72-Cin Suresi Ayet Mealleri KUR'AN-I KERİM 72-Cin Suresideki 28 Ayeti Kerime ve Mealleri
    KUR'AN-I KERİM 72-Cin Suresideki 28 Ayeti Kerime ve Mealleri  بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
ARAPÇA
OKUNUŞU
SURE
AYET
CÜZÜ
SAYFA
DİYANET VAKFI ELMALILI ALI FIKRI YAVUZ CELAL YILDIRIM HASAN BASRI CANTAY ABDULBAKİ GOLPINARLI
72-Cin Suresi

1.Ayet
Mekke

29
571
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ اسْتَمَعَ نَفَرٌ مِنَ الْجِنِّ فَقَالُوا إِنَّا سَمِعْنَا قُرْآنًا عَجَبًا -1
(Kul uhıye ileyye ennehusteme´a neferun minelcinni fekalu inna semı´na kur´anen ´aceben.)
72-Cin Suresi
1.Ayet
Mekke
29
571
(1-2) (Ey Muhammed!) De ki: “Bana cinlerden bir topluluğun (Kur’an’ı) dinleyip şöyle dedikleri vahyedildi: “Şüphesiz biz doğruya ileten hayranlık verici bir Kur’an dinledik de ona inandık. Artık, Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.” De ki: Vahy olundu bana hakıkat bir takım cinnin dinleyip de şöyle dedikleri: inan olsun biz acâib bir Kur´an dinledik. (Ey Rasûlüm, Mekke kâfirlerine) de ki: “-Bana, şu gerçek vahy olundu: Bir takım cinler (sabah namazında Kur’an okuduğumu) işittiler de (kavimlerine döndükleri zaman) dediler ki, biz çok hoş bir Kur’an dinledik; De ki: Cinlerden birkaç tanesinin (gelip Kur´ân) dinledikleri ve sonra da : «Biz, hayranlık uyandıran bir Kur´ân dinledik» dedikleri, bana vahiy yoluyla bildirildi. (Habîbim) de ki: «Bana şu hakıykat (ler) vahy olunmuşdur: Cin den bir zümre (benim Kur´an okuyuşumu) dinlemiş de (şöyle) söylemişler: — Biz, hakıykî hayranlık veren bir Kur´an dinledik. De ki: Bana vahyedildi bu gerçekten de; cinlerin bir topluluğu, beni dinlediler de şüphe yok ki dediler, biz, şaşılacak bir Kur´ân duyduk.
72-Cin Suresi

2.Ayet
Mekke

29
571
يَهْدِي إِلَى الرُّشْدِ فَآمَنَّا بِهِ ۖ وَلَنْ نُشْرِكَ بِرَبِّنَا أَحَدًا -2
(Yehdiy ilerruşdi feamenna bihi ve len nuşrike birabbina ehaden.)
72-Cin Suresi
2.Ayet
Mekke
29
571
(1-2) (Ey Muhammed!) De ki: “Bana cinlerden bir topluluğun (Kur’an’ı) dinleyip şöyle dedikleri vahyedildi: “Şüphesiz biz doğruya ileten hayranlık verici bir Kur’an dinledik de ona inandık. Artık, Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.” Rüşde irdiriyor, biz de ona iyman eyledik, rabbımıza hiç kimseyi şerik koşmıyacağız Hidayete erdiriyor, biz de ona iman ettik. Bundan böyle Rabbimize asla hiç kimseyi ortak koşmıyacağız. Öyle bir Kur´ân ki, doğruya götürür. Biz ona inandık. Artık hiçbir şeyi Rabbımıza ortak koşmayız. «ki o, Hakka ve doğruya götürüyor. Bundan dolayı biz de ona îman etdik. Rabbimize (bundan sonra) hiçbir (şey´) i asla ortak tutmayacağız». Doğru yolu göstermede, derken inandık ona ve kesin olarak hiçbir kimseyi, Rabbimize ortak saymayacağız.
72-Cin Suresi

3.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّهُ تَعَالَىٰ جَدُّ رَبِّنَا مَا اتَّخَذَ صَاحِبَةً وَلَا وَلَدًا -3
(Ve ennehu te´ala ceddu rabbina mettehaze sahıbeten ve la veleden.)
72-Cin Suresi
3.Ayet
Mekke
29
571
“Doğrusu Rabbimizin şanı çok yücedir; ne bir eş edinmiştir, ne de bir çocuk.” Ve doğrusu o rabbımızın şanı çok yüksek, ne bir arkadaş edinmiş ne de bir veled Doğrusu Rabbimizin şanı çok yücedir; ne bir eş edinmiştir, ne de bir çocuk... Ve şüphesiz Rabbınızın şanı ve azameti çok yücedir. O, eş ve çocuk edinmemiştir. «Hakıykat şudur ki: Rabbizimin büyüklüğü (her büyüklükden) yücedir. O, ne bir zevce, ne de bir evlâd edinmemişdir». Ve şüphe yok ki Rabbimizin şânı, yücelerden de yüce, ne bir arkadaş edinmiştir ve ne bir oğul.
72-Cin Suresi

