98-Beyyine Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 98-Beyyine Suresideki 8 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 98-Beyyine Suresideki 8 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
98-Beyyine Suresi

1.Ayet
Medine

30
598
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ لَمْ يَكُنِ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَالْمُشْرِكِينَ مُنْفَكِّينَ حَتَّىٰ تَأْتِيَهُمُ الْبَيِّنَةُ -1
(Lem yekünillezine keferu min ehlil kitabi velmüşrikine münfekkıyne hatta te´tiye hümülbeyyineh)
98-Beyyine Suresi
1.Ayet
Medine
30
598
Kitap ehlinden inkâr edenler ile Allah’a ortak koşanlar, kendilerine apaçık delil gelinceye kadar (küfürden) ayrılacak değillerdi. Ehli kitab ve müşriklerden o küfredenler, infilâk edecek değildi gelinciye kadar kendilerine beyyine Ehl-i kitab (Yahûdi’lerle Hristiyanlar) ve müşriklerden (putlara tapanlardan) o kafir olanlar, kendilerine açık bir hüccet gelinceye kadar (üzerinde bulundukları dinden) ayrılacak değillerdi. (1-2-3) Kitap Ehli (Yahudi ve Hıristiyanlar) ve müşrikler (Allah´a i ortak koşanlar)dan küfre sapanlar, kendilerine açık ve kesin delil; içinde en âdil, en sağlam hükümler bulunan tertemiz sahifeleri okuyan, Allah tarafından gönderilen bir peygamber gelinceye kadar (küfürden) ayrılmış olmadılar. (1-2-3) Kitablardan ve müşriklerden küfredenler kendilerine apaçık bir hüccet, (ya´nî) içinde (kitabların) en doğru (hükümleri) yazılı, (baatıldan âzâde ve) temiz sahîfeleri okuyacak Allahdan bir peygamber gelinceye kadar (gûyâ intizaar edeceklerdi, dînlerinden) ayrılacak değillerdi. Vazgeçemezlerdi kâfirlikten kitap ehlinden kâfir olanlar ve şirk koşanlar, kendilerine apaçık kesin bir delil gelmedikçe.
98-Beyyine Suresi

2.Ayet
Medine

30
598
رَسُولٌ مِنَ اللَّهِ يَتْلُو صُحُفًا مُطَهَّرَةً -2
(Rasulüm minallahi yetlu suhufem mütahherah)
98-Beyyine Suresi
2.Ayet
Medine
30
598
Bu delil, tertemiz sahifeleri okuyan, Allah tarafından gönderilen bir peygamberdir. Allahdan bir Resul, peyderpey mutahhar sahifeler okur, Bu hüccet, (bâtıl karışmamış) tertemiz sahifeleri okuyan Allah’dan bir peygamberdir. (Hz. Muhammed Aleyhissalâtü vesselâm’dır). (1-2-3) Kitap Ehli (Yahudi ve Hıristiyanlar) ve müşrikler (Allah´a i ortak koşanlar)dan küfre sapanlar, kendilerine açık ve kesin delil; içinde en âdil, en sağlam hükümler bulunan tertemiz sahifeleri okuyan, Allah tarafından gönderilen bir peygamber gelinceye kadar (küfürden) ayrılmış olmadılar. (1-2-3) Kitablardan ve müşriklerden küfredenler kendilerine apaçık bir hüccet, (ya´nî) içinde (kitabların) en doğru (hükümleri) yazılı, (baatıldan âzâde ve) temiz sahîfeleri okuyacak Allahdan bir peygamber gelinceye kadar (gûyâ intizaar edeceklerdi, dînlerinden) ayrılacak değillerdi. Bir kesin delil, bir peygamber, Allah tarafından, onlara tertemiz sahîfeleri okumadıkça.
98-Beyyine Suresi

3.Ayet
Medine

30
598
فِيهَا كُتُبٌ قَيِّمَةٌ -3
(Fiha kütübün kayyimeh)
98-Beyyine Suresi
3.Ayet
Medine
30
598
O sahifelerde dosdoğru hükümler vardır. öyle ki onlarda bütün «Kütübi kayyime» O sahifelerde, hakkı dosdoğru açıklayan yazılı ayetler var. (1-2-3) Kitap Ehli (Yahudi ve Hıristiyanlar) ve müşrikler (Allah´a i ortak koşanlar)dan küfre sapanlar, kendilerine açık ve kesin delil; içinde en âdil, en sağlam hükümler bulunan tertemiz sahifeleri okuyan, Allah tarafından gönderilen bir peygamber gelinceye kadar (küfürden) ayrılmış olmadılar. (1-2-3) Kitablardan ve müşriklerden küfredenler kendilerine apaçık bir hüccet, (ya´nî) içinde (kitabların) en doğru (hükümleri) yazılı, (baatıldan âzâde ve) temiz sahîfeleri okuyacak Allahdan bir peygamber gelinceye kadar (gûyâ intizaar edeceklerdi, dînlerinden) ayrılacak değillerdi. O sahîfelerdedir hükmü sâbit doğru kitaplar.
98-Beyyine Suresi

