yevmen kane şerruhu mustetıyren.)
76-İnsan Suresi
7.Ayet
Mekke
29
578
O kullar adaklarını yerine getirirler. Kötülüğü her yanı kuşatmış bir günden korkarlar. Adaklarını yerine getirirler ve şerri salgın olan bir günden korkarlar (Cennetlik olan iyi insanlar, o kimselerdir ki, dünyada) adaklarını yerine getirirler; ve azabı salgın olan bir günden korkarlar. Bunlar adaklarını yerine getirirler ve şerri yaygın olan bir günden korkarlar. (Onlar) adağını yerine getirirler (di), şerri yaygın (ve salgın) olan günden korkarlar (dı). Adaklarını yerine getirir onlar ve şerri, her yanı saran, kaplayan günden korkarlar.
76-İnsan Suresi

8.Ayet
Mekke

29
578
وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَىٰ حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا -8
(Ve yut´ımunetta´ame ´ala hubbihi miskiynen ve yetiymen ve esiyren.)
76-İnsan Suresi
8.Ayet
Mekke
29
578
Onlar, seve seve yiyeceği yoksula, yetime ve esire yedirirler. Miskîne, yetîme, esire seve seve yemek yedirirler Yoksula, yetime, esire seve seve yemek yedirirler. (8-9) Allah sevgisi için (veya mala olan sevgilerine rağmen) fakire, yoksula, yetime ve esîre yedirirler. Sizi ancak Allah rızası için yediriyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz. (Yemeğe olan) sevgi (lerine ve iştihâlarına) rağmen yoksulu, yetimi, esîri doyururlar (dı). Ve ona ihtiyaçları olduğu halde yemeklerini yoksula ve yetime ve tutsağa verirler, onları doyururlar.
76-İnsan Suresi

9.Ayet
Mekke

29
578
إِنَّمَا نُطْعِمُكُمْ لِوَجْهِ اللَّهِ لَا نُرِيدُ مِنْكُمْ جَزَاءً وَلَا شُكُورًا -9
(İnnema nut´ımukum livechillahi la nuriydu minkum cezaen ve la şukuren.)
76-İnsan Suresi
9.Ayet
Mekke
29
578
(Yedirdikleri kimselere şöyle derler:) “Biz size sırf Allah rızası için yediriyoruz. Sizden bir karşılık ve bir teşekkür beklemiyoruz.” Size ancak «livechillâh» it´am ediyoruz, sizden ne bir karşılık isteriz ne de bir teşekkür (Sonra onlara şöyle derler): “Size ancak Allah rızası için yediriyoruz. Sizden ne bir hediye isteriz ne de bir teşekkür. (8-9) Allah sevgisi için (veya mala olan sevgilerine rağmen) fakire, yoksula, yetime ve esîre yedirirler. Sizi ancak Allah rızası için yediriyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz. «Biz, size ancak Allahın yüzü (suyu) için yediriyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür istemeyiz», Sizi, ancak Allah rızâsı için doyurmadayız ve sizden istemeyiz ne bir karşılık, ne bir şükür.
76-İnsan Suresi

10.Ayet
Mekke

29
578
إِنَّا نَخَافُ مِنْ رَبِّنَا يَوْمًا عَبُوسًا قَمْطَرِيرًا -10
(İnna nehafu min rabbina yevmen ´abusen kamtariyren.)
76-İnsan Suresi
10.Ayet
Mekke
29
578
“Çünkü biz, asık suratlı, çetin bir günden (o günün azabından dolayı) Rabbimizden korkarız.” Çünkü biz rabbımızdan korkarız, bir suratsız kara günden (derler) Çünkü biz Rabbimizden korkarız; bed çehreli, çatık suratlı bir günün azabından... Şüphesiz ki biz, asık suratlı (yüzlerin asık olacağı) bir günde Rabbımızdan korkarız (derler). «çünkü biz Rabbimizden, o burtarık suratlı çetin günden korkarız» (derlerdi). Şüphe yok ki biz, suratları astıran, azâbı pek şiddetli olan gün, Rabbimizden korkarız.
76-İnsan Suresi