4.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّهُ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى اللَّهِ شَطَطًا -4
(Ve ennehu kane yekulu sefiyhuna ´alellahi şetatatan.)
72-Cin Suresi
4.Ayet
Mekke
29
571
“Demek bizim beyinsiz olanımız, Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş.” Ve doğrusu bizim sefiyh, Allaha karşı saçma söylüyormuş Gerçekten bizim cahilimiz (İblis), Allah’a karşı saçma söz söylüyormuş. Oysa bizim şaşkın beyinsiz (olanımız), Allah´a karşı saçmalayıp yalan söylüyordu. «Hakıykat şudur ki: Bizim avanak (câhil) imiz Allaha karşı (meğer) pek aşırı yalanlar söylüyormuş». Ve şüphe yok ki aklı olmayanımız, Allah hakkında saçma ve boş lâflar ediyormuş.
72-Cin Suresi

5.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا ظَنَنَّا أَنْ لَنْ تَقُولَ الْإِنْسُ وَالْجِنُّ عَلَى اللَّهِ كَذِبًا -5
(Ve enna zanenna en len tekulen´insu velcinnu ´alellahi keziben.)
72-Cin Suresi
5.Ayet
Mekke
29
571
“Şüphesiz biz, insanların ve cinlerin Allah hakkında asla yalan söylemeyeceklerini sanıyorduk.” Ve doğrusu biz, İns ü Cinn Allaha karşı asla yalan söylemez sanmışız Hakikaten biz, insan ile cin, Allah’a karşı asla yalan söylemez sanmışız. Ve gerçekten biz, insanların ve cinlerin Allah´a karşı yalan söylemiyeceklerini sanıyorduk. «Gerçek biz de insan (olsun), cin (olsun) Allaha karşı (hiçbiri) asla yalan söylemez, sanmıştık.» Ve bizse şüphe yok ki ne insanlar, ne de cinler, Allah hakkında yalan şeyler söylemez sanıyorduk.
72-Cin Suresi

6.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّهُ كَانَ رِجَالٌ مِنَ الْإِنْسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٍ مِنَ الْجِنِّ فَزَادُوهُمْ رَهَقًا -6
(Ve ennehu kane ricalun minel´insi ye´uzune biricalin minelcinni fezaduhum rehekan.)
72-Cin Suresi
6.Ayet
Mekke
29
571
“Doğrusu insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazılarına sığınırlardı da, cinler onların taşkınlıklarını artırırlardı.” Ve doğrusu İnsten bazı rical, Cinden bazı ricale sığınıyorlardı da onların istiylâlarını artırıyorlardı. Doğrusu insanlardan bazı erkekler, cinden bazı erkeklere sığınıyorlardı da, cinlerin kibir ve azgınlıklarını artırıyorlardı. Hakikat insanlardan bir kısım adamlar, cinlerden bazı kişilere sığınırlardı da bu suretle onların azgınlıklarını artırırlardı. «Filhakıyka şu da var: İnsanlardan ba´zı kimseler cinden ba´zı kişilere sığınırlar. Demek bu suretle onların azgınlıklarını (şımarıklıklarını) artırmışlar». Ve gene şüphe yok ki insanlardan bâzı kimseler, cinlerden bâzılarına sığınıyorlar da onların taşkınlığını, zulümlerini arttırıyorlar.
72-Cin Suresi

7.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّهُمْ ظَنُّوا كَمَا ظَنَنْتُمْ أَنْ لَنْ يَبْعَثَ اللَّهُ أَحَدًا -7
(Ve ennehum zannu kema zanentum en len yeb´asallahu ehaden.)
72-Cin Suresi
7.Ayet
Mekke
29
571
“Gerçekten onlar da, sizin sandığınız gibi, Allah’ın hiç kimseyi öldükten sonra tekrar diriltmeyeceğini sanmışlardı.” Ve doğrusu onlar sizin zann ettiğiniz gibi zann etmişlerdi ki: Allah ebedâ hiçbir kimseyi ba´s etmiyecek. O insanlar da, (ey cinler) sizin zannettiğiniz gibi, Allah’ın ebedîyen hiç bir kimseyi öldükten sonra diriltmiyeceğini zannetmişlerdi. Onlar da sizin sandığınız gibi Allah´ın hiçbir kimseyi diriltip kal, dırmıyacağını sanmışlardı. «Hakıykaten onlar da, sizin zannetdiğiniz gibi, Allahın hiçbir kimseyi kat´iyyen diriltemeyeceğini sanmışlar». Ve şüphe yok ki onlar da sizin sandığınız gibi Allah´ın, kesin olarak hiçbir kimseyi tekrar diriltmiyeceğini sanıyorlar.
72-Cin Suresi