4.Ayet
Medine

30
598
وَمَا تَفَرَّقَ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ إِلَّا مِنْ بَعْدِ مَا جَاءَتْهُمُ الْبَيِّنَةُ -4
(Ve ma teferrekallezıne utül kitabe illa min ba´di ma caethümül beyyineh)
98-Beyyine Suresi
4.Ayet
Medine
30
598
Kendilerine kitap verilenler, ancak kendilerine o apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler. Böyle iken o kitab verilmiş olanlar ancak geldikten sonra ayrıldılar kendilerine o beyyine Böyle iken, kendilerine kitab verilenler, ancak kendilerine o hüccet (Peygamber, yahud Kur’an) geldikten sonra tefrikaya düştüler. (Kimi peygambere iman etti, kimi inkâr etti, kimi de şübhe içinde bocaladı durdu.) Kitap (Tevrat ve İncil) verilenler ise, kendilerine ancak bu açık kesin delil geldikten sonra bölünüp ayrıldılar. Böyle iken kitab verilmiş olan bunlar, ayrılmadı (lar, ayrılmadılar) da ancak kendilerine o apâşikâr hüccet geldikden sonra (ayrıldılar). Ve ancak kendilerine apaçık kesin bir delil geldikten sonradır ki aykırılığa düştüler, kendilerine kitap verilmiş olanlar.
98-Beyyine Suresi

5.Ayet
Medine

30
598
وَمَا أُمِرُوا إِلَّا لِيَعْبُدُوا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ حُنَفَاءَ وَيُقِيمُوا الصَّلَاةَ وَيُؤْتُوا الزَّكَاةَ ۚ وَذَٰلِكَ دِينُ الْقَيِّمَةِ -5
(Ve ma ümiru illa liya´büdüllahe muhlisıyne lehüd din hunefae ve yükıymussalate ve yü´tüzzekane ve zalike diynülkayyimeh)
98-Beyyine Suresi
5.Ayet
Medine
30
598
Hâlbuki onlara, ancak dini Allah’a has kılarak, hakka yönelen kimseler olarak O’na kulluk etmeleri, namazı kılmaları ve zekâtı vermeleri emredilmişti. İşte bu dosdoğru dindir. Halbuki onlar ancak şununla emr olunmuşlardı: hakperest müvahhid (hanîfler) olarak dîni Allah için halis kılarak yalnız Allaha ıbadet etsinler ve namazı dürüst kılsınlar ve zekâtı versinler ve odur «dîni kayyime» Halbuki onlar, ancak Allah’a, O’nun dininde ihlâs sahibleri olarak, diğer bâtıl dinlerden İslâm’a yönelerek ibadet etsinler, namazı gereği üzre kılsınlar ve zekâtı versinler diye emrolunmuşlardı. İşte bu emredildikleri şey, dosdoğru hak dindir. Halbuki onlar ancak dini O´na (Allah´a) has kılmak, bâtıldan uzak, Hakk´a yönelerek Allah´a kulluk etmekle, namaz kılmakla, zekâtı vermekle emrolunmuşlardı. İşte en âdil, en sağlam hükümler taşıyan din budur ´ Halbuki onlar Allaha, Onun dîninde ihlâs (ve samîmiyyet) erbabı ve muvahhidler olarak, ibâdet etmelerinden, namazı dosdoğru kılmalarından, zekâtı vermelerinden başkasıyle emr olunmamışlardı. En doğru dîn de bu idi. Ve ancak özleri hâlis olarak ve onun gerçek dînine uyarak Allah´a kulluk etmeleri emredildi onlara, doğru olmaları emredildi ve namaz kılmaları ve zekât vermeleri ve işte budur hükümleri sâbit doğru kitaplardaki din de.
98-Beyyine Suresi