11.Ayet
Mekke

29
578
فَوَقَاهُمُ اللَّهُ شَرَّ ذَٰلِكَ الْيَوْمِ وَلَقَّاهُمْ نَضْرَةً وَسُرُورًا -11
(Fevekahumullahu şerre zalikelyevmi ve lakkahum nadreten ve sururen.)
76-İnsan Suresi
11.Ayet
Mekke
29
578
Allah da onları o günün kötülüğünden korur ve yüzlerine bir aydınlık ve içlerine bir sevinç verir. Allah da onları o günün şerrinden korur ve kendilerini bir parlaklıkla bir sürûre indirir Allah da onları, o günün azabından korur ve kendilerine güzel bir yüz ve sevinç verir. Allah da onları o günün şerrinden korudu ve yüzlerini ışılar hale getirip sevince erdirdi. İşte bundan dolayı Allah bu günün şerrinden onları korumuş, (yüzlerine) bir güzellik, (yüreklerine) bir sevine vermiş, Derken Allah da korumuştur onları, bugünün şerrinden ve yüzlerine bir parlaklık, gönüllerine bir sevinçtir, vermiştir.
76-İnsan Suresi

12.Ayet
Mekke

29
578
وَجَزَاهُمْ بِمَا صَبَرُوا جَنَّةً وَحَرِيرًا -12
(Ve cezahum bima saberu cenneten ve hariyren.)
76-İnsan Suresi
12.Ayet
Mekke
29
578
Sabretmelerine karşılık da onları cennet ve ipek(ten giysiler) ile mükâfatlandırır. Ve sabırlarına mukabil onlara bir Cennet ve bir harîr verir Sabırlarına karşılık da (içine girecekleri) bir cennet ve (giyecekleri) bir ipek ihsan eder. Sabretmelerine karşılık onları Cennet ve (oradaki) ipekle mükâfatlandırdı. sabretdiklerine mukaabil onları cennetle, ipekle mükâfâtlandırmışdır. Ve sabretmelerine karşılık da mükâfatları, cennettir ve ipeklilerdir.
76-İnsan Suresi

13.Ayet
Mekke

29
578
مُتَّكِئِينَ فِيهَا عَلَى الْأَرَائِكِ ۖ لَا يَرَوْنَ فِيهَا شَمْسًا وَلَا زَمْهَرِيرًا -13
(Muttekiiyne fiyha ´alel´eraiki la yerevne fiyha şemsen ve la zemheriyren.)
76-İnsan Suresi
13.Ayet
Mekke
29
578
Orada koltuklar üzerine kurulmuş olarak bulunurlar. Orada ne güneş (yakıcı sıcak) görürler, ne de dondurucu soğuk. Orada erîkeler üzerine dayanmışlardır ne Güneş görürler onlarda ne de zemherîr Orada koltuklar üzerine dayanmış bir haldedirler. Orada ne bir güneş (rahatsızlığı) görürler, ne de soğuk... Orada tahtlara ve kanepelere yaslanırlar, orada ne güneş, ne de dondurucu bir soğuk görürler. (Oraya girin) hepiniz, içinde tahtlar üzerine yaslama (bahtiyarlar) olarak, orada ne bir güneş, ne de bir zemheri görmeyerek, Yaslanırlar orada tahtlara, orada ne güneş görürler, ne zemheri.
76-İnsan Suresi