8.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا لَمَسْنَا السَّمَاءَ فَوَجَدْنَاهَا مُلِئَتْ حَرَسًا شَدِيدًا وَشُهُبًا -8
(Ve enna lemesnessemae fevecednaha muliet haresen şediyden ve şuhuben.)
72-Cin Suresi
8.Ayet
Mekke
29
571
“Kuşkusuz biz göğe ulaşmak istedik, fakat onu çetin bekçilerle ve yakıcı ışıklarla dolu bulduk.” Ve doğrusu biz o Semayı yokladık da onu öyle bulduk ki şiddetli muhafızlar ve şihablarla doldurulmuş Doğrusu biz (cinler topluluğu, meleklerin sözünü dinlemek için) semayı yokladık da, onu (meleklerden ibaret) çok kuvvetli bekçiler ve şihaplarla (akan yakıcı yıldızlarla) doldurulmuş bulduk. Biz, gerçekten göğü yokladık da sert ve güçlü bekçilerle ve şihablarla dolu bulduk. (Cin devamla:) «Biz ciddî bir suretde göğe erişmek istedik. Fakat onu sert bekçilerle ve (yakıcı) şihablarla doldurulmuş bulduk». Ve gerçekten de biz, göğü yokladık da orasını, kuvvetli bekçilerle ve şihaplarla dolu bulduk.
72-Cin Suresi

9.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا كُنَّا نَقْعُدُ مِنْهَا مَقَاعِدَ لِلسَّمْعِ ۖ فَمَنْ يَسْتَمِعِ الْآنَ يَجِدْ لَهُ شِهَابًا رَصَدًا -9
(Ve enna kunna nak´udu minha meka´ıde lissem´ı femen yestemi´ıl´ane yecid lehu şihahaben resaden.)
72-Cin Suresi
9.Ayet
Mekke
29
571
“Hâlbuki biz, (daha önce) göğün bazı yerlerinde gayb haberlerini dinlemek için otururduk. Fakat şimdi her kim dinlemeye kalkacak olursa, kendini gözetleyen yakıcı bir ışık bulur.” Ve doğrusu biz ondan dinlemek için bazı mevkı´lere otururduk fakat şimdi her kim dinliyecek olursa onun için gözeten bir şihab buluyor. Halbuki biz (Peygamberin gönderilmesinden önce) haber dinlemek için göğün bazı (bekçilerden boş) yerlerine otururduk; fakat şimdi, kim dinleyecek olursa, kendisini gözetleyen bir şihap (yakıcı bir yıldız) buluyor. Ve biz doğrusu orada dinlemeye uygun oturulacak yerlerde oturduk. Ama şimdi kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir şihab bulur. «Halbuki hakıykaten biz (bundan evvel haber) dinlemek için onun ba´zı kısımlarında oturacak yerler (bulub) oturuyorduk. Fakat şimdi kim dinleyecek olursa kendisini gözetib duran bir şihab (karşısında) bulunuyor». Ve gerçekten de biz, orada, bir söz duymak için bâzı yerlere otururduk, fakat şimdi kim, dinlemeye kalkışsa kendisini gözetliyen bir şihap buluyor.
72-Cin Suresi

10.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا لَا نَدْرِي أَشَرٌّ أُرِيدَ بِمَنْ فِي الْأَرْضِ أَمْ أَرَادَ بِهِمْ رَبُّهُمْ رَشَدًا -10
(Ve enna la nedriy eşerrun uriyde bimen fiyl´ardı em erade bihim rabbuhum reşeden.)
72-Cin Suresi
10.Ayet
Mekke
29
571
“Hakikaten biz bilmiyoruz, yeryüzündekilere kötülük mü istendi, yoksa Rableri onlara bir hayır mı diledi?” Ve doğrusu biz bilmeyiz o Arzdaki kimselere bir şer mi irade edilmiştir, yoksa rabları onlara bir hayır mı murad etmiştir Doğrusu biz bilmeyiz; o arzdaki kimselere bir fenalık mı istenmiştir; yoksa Rableri onlara bir iyilik mi dilemiştir? Gerçekten biz bilmiyorduk, yeryüzündekilere kötülük mü istenildi, yoksa Rabbları onlar için bir hayır mı murâd etmiştir? «Doğrusu biz yerdeki kişilere şer mi murad ediliyor, yoksa Rableri onlar için bir hayır mı irâde ediyor, bilmiyormuşuz». Ve gerçekten de bilmiyoruz, yeryüzündekilere bir kötülük gelmesi mi isteniyor, yoksa Rabbleri, onlara doğru yolu buldurmayı mı diledi?
72-Cin Suresi

11.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا مِنَّا الصَّالِحُونَ وَمِنَّا دُونَ ذَٰلِكَ ۖ كُنَّا طَرَائِقَ قِدَدًا -11
(Ve enna minnessalihune ve minna dune zalike kunna taraika kıdeden.)
72-Cin Suresi
11.Ayet
Mekke
29
571
“Doğrusu içimizde salih olanlar da var, olmayanlar da. Ayrı ayrı yollar tutmuşuz.” Ve doğrusu bizler: bizlerden salih olanlar da var, olmıyanlar da var dilim dilim tarikatler olmuşuz Doğrusu, biz cinlerin içinde, mümin olanlar da var, içimizden bundan aşağı (kâfirler) olan da var. (Allah’a iman etmezden önce) çeşit çeşit mezheplere ayrılmış idik. Ve doğrusu bizden iyi-yararlı kişiler de var ve onların ötesinde alçaklar da vardır. Bizler ayrı ayrı yollar tutmuşuzdur. «Hakıykaten biz, kimimiz salâha ermiş (iyi kişi) leriz, kimimiz ise bunlardan aşağıdır. Çeşid çeşid yollar (a saahib) olmuşuz». Ve gerçekten bizden temiz kişiler de vardı, içimizde, böyle olmayanlar da vardı; ayrı ayrı yollar tutmuştuk.
72-Cin Suresi