6.Ayet
Medine

30
598
إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَالْمُشْرِكِينَ فِي نَارِ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا ۚ أُولَٰئِكَ هُمْ شَرُّ الْبَرِيَّةِ -6
(İnnelleziyne keferu min ehlilkitabi velmüşrikiyne fiy nari cehenneme halidiyne fiyha ülaike hüm şerrülberiyyeh)
98-Beyyine Suresi
6.Ayet
Medine
30
598
Şüphesiz, inkâr eden kitap ehli ile Allah´a ortak koşanlar, içinde ebedî kalmak üzere cehennem ateşindedirler. İşte onlar yaratıkların en kötüsüdürler. Küfr edenler: gerek Ehli kitabdan olsun gerek müşriklerden muhakkak Cehennem ateşindedirler, orada muhalled kalacaklardır, onlardır bütün «şerrülberiyye» Muhakkak ki ehl-i kitabdan ve müşriklerden (ibaret) o kâfirler, cehennem ateşindedirler; orada ebedi olarak kalacaklardır. İşte bu kimseler, yaratıkların en kötüsü olanlardır. Kitap Ehli´nden ve müşriklerden inkâra sapanlar var ya, elbette onlar, içinde devamlı kalacakları Cehennem´dedirler. İşte onlar yaratılanların en kötüsüdürler. Hakıykat, kitablılardan olsun, müşriklerden olsun (bütün o) küfredenler cehennem ateşindedirler, onun içinde ebedî kalıcıdırlar. Yaratılanların en kötüsü de onların kendileridir. Kitap ehlinden kâfir olanlar ve şirk koşanlar, şüphe yok ki cehennem ateşindedir, ebedîdir onlar orada, onlardır yaratılmışların en kötüleri.
98-Beyyine Suresi

7.Ayet
Medine

30
598
إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ أُولَٰئِكَ هُمْ خَيْرُ الْبَرِيَّةِ -7
(İnnelleziyne amenu ve ´amilussalihati ülaike hüm hayrülberiyyeh)
98-Beyyine Suresi
7.Ayet
Medine
30
598
Şüphesiz, iman edip, salih ameller işleyenler var ya; işte onlar yaratıkların en hayırlısıdırlar. Muhakkak ki iyman edip yarar ameller yapanlar onlardır bütün «hayrulberiyye» Doğrusu iman edib de salih ameller işliyenler; işte bunlar da yaratıkların en hayırlısı olanlardır. İmân edip iyi-yararlı amellerde bulunanlar ise, işte onlar yaratılanların en iyileridirler. İman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar (a gelince:) Hiç şübhe yok ki bunlar da yaratılanların en hayırlısıdır. İnananlar ve iyi işlerde bulunanlarsa: Onlardır şüphe yok ki yaratılmışların en hayırlıları.
98-Beyyine Suresi

8.Ayet
Medine

30
598
جَزَاؤُهُمْ عِنْدَ رَبِّهِمْ جَنَّاتُ عَدْنٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ۖ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُمْ وَرَضُوا عَنْهُ ۚ ذَٰلِكَ لِمَنْ خَشِيَ رَبَّهُ -8
(Cezaühüm ´ınde rabbihim cennatü ´adnin tecriy min tahtihel´enharü halidiyne fiyha ebeden radıyallahü ´anhüm ve radu ´anhü zalike limen haşiye rabbeh)
98-Beyyine Suresi
8.Ayet
Medine
30
598
Rableri katında onların mükâfatı, içlerinden ırmaklar akan, içlerinde ebedî kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte bu mükâfat Rablerine derin saygı duyanlara mahsustur. Onların mükâfatı rableri ındinde altından ırmaklar akar Cennetlerdir, onlar içinde ebediyyen muhalled olacaklar, Allah onlardan hoşnud, onlar da ondan hoşnud, bu işte rabbına haşyet duyanlara Onların mükafatı, Rableri katında (ağaçları) altından ırmaklar akar Adn cennetleridir; içlerinde ebedi olarak kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O’ndan hoşnud... İşte bu (mükâfatlar ve Allah’ın rızası), Rabbinden korkanlara mahsustur... Onların elbette ki Rabları yanında mükâfatı, altlarından ırmaklar akan, içinde devamlı kalacakları Adn Cennetleri´dir. Allah onlardan razı, onlar da Allah´tan razıdırlar. Bu (mükâfat ve rızâ mertebesi) Rabbından saygı ile korkup eğilen kimseyedir. Onların Rableri nezdinde mükâfatı altlarından ırmaklar akan Adn cennetleridir. (Hepsi de) içlerinde ebedî, daimî kalıcıdırlar. Allah bunlardan raazî olmuşdur, bunlar da Ondan hoşnuud olmuşlardır, işte bu (seâdet), Rabbin (in ikaabın) dan korkan (lar) a mahsusdur. Rablerinin katındaki mükâfatları, kıyılarından ırmaklar akan ebedî Adn cennetleridir, ebedîdir onlar orada, Allah râzı olmuştur onlardan ve onlar da râzı olmuşlardır ondan; ve bu mükâfat, Rabbinden korkanadır.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021