14.Ayet
Mekke

29
578
وَدَانِيَةً عَلَيْهِمْ ظِلَالُهَا وَذُلِّلَتْ قُطُوفُهَا تَذْلِيلًا -14
(Ve daniyeten ´aleyhim zılaluha ve zullilet kutufuha tezliylen.)
76-İnsan Suresi
14.Ayet
Mekke
29
578
Üzerlerine cennetin gölgeleri sarkmış, cennetin meyveleri (kolayca alınacak şekilde) yakınlaştırılarak hazırlanmıştır. Üzerlerine o Cennet gölgeleri sarkmış ve devşirimleri mebzûl mebzûl önlerine konmuştur (O cennetteki ağaçların) gölgeleri üzerlerine sarkmış, meyvaları da bol bol önlerine konmuştur. Cennet (ağaçlarının) gölgesi üzerlerine iyice sarkmış, meyveleri kolay toplanır şekilde onlara iyice yaklaştırılmıştır. Ve gölgeleri onlara yakın, meyveleri de emirlerine (her an ve her suretle) boyun eğdirilmiş olarak. Ağaçların gölgeleri, yakındır onlara ve meyveleri, adamakıllı râm olmuştur onlara.
76-İnsan Suresi

15.Ayet
Mekke

29
578
وَيُطَافُ عَلَيْهِمْ بِآنِيَةٍ مِنْ فِضَّةٍ وَأَكْوَابٍ كَانَتْ قَوَارِيرَا -15
(Ve yutafu ´aleyhim bianiyetin min fıddatin ve ekvabin kanet kavariyle.)
76-İnsan Suresi
15.Ayet
Mekke
29
578
Etraflarında gümüş kaplar, şeffaf kadehler dolaştırılır. Hem dolaşılır üzerlerine gümüşten kaplar ve küplerle ki billûrlar Onlara (hizmet için) gümüşten billûr kaplar ve sürahilerle (etraflarında) dolaşılır. Çevrelerinde gümüşten kaplar ve billurdan olan küpler dolaştırılır. Onlara gümüşden billur kablar, kupalar dolaşdırılır. Ve sunulur onlara gümüş kadehler ve sırça sağraklar.
76-İnsan Suresi

16.Ayet
Mekke

29
578
قَوَارِيرَ مِنْ فِضَّةٍ قَدَّرُوهَا تَقْدِيرًا -16
(Kavariyle min fıddatin kadderuha takdiyren.)
76-İnsan Suresi
16.Ayet
Mekke
29
578
Gümüşten billur kaplar ki, onları (ihtiyaca göre) ölçüp düzenlemişlerdir. Gümüşten billûrlar, onları türlü türlü biçime koymuşlardır Gümüşten billûrlar ki, (ehli cennet) onları türlü türlü biçime koymuşlardır. Gümüşten (işlemeli) billurları belli ölçülere göre takdîr etmişlerdir. (Evet) gümüşden (yaratılmış) billurlar ki mıkdarını (sâkıyler) ta´yin etmişlerdir. Öylesine sırça ki incecik gümüşten ve hepsini de içecekleri miktara, susuzluklarına göre ölçmüşlerdir âdetâ.
76-İnsan Suresi

17.Ayet
Mekke

29
578
وَيُسْقَوْنَ فِيهَا كَأْسًا كَانَ مِزَاجُهَا زَنْجَبِيلًا -17
(Ve yuskavne fiyha ke´sen kane mizacuha zencebiylen.)
76-İnsan Suresi
17.Ayet
Mekke
29
578
Orada kendilerine, katkısı zencefil olan içecekle dolu bir kâseden içirilir. Ve orada bir kadeh sunulur ki katgısı olmuştur zencefil Orada kendilerine, katığı zencefîl olan (cennet şarabından dolu) bir kadeh de içirilir. Orada zencefil karışımı kâse ile içirilirler. Orada onlara katgısı zencefil olan (dolu) kadeh de içilir. Ve bir kadehle susuzlukları giderilir ki içindeki şaraba zencefil karıştırılmıştır.
76-İnsan Suresi