12.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا ظَنَنَّا أَنْ لَنْ نُعْجِزَ اللَّهَ فِي الْأَرْضِ وَلَنْ نُعْجِزَهُ هَرَبًا -12
(Ve enna zanenna en len nu´cizallahe fiyl´ardı ve len nu´cizehu hereben.)
72-Cin Suresi
12.Ayet
Mekke
29
571
“Muhakkak ki biz Allah’ı yeryüzünde âciz bırakamayacağımızı, kaçarak da onu âciz bırakamayacağımızı anladık.” Ve doğrusu biz anladık ki Allahı Arzda acze düşürmemize ihtimal yok, kaçmakla da onu asla âciz bırakamayız Gerçekten biz anladık ki, Allah’ı yeryüzünde acze düşürmemize asla imkân yok, kaçmakla da hiç bir zaman O’nu âciz bırakamayız. Ve biz elbette Allah´ı yeryüzünde de, başka bir yere kaçsak da âciz bırakamıyacağımızı kesinlikle anladık.. «Şu hakıykatı da şübhesiz anladık ki: Yer (yüzün) de (bulunsak) da Allâhı asla aaciz bırakamayız, (göğe) kaçmakla da Onu asla aaciz kılamayız». Ve gerçekten de iyice anladık ki yeryüzünde Allah´ı âciz bırakmamıza imkân yok ve kaçmakla da aslâ onu acze düşüremeyiz.
72-Cin Suresi

13.Ayet
Mekke

29
571
وَأَنَّا لَمَّا سَمِعْنَا الْهُدَىٰ آمَنَّا بِهِ ۖ فَمَنْ يُؤْمِنْ بِرَبِّهِ فَلَا يَخَافُ بَخْسًا وَلَا رَهَقًا -13
(Ve enna lema semi´nelhuda amenna bihi femen yu´min birabbihi fela yehafu bahsen ve la rehekan.)
72-Cin Suresi
13.Ayet
Mekke
29
571
“Gerçekten biz hidayet rehberini (Kur’an’ı) işitince ona inandık. Kim Rabbine inanırsa, artık ne hakkının eksik verilmesinden, ne de haksızlığa uğramaktan korkar.” Ve doğrusu biz o hidayet rehberini dinlediğimizde ona iyman ettik, her kim o rabbına iyman ederse artık ne hakkı yenmek ne de istiylâ olunmak korkusu kalmaz Gerçekten biz, O Kur’an’ı dinlediğimiz zaman ona iman ettik. Kim Rabbine iman ederse, artık ne mükâfatının azalacağından, ne de bir haksızlığa uğrıyacağından korkmaz. Şüphesiz ki, biz doğru yolu gösteren (Kur´ân)ı kulak verip dinlediğimizde ona imân ettik. Artık kim Rabbına imân ederse, ne (ecrinin) eksileceğinden, ne de haksızlığa uğrayacağından korkusu olmaz.. «Doğrusu, biz o hidâyeti (Kur´ânı) dinleyince ona îmân etdik. Kim de Rabbine îmân ederse o, ne bir (ecrinin) eksileceğinden, ne de bir haksızlığa uğrayacağından korkmaz». Ve gerçekten de doğru yolu gösteren Kur´ân´ı duyunca inandık ona; kim Rabbine inanırsa artık ne mükâfâtın azalmasından korkar, ne de zulümden ve kötülükten.
72-Cin Suresi

14.Ayet
Mekke

29
572
وَأَنَّا مِنَّا الْمُسْلِمُونَ وَمِنَّا الْقَاسِطُونَ ۖ فَمَنْ أَسْلَمَ فَأُولَٰئِكَ تَحَرَّوْا رَشَدًا -14
(Ve enna minnelmuslimune ve minnelkasitune femen esleme feulaike teharrev reşeden.)
72-Cin Suresi
14.Ayet
Mekke
29
572
“Kuşkusuz içimizde müslüman olanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Kim müslüman olursa, işte onlar doğruyu arayıp bulmuşlardır.” Ve doğrusu bizler: bizlerden müslimler de var, haksızlar da var, müslim olanlar, işte onlar rüşd-ü savabı arıyanlardır Gerçekten bizim içimizde (Kur’an’a ve Peygambere iman eden) müslümanlar da var, bizden (iman etmiyen) zalimler de var. Müslüman olanlar, işte onlar hidayeti arayanlardır; (ve ona lâyık bulunanlardır). Hakikat içimizde (Allah´a) teslimiyet gösterenler de var, kendine yazık eden haksızlar da var. İslâm´ı kabul edenler, doğru yolu arayıp seçenlerdir. «Gerçek kimimiz müslümanlar, kimimiz ise zulmedenlerdir. Müslüman olan kişiler (yok mu?) işte onlar doğru yolu ara (yıb bul) muşlardır». Ve gerçekten de bizden, Müslüman olanlar da var, gerçekten sapıp zulmedenler de; artık kimler Müslüman olursa onlardır doğruluk yolunu arayıp bulanlar.
72-Cin Suresi