18.Ayet
Mekke

29
578
عَيْنًا فِيهَا تُسَمَّىٰ سَلْسَبِيلًا -18
(´Aynen fiyha tusemma selsebiylen.)
76-İnsan Suresi
18.Ayet
Mekke
29
578
Orada bir pınar ki ona “selsebil” adı verilir. Bir çeşme ki denir selsebîl (Zencefîl) cennetde bir kaynakdır ki, ona Selsebîl adı verilir. Orada bir pınar ki, ona Sel-sebîl adı verilir. (Zencefil) orada bir pınardır. «Selsebîl» adı verilir (ona). Orada bulunan ve şarıl şarıl akan, her yana giden, boğazdan kayan selsebîl kaynağından.
76-İnsan Suresi

19.Ayet
Mekke

29
578
وَيَطُوفُ عَلَيْهِمْ وِلْدَانٌ مُخَلَّدُونَ إِذَا رَأَيْتَهُمْ حَسِبْتَهُمْ لُؤْلُؤًا مَنْثُورًا -19
(Ve yetufu ´aleyhim vildanun muhalledune iza reeytehum hasibtehum lu´luen mensuren.)
76-İnsan Suresi
19.Ayet
Mekke
29
578
Çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır. Ve dolanır etraflarına muhalled evlâdlar, görünce onları sanırsın saçılmış inciler (Cennet ehlinin) etraflarında (hizmet için) devamlı olarak taze çocuklar dolaşır ki, sen onları gördüğün zaman saçılmış inciler sanırsın. Çevrelerinde hep taze kalan civanlar dolaşırlar. Onları gördüğünde saçılmış inciler sanırsın. Etraflarında herdem taze çocuklar dolaşır ki sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın! Etraflarında, ölümsüz delikanlılar dolaşır, onları görünce sanırsın ki saçılmış incilerdir.
76-İnsan Suresi

20.Ayet
Mekke

29
578
وَإِذَا رَأَيْتَ ثَمَّ رَأَيْتَ نَعِيمًا وَمُلْكًا كَبِيرًا -20
(Ve iza reeyte semme reeyte ne´ıymen ve mulken kebiyren.)
76-İnsan Suresi
20.Ayet
Mekke
29
578
Orada, görünce (sonsuz) nimetler ve büyük bir mülk (hükümranlık) görürsün. Ve gördüğün zaman orada bir na´îm ve pek büyük bir mülk görürsün Orada her nereye baksan, bir nimet ve pek büyük bir mülk (saltanat) görürsün. Orada nereye baksan hep nîmet ve büyük bir mülk görürsün. Orada herhangi bir yeri gördüğün zaman (büyük) bir ni´met, bol bir (ihtişam ve) saltanat görürsün. Ne yana baksan nîmetler görürsün, ne yana baksan, pek büyük ve zevalsiz bir saltanat ve devletler.
76-İnsan Suresi

21.Ayet
Mekke

29
578
عَالِيَهُمْ ثِيَابُ سُنْدُسٍ خُضْرٌ وَإِسْتَبْرَقٌ ۖ وَحُلُّوا أَسَاوِرَ مِنْ فِضَّةٍ وَسَقَاهُمْ رَبُّهُمْ شَرَابًا طَهُورًا -21
(´Aliyehum siyabu sundusin hudrun ve istebrakun ve hullu esavire min fıddatin ve sekahum rabbuhum şeraben tahuren.)
76-İnsan Suresi
21.Ayet
Mekke
29
578
Üstlerinde ince ve kalın ipekten yeşil elbiseler vardır. Gümüş bileziklerle süsleneceklerdir. Rableri onlara tertemiz bir içecek içirecektir. Üstlerinde bir sündüs esvab yemyeşil ve kalın istebrak, gümüşten bileziklerle süslenmişler, rabları onlara bir şarab-ı tahûr sunmaktadır. Üstlerinde, ince ve kalın ipekten yeşil elbiseler vardır; ve gümüşten bileziklerle süslenmişlerdir. Rableri de onlara tertemiz bir şarab içirmiştir. Üstlerinde ince yeşil ipekten ve ince ve kalın atlastan elbise bulunur. Gümüşten bileziklerle süslenmişlerdir. Rabları onlara tertemiz bir içecek içirmiştir. Üzerlerinde ince ve kalın ipekden yeşil elbiseler vardır. Gümüşden bileziklerle süslenmişlerdir. Rableri de onlara gaayet temiz bir şarab içirmişdir. Üstlerinde, ipincecik yeşil ve ipek elbiseler, kalın ipekten dokunmuş libaslar vardır ve gümüş bilezikler takınırlar ve Rableri, onları tertemiz bir şarapla suvarır.
76-İnsan Suresi