15.Ayet
Mekke

29
572
وَأَمَّا الْقَاسِطُونَ فَكَانُوا لِجَهَنَّمَ حَطَبًا -15
(Ve emmelkasitune fekanu licehenneme hataben.)
72-Cin Suresi
15.Ayet
Mekke
29
572
“Hak yoldan sapanlara gelince, onlar cehenneme odun olmuşlardır.” Amma haksızlar Cehenneme odun olmuşlardır Zulüm edenlere (kâfirlere) gelince, onlar cehenneme odun olmuşlardır.” Kendine yazık eden haksızlara gelince: Onlar Cehennem´e odun oldular. «Zulmedenlere gelince : Onlar da cehenneme odun oldular». Fakat gerçekten sapıp zulmedenlere gelince, onlar da cehenneme odun olurlar.
72-Cin Suresi

16.Ayet
Mekke

29
572
وَأَنْ لَوِ اسْتَقَامُوا عَلَى الطَّرِيقَةِ لَأَسْقَيْنَاهُمْ مَاءً غَدَقًا -16
(Ve en levistekamu ´alettariykati leeskaynahum maen ğadekan.)
72-Cin Suresi
16.Ayet
Mekke
29
572
(16-17) Yine de ki: “Bana şöyle de vahyedildi: ‘Eğer yolda dosdoğru olurlarsa, mutlaka onlara bol yağmur yağdırırız ki bununla onları imtihan edelim. Kim Rabbinin zikrinden (Kur’an’dan) yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sokar.” Ve hakıkat o tarikat üzere istikametle gitselerdi elbette kendilerini bol bir su ile suvarırdık Eğer insanlar ve cinler, İslâm ve iman yolunda hep dosdoğru gitselerdi. Elbette biz onların hepsine bol bol su (rızık) verirdik. (16-17) Eğer onlar o yolda dosdoğru gitselerdi, bununla denememiz için kendilerine bol su içirirdik. Kim Rabbini anmaktan yüzçevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sevkeder. (Bana) şu hakıykat da (vahyedildi:) Eğer onlar o yol üzerinde dosdoğru gitselerdi elbette onlara bol su içirirdik. Ve eğer yolda dosdoğru yürüselerdi onları bol bol suvarırdık elbette.
72-Cin Suresi

17.Ayet
Mekke

29
572
لِنَفْتِنَهُمْ فِيهِ ۚ وَمَنْ يُعْرِضْ عَنْ ذِكْرِ رَبِّهِ يَسْلُكْهُ عَذَابًا صَعَدًا -17
(Lineftinehum fiyhi ve men yu´rıd ´an zikri rabbihi yeslukhu ´azaben sa´aden.)
72-Cin Suresi
17.Ayet
Mekke
29
572
(16-17) Yine de ki: “Bana şöyle de vahyedildi: ‘Eğer yolda dosdoğru olurlarsa, mutlaka onlara bol yağmur yağdırırız ki bununla onları imtihan edelim. Kim Rabbinin zikrinden (Kur’an’dan) yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sokar.” Ki onları onun içinde imtihan edelim, her kim de rabbının zikrinden yüz çevirirse o onu gittikçe yükselen bir azâba sokar Kendilerini bu nimet için deneyelim diye... (Acaba nasıl şükredecekler?) Kim de Rabbine ibadet etmekten yüz çevirirse, Allah onu şiddeti artan bir azaba sokar. (16-17) Eğer onlar o yolda dosdoğru gitselerdi, bununla denememiz için kendilerine bol su içirirdik. Kim Rabbini anmaktan yüzçevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sevkeder. Bu hususda onları imtihaana çekelim diye. Kim Rabbinin zikrinden yüz çevirirse (Rabbi) onu (üstüne çıkıb yükselecek ve mağlub edecek) çetin bir azaba sokar. Sınamak için onları böylece ve kim, Rabbini anmaktan yüz çevirirse onu, gittikçe artıp duran bir azâba sokar.
72-Cin Suresi

18.Ayet
Mekke

29
572
وَأَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللَّهِ أَحَدًا -18
(Ve ennelmesacide lillahi fela ted´u ma´allahi ehaden.)
72-Cin Suresi
18.Ayet
Mekke
29
572
“Şüphesiz mescitler, Allah’ındır. O hâlde, Allah ile birlikte hiç kimseye kulluk etmeyin.” Ve hakıkat mescidler hep Allah içindir, o halde Allahın yanında başka birine duâ etmeyin Muhakkak ki bütün mescidler, Allah’a ibadet için kurulmuşlardır. O halde Allah ile beraber başka birine ibadet etmeyin; (ancak O’na ibadet edin.) Şüphesiz ki mescidler Allah´ındır. O halde (oralarda) Allah ile beraber hiçbir şeye duâ, ve ibâdet etmeyin. Hakıykatde mescidler Allahındır. Onun için Allah ile birlikde hiçbir (şey´e, hiçbir kimseye) tapmayın. Ve şüphe yok ki secde edilen yerler, Allah´a âittir, artık orada Allah´la berâber hiçbir kimseyi çağırmayın.
72-Cin Suresi

19.Ayet
Mekke

29
572
وَأَنَّهُ لَمَّا قَامَ عَبْدُ اللَّهِ يَدْعُوهُ كَادُوا يَكُونُونَ عَلَيْهِ لِبَدًا -19
(Ve ennehu lemma kame ´abdullahi yed´uhu kadu yekunune ´aleyhi libeden.)
72-Cin Suresi
19.Ayet
Mekke
29
572
“Allah’ın kulu (Muhammed), O’na ibadet etmek için kalktığında cinler nerede ise (Kur’an’ı dinlemek için kalabalıktan) onun etrafında birbirlerine geçiyorlardı. Ve filhakıka o Allahın kulu kalkmış ona duâ ederken üzerine keçeleneyazdılar Şu gerçek de var: Allah’ın kulu (Hz. Peygamber), kalkmış O’na ibadet ederken, nerde ise cinler (Kur’an’ı dinleyelim diye peygamberin) etrafında üstüste yığılıyorlardı. Doğrusu Allah´ın kulu (Muhammed), O´na duâ ve ibâdet etmek için kalkınca, onlar (inkarcı müşrikler) neredeyse üzerine çullanıyorlardı. (Bana) şu hakıykat de (vahyedilmişdir:) Allahın kulu Ona ibâdet için (namaza) kalkdığı zaman nerdeyse onlar, etrafında keçeler (gibi dertop) oluyorlardı. Ve şüphe yok ki Allah´ın kulu, ona çağırmaya kalktı mı cinler, öylesine toplanıyorlardı etrafına ki neredeyse birbirlerini ezeceklerdi.
72-Cin Suresi

20.Ayet
Mekke

29
572
قُلْ إِنَّمَا أَدْعُو رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِهِ أَحَدًا -20
(Kul innema ed´u rabbiy ve la uşriku bihi ehaden.)
72-Cin Suresi
20.Ayet
Mekke
29
572
De ki: “Şüphesiz ben ancak Rabbime ibadet ederim ve O’na hiç kimseyi ortak koşmam.” De ki ben ancak rabbıma duâ ederim ve ona hiçbir şerik koşmam (Ey Rasûlüm), de ki: “- Ben, ancak Rabbime ibadet ederim ve O’na hiç bir şeyi ortak koşmam.” De ki: Ben ancak Rabbıma duâ ve ibâdet ediyorum ve hiç birini O´na ortak koşmam. De ki: (Habîbim): «Ben ancak Rabbime düâ ediyorum. Ona hiçbirini ortak koşmam». De ki: Ben, ancak Rabbime çağırmadayım ve ona, hiçbir kimseyi ortak olarak kabûl etmemedeyim.
72-Cin Suresi

21.Ayet
Mekke

29
572
قُلْ إِنِّي لَا أَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلَا رَشَدًا -21
(Kul inniy la emliku lekum darran ve la reşeden.)
72-Cin Suresi
21.Ayet
Mekke
29
572
De ki: “Şüphesiz ben, size ne zarar verebilir ne de fayda sağlayabilirim.” De ki haberiniz olsun ben size kendiliğimden ne bir zarar, ne de bir irşad yapamam (Ey Rasûlüm, Mekke halkına) de ki: “- Ben, size, kendiliğimden ne bir zarar, ne de bir fayda yapma kudretine sahib değilim.” De ki: Ben size ne bir zarara, ne de doğru yolu gösterip yarar sağlamaya mâlik değilim. De ki: «Hakıykat ben sizin için ne bir zarar (yapmak), ne de bir hayır (getirmek kudretine) mâlik değilim». De ki: Benim, size bir zarar vermeye de gücüm yetmez, sizi doğru yola götürmeye de.
72-Cin Suresi

22.Ayet
Mekke

29
572
قُلْ إِنِّي لَنْ يُجِيرَنِي مِنَ اللَّهِ أَحَدٌ وَلَنْ أَجِدَ مِنْ دُونِهِ مُلْتَحَدًا -22
(Kul inniy len yuciyreniy minallahi ehadun ve len ecide min dunihi multehaden.)
72-Cin Suresi
22.Ayet
Mekke
29
572
De ki: “Gerçekten beni Allah’a karşı hiç kimse asla koruyamaz ve yine asla O’ndan başka sığınacak kimse de bulamam.” De ki Allahdan beni kimse kurtaramaz ve ben ondan başka bir sığınacak bulamam De ki: “- Doğrusu beni Allah’dan kimse kurtaramaz ve O’ndan başka bir sığınak da asla bulamam. De ik : Şüphesiz hiçbir kimse beni Allah´tan (O´nun vereceği cezadan) kurtaramaz ve ben O´ndan başka bir sığınak da bulamam. De ki: «Hakıykat ben (isyan edersem) beni Allah (ın azabın) dan kimse kat´iyyen kurtaramaz ve ben Ondan başka bir sığınak da, kaabil değil, bulamam». De ki: Beni, hiçbir kimse, Allah´ın azâbından kurtaramaz ve ben ondan başka sığınacak birisini de bulamam.
72-Cin Suresi