22.Ayet
Mekke

29
578
إِنَّ هَٰذَا كَانَ لَكُمْ جَزَاءً وَكَانَ سَعْيُكُمْ مَشْكُورًا -22
(İnne haza kane lekum cezaen ve kane sa´yukum meşkuren.)
76-İnsan Suresi
22.Ayet
Mekke
29
578
Onlara şöyle denecektir: “Şüphesiz bu sizin için bir mükâfattır. Çalışma ve çabanız makbul görülmüştür.” Şöyle diye ki işte bu sizin bir mükâfatınızdı, sa´yiniz meşkûr oldu (Cennetliklere şöyle denir): İşte bu, sizin mükâfatınızdır. Ameliniz makbul olmuştur. Şüphesiz ki, bu sizin için bir mükâfattır; çalışıp çabalamanız şükre lâyık görülmüştür. (Bütün) bu (ni´metler) şübhe yok ki sizin için bir mükâfatdır. Sa´yimz meşkûr olmuşdur. Şüphe yok ki bu, size bir mükâfattır ve çalışmanız, makbûldür.
76-İnsan Suresi

23.Ayet
Mekke

29
578
إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ تَنْزِيلًا -23
(İnna nahnu nezzelna ´aleykelkur´ane tenziylen.)
76-İnsan Suresi
23.Ayet
Mekke
29
578
Şüphe yok ki, Kur’an’ı sana elbette biz indirdik biz. Filhakika biz indirdik biz sana Kur´anı ceste ceste Gerçekten biz, Kur’an’ı sana ayet ayet indirdik. Gerçekten biz sana Kur´ân´ı parça parça indirdik. Hakıykat, Kur´ânı sana ceste ceste biz indirdik biz. Şüphe yok ki biz indirdik Kur´ân´ı sana âyet âyet ve zaman zaman.
76-İnsan Suresi

24.Ayet
Mekke

29
578
فَاصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ وَلَا تُطِعْ مِنْهُمْ آثِمًا أَوْ كَفُورًا -24
(Fasbir lihukmi rabbike ve la tutı´ minhum asimen ev kefuren.)
76-İnsan Suresi
24.Ayet
Mekke
29
578
O hâlde, Rabbinin hükmüne sabret. Onlardan hiçbir günahkâra ve hiçbir nanköre itaat etme. O halde sabret rabbının hukmünü vermesi için de itaat etme onlardan bir âsime veya nanköre O halde Rabbinin hükmüne sabret, (zafer sana erişecektir). O kâfirlerden hiç bir günahkâra, yahud bir nanköre boyun eğme. O halde Rabbının hükmüne (O´nun hükmü yerine gelinceye kadar) sabret; onlardan hiçbir günahkâra ve nanköre uyma. Artık Rabbinin hükmüne (rızaa ile) sabret. Onlardan hiçbir günahkâra, yahud hiçbir nanköre boyun eğme. Artık sabret Rabbinin hükmüne ve uyma, onlardan suçlu, yahut nankör olana.
76-İnsan Suresi