23.Ayet
Mekke

29
572
إِلَّا بَلَاغًا مِنَ اللَّهِ وَرِسَالَاتِهِ ۚ وَمَنْ يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ لَهُ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا -23
(İlla belağan minallahi ve risalatihi ve men ya´sıllahe ve resulehu feinne lehu nare cehenneme halidiyne fiyha ebeden.)
72-Cin Suresi
23.Ayet
Mekke
29
572
“Ancak Allah’tan gelenleri tebliğ edebilirim ve O’nun vahiylerini açıklayabilirim. Kim Allah’a ve Resûlüne karşı gelirse, şüphesiz onlar için, içinde ebedî kalacakları cehennem ateşi vardır.” Ancak Allahdan ve risalâtından bir tebliğ yapabilirim, her kim de Allaha ve Resulüne ısyan ederse muhakak ki ona Cehennem ateşi var, içinde ebedâ kalmak üzere onlar Ben ancak Allah’dan ve gönderdiklerinden bir tebliğ yaparım. Kim de Allah’a ve peygamberine isyan ederse, muhakkak ona cehennem ateşi vardır; orada devamlı kalıcılar olmak üzere... (Benim görevim) ancak Allah´tan geleni, O´nun gönderdiklerini tebliğdir. Kim Allah´a ve Peygamberine karşı gelirse şüphesiz ki onun için, içinde devamlı ebediyyen kalacakları Cehennem ateşi vardır. «(Benim elimden gelen) ancak Allahdan olanı, Onun gönderdiklerini tebliğdir. Kim Allaha ve peygamberine ısyân ederse şübhesiz onun için cehennem ateşi vardır, kendileri orada ebedî, dâim kalıcılar olmak üzere. Bana düşen, ancak Allah´tan tebliğdir ve onun hükümlerini size bildirmektir; ve kim, Allah´a ve Peygamberine karşı gelirse artık onun hakkıdır cehennem ateşi, ebedî olarak da kalır orada.
72-Cin Suresi

24.Ayet
Mekke

29
572
حَتَّىٰ إِذَا رَأَوْا مَا يُوعَدُونَ فَسَيَعْلَمُونَ مَنْ أَضْعَفُ نَاصِرًا وَأَقَلُّ عَدَدًا -24
(Hatta iza reev ma yu´adune feseya´lemune men ed´afu nasıren ve ekallu ´adeden.)
72-Cin Suresi
24.Ayet
Mekke
29
572
Nihayet uyarıldıkları şeyi gördüklerinde kimin yardımcısı daha zayıf, kimin sayısı daha azmış, bilecekler. Nihayet o va´dolundukları şey´i gördükleri vakıt artık bileceklerdir ki yardımcısı en zaıyf ve sayıca en az olan kimmiş? Nihayet o vaad olundukları azabı (kıyamette) gördükleri vakit; yardımcısı en zayıf, sayıca da en az olan kimmiş bilecekler; (O mu, yoksa kendileri mi). Nihayet o va´dolunduklarını görecekleri vakit, kimin yardımcı bakımından daha güçsüz ve sayı bakımından daha az olduğunu bileceklerdir. Nihayet onlar tehdîd edilmekde oldukları (azâbı) gördükleri zaman kimin yardımcısı daha zaîf, sayısı daha azmış bileceklerdir. Sonunda, vaadedilen şeyi gördüler mi artık bilirler kimmiş yardımcısı daha zayıf ve sayı bakımından taraftarı daha az?
72-Cin Suresi

25.Ayet
Mekke

29
572
قُلْ إِنْ أَدْرِي أَقَرِيبٌ مَا تُوعَدُونَ أَمْ يَجْعَلُ لَهُ رَبِّي أَمَدًا -25
(Kul in edriy ekariybun ma tu´adune em yec´alu lehu rabbiy emeden.)
72-Cin Suresi
25.Ayet
Mekke
29
572
De ki: “Sizin uyarıldığınız şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi koyacaktır, bilemem.” De ki: Dirayet ile bilmem, yakın mı o size va´dolunan? Yoksa Rabbım onun için bir uzun gaye mi yapar? (Ey Rasûlüm), de ki: “- Bilmiyorum, o korkutulduğunuz azab yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi tayin eder?” De ki: O va´dolunduğunuz şey (azâb) yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun bir zaman sonraya mı bırakmıştır? Bilemiyorum. De ki (Habîbim): «Tehdîd edilegeldiğiniz (azâb) ın yakın mı, yoksa Rabbimin ona uzun bir müddet mi´ ta´yîn etmiş olduğunu ben bilmem». De ki: Ben bilmem, size vaadedilen pek mi yakın, yoksa Rabbim, onu bir müddet uzattı mı?
72-Cin Suresi