25.Ayet
Mekke

29
578
وَاذْكُرِ اسْمَ رَبِّكَ بُكْرَةً وَأَصِيلًا -25
(Veskurisme rabbike bukreten ve asıylen.)
76-İnsan Suresi
25.Ayet
Mekke
29
578
Sabah akşam Rabbinin adını an. Ve rabbının ismini an hem irken hem ikindileyin Sabah akşam Rabbinin adını an, (sabah, öğle, ikindi namazlarını kıl). Rabbının ismini sabahakşam an.. Sabah, akşam Rabbinin adını an. Ve an Rabbinin adını sabah ve akşam.
76-İnsan Suresi

26.Ayet
Mekke

29
579
وَمِنَ اللَّيْلِ فَاسْجُدْ لَهُ وَسَبِّحْهُ لَيْلًا طَوِيلًا -26
(Ve minelleyli fescud lehu ve sebbıhhu leylen taviylen.)
76-İnsan Suresi
26.Ayet
Mekke
29
579
Gecenin bir kısmında O’na secde et; geceleyin de O’nu uzun uzadıya tespih et. giceden de ona secde et ve tesbih et ona uzun gece Gecenin bir kısmında da O’na secde et, (akşam ile yatsı namazını kıl). Bir de geceleyin uzun bir müddet O’nu tesbih et, (teheccüd namazı kıl). denilir: Bunlar, hangi (dehşetli) güne ertelendiler!... Gecenin bir bölümünde O´na (Rabbına) secde et ve geceleyin uzun bir süre O´nu tesbîhe devam eyle. Ve gecenin bir kısmında Ona secde et. Gecenin uzun bir bölümünde de Onu tesbîh (ve tenzîh) eyle. Ve geceleyin de secde et artık ona ve tenzîh et uzun gecelerde onu.
76-İnsan Suresi

27.Ayet
Mekke

29
579
إِنَّ هَٰؤُلَاءِ يُحِبُّونَ الْعَاجِلَةَ وَيَذَرُونَ وَرَاءَهُمْ يَوْمًا ثَقِيلًا -27
(İnne haulai yuhıbbunel´acilete ve yezerune veraehum yevmen sekıylen.)
76-İnsan Suresi
27.Ayet
Mekke
29
579
Şunlar (inanmayanlar) dünyayı tercih ediyorlar ve çetin bir günü arkalarına atıyorlar. Çünkü onlar pîşini severler ve önlerindeki ağır bir günü bırakırlar Çünkü bunlar (Mekke kâfirleri), peşin dünyayı severler ve önlerindeki (şiddeti) ağır bir günü bırakırlar. (Ahiretin azabından korkub da imana gelmezler). Hakikat bunlar tezelden Dünya´yı arzulayıp seviyorlar (sadece onunla yetinmek istiyorlar). Önlerindeki ağır (hesap ve sorumlulukların dikkate alınacağı) bir günü terkediyorlar. Hakıykat, bunlar o çabucak geçen (dünyâyi) severler, önlerindeki o çetin günü bırakırlar. Şüphe yok ki bunlar çabucak gelip geçeni severler de o ağır günü artlarına atar, bırakır giderler.
76-İnsan Suresi

28.Ayet
Mekke

29
579
نَحْنُ خَلَقْنَاهُمْ وَشَدَدْنَا أَسْرَهُمْ ۖ وَإِذَا شِئْنَا بَدَّلْنَا أَمْثَالَهُمْ تَبْدِيلًا -28
(Nahnu halaknahum ve şededna esrehum ve iza şi´na beddelna emsalehum tebdiylen.)
76-İnsan Suresi
28.Ayet
Mekke
29
579
Onları biz yarattık ve eklemlerini (birbirine) biz bağladık. Dilediğimizde (onları yok eder) yerlerine benzerlerini getiririz. Biz yarattık onları ve kundaklarını biz bağlâdık, dilediğimiz vakıt de kılıklarını tebdil ederiz. Onları biz yarattık ve mafsallarını (birbirine) biz bağladık. Dilediğimiz zaman da (onları helâk eder) yerlerine kendileri gibi olanları getiririz. Onları biz yarattık ve eklemlerini biz pekiştirip sağlamlaştırdık. Dilediğimiz zaman değişikliğe uğratıp onların yerine benzerlerini getiririz. Biz yaratdık onları. Mafsallarını (uzuvlarını) da biz pekişdirdik. Dilediğimiz vakit yine onları (yaratılışda) tıbkı kendileri gibi yerine getiririz. Biz yarattık onları ve kuvvetlendirdik yaratılışlarını ve dilersek onları değiştiririz de yerlerine, onlara benzer başkalarını getiririz.
76-İnsan Suresi

29.Ayet
Mekke

29
579
إِنَّ هَٰذِهِ تَذْكِرَةٌ ۖ فَمَنْ شَاءَ اتَّخَذَ إِلَىٰ رَبِّهِ سَبِيلًا -29
(İnne hazihi tezkiretun femen şaettehaze ila rabbihi sebiylen.)
76-İnsan Suresi
29.Ayet
Mekke
29
579
İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar. İşte bu bir tezkiredir, dileyen rabbına bir yol tutar Muhakkak ki bu Sûre, bir öğüddür. Artık dileyen Rabbine bir yol tutar; (O’na ibadet ederek rahmetine yaklaşır). Şüphesiz ki bu bir öğüttür. Artık isteyen Rabbına bir yol tutar. Şübhesiz ki bu (sûre) de bir öğüddür. Artık kim dilerse Rabbine bir yol tutar. Şüphe yok ki bu, bir öğüttür, artık kim dilerse Rabbine doğru, bir yol tutar.
76-İnsan Suresi

30.Ayet
Mekke

29
579
وَمَا تَشَاءُونَ إِلَّا أَنْ يَشَاءَ اللَّهُ ۚ إِنَّ اللَّهَ كَانَ عَلِيمًا حَكِيمًا -30
(Ve ma teşaune illa en yeşaallahu innallahe kane ´aliymen hakiymen.)
76-İnsan Suresi
30.Ayet
Mekke
29
579
Allah’ın dilemesi olmadıkça siz dileyemezsiniz. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. Maamafih Allah dilemeyince dilemezsiniz, çünkü yegâne alîm, hakîm Allahdır (Şunu da bilin ki,) Allah dilemeyince siz (hayır ve şerri) dileyemezsiniz. Çünkü Allah Alîm’dir= her şeyi bilir, Hakîm’dir= hikmet sahibidir; Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Şüphesiz ki Allah bilendir, hikmet sahibidir. (Bununla beraber) Allah dilemeyince siz (bunu) dileyemezsiniz. Çünkü Allah hakkıyle bilendir, tam bir hukûm ve hikmet saahibidir. Ve Allah dilemedikçe onlar, dileyemezler; şüphe yok ki Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sâhibidir.
76-İnsan Suresi

31.Ayet
Mekke

29
579
يُدْخِلُ مَنْ يَشَاءُ فِي رَحْمَتِهِ ۚ وَالظَّالِمِينَ أَعَدَّ لَهُمْ عَذَابًا أَلِيمًا -31
(Yudhılu men yeşau fiv rahmetihi vezzalimiyne e´adde lehum ´azaben eliymen.)
76-İnsan Suresi
31.Ayet
Mekke
29
579
O, dilediği kimseyi rahmetine sokar. Zalimlere ise elem dolu bir azap hazırlamıştır. O dilediğini rahmeti içine kor, zalimlere ise elîm bir azâb hazırlamıştır Dilediği kimseyi rahmeti içine kor. Zalimlere ise acıklı bir azab hazırlamıştır. Diiediği kimseyi rahmetine alır; zalimlere gelince, onlar için elem verici bir azâb hazırlanmıştır. Kimi dilerse rahmetine sokar. Zaalimler (e gelince.) Onlar için elem verici bir azâb hazırlamışdır O. Dilediğini rahmetine alır; ve zâlimlere gelince: Elemli bir azap hazırlamıştır onlara.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021