26.Ayet
Mekke

29
572
عَالِمُ الْغَيْبِ فَلَا يُظْهِرُ عَلَىٰ غَيْبِهِ أَحَدًا -26
(´Almulğaybi fela yuzhiru ´ala ğaybihi ehaden.)
72-Cin Suresi
26.Ayet
Mekke
29
572
O, gaybı bilendir. Hiç kimseye gaybını bildirmez. O bütün gaybi bilir, fakat gaybına kimseyi apaçık agâh etmez. O, bütün gaybi bilendir; gaybe dair ilmini ise, hiç kimseye açmaz. O, gaybı bilendir. Gaybına kimseyi muttali´ kılmaz. (O bütün) ğaybı bilendir. Öyle ki gaybına kimseyi muttali etmez O. Gizliyi bilen odur, gizlediği şey de hiçbir kimseye açılmaz.
72-Cin Suresi

27.Ayet
Mekke

29
572
إِلَّا مَنِ ارْتَضَىٰ مِنْ رَسُولٍ فَإِنَّهُ يَسْلُكُ مِنْ بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهِ رَصَدًا -27
(İlla menirteda min resulin feinnehu yesluku min beyni yedeyhi ve min halfihi resaden.)
72-Cin Suresi
27.Ayet
Mekke
29
572
(27-28) Ancak seçtiği resûller başka. (Onlara bildirir.) Fakat O, Resûlün önünde ve arkasında gözetleyici (melek)ler yürütür ki resûllerin, Rablerinin vahiylerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah, onların her hâlini kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıp dökmüştür. İhtiyar buyurduğu bir Resulden başka, çünkü onun önünden ve ardından râsıdler dizer Ancak bir peygamber olarak seçtiği müstesnadır; (O’na gaybe dair bazı ilimleri açıklar ve bunlar mucize olur). Çünkü Allah, peygamberin önünden ve ardından muhafız melekler tayin eder (de O’nu korurlar). Ancak seçip razı olduğu bir peygambere (bildirmesi) bunun dışındadır. Şüphesiz ki, o peygamberin önünde ve ardında dizi halinde gözcüler yürütür ki, Meğer ki beğenib seçdiği bir peygamber ola. Çünkü O, bunun önünden, ardından gözetleyiciler dizer, Ancak peygamberlerden seçtiği müstesnâ; onların da önlerinde, artlarında gözetleyiciler yollar.
72-Cin Suresi

28.Ayet
Mekke

29
572
لِيَعْلَمَ أَنْ قَدْ أَبْلَغُوا رِسَالَاتِ رَبِّهِمْ وَأَحَاطَ بِمَا لَدَيْهِمْ وَأَحْصَىٰ كُلَّ شَيْءٍ عَدَدًا -28
(Liya´leme en kad ebleğu risalati rabbihim ve ehata bima lediyhim ve ahsa kulle şey´in ´adeden.)
72-Cin Suresi
28.Ayet
Mekke
29
572
(27-28) Ancak seçtiği resûller başka. (Onlara bildirir.) Fakat O, Resûlün önünde ve arkasında gözetleyici (melek)ler yürütür ki resûllerin, Rablerinin vahiylerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah, onların her hâlini kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıp dökmüştür. Bilsin diye, ki onlar rablarının risaletlerini hakkıyle iriştirmişlerdir ve o onların nezdindekini ihata etmiş ve her şeyi sayısiyle ihsa buyurmuştur. O Peygamber şunu bilsin ki, o elçiler Rablerinin risaletlerini tamamıyla eriştirmişlerdir; ve O, elçilerin yanındaki ilmi kuşatmış ve her şeyi sayıca saymıştır. Peygamberlerin Rablarından gönderilen risâleti tebliğ ettiklerini (ayan-beyan) bilsin. (Allah) onların yanındaki şeyleri kuşatmış ve her şeyi bir bir saymıştır. Tâki (o peygamberler), Rablerinin gönderdiklerini (o gözetleyicilerin) hakkıyle (kendilerine) tebliğ etdiklerini (şûhüden) bilsin (ler). (Allah, peygamberin) nezdinde olub bitenleri (onların her haalini ilmiyle) kuşatmış, herşey´i (müfredatı vech ile), sayı (sı) ile saymış (tesbît etmiş) dir. Gerçekten de Rablerinin elçiliklerini hakkıyla yaptıklarını, hükümlerini tebliğ ettiklerini bilsin diye ve onların her hâlini de bilgisiyle kavramış, kuşatmıştır ve her şeyi, bir bir sayıp tespît etmiştir.

KUR'AN-I KERİM SURELERİNİ ALFABE SΙRASΙNA GÖRE SΙRALA

A  B  C  D  E  F  G  H  İ  K  L  M  N  R  S  Ş  T  V  Y  Z


KUR'AN-I KERİM MEALLERİ

Copyright © kuranmeali.name.tr, 2019-